DEVLET KURUMLARI ARASINDAKİ KOPUKLUK
Tarımsal ve Kırsal Kalkınma Kurumu diye bir kurum var, Aydın ilimizde… Adından da anlaşıldığı üzere, kırsal kalkınmayı sağlamak amacı… Bunun için hibeleri var. Kırsal alanlarda yatırımları artırarak, büyük olasılıkla, kırsal alanlardan büyük şehirlerin merkezlerine göçü önlemeye çalışıyor hükümet…
Kırsal alan nedir?
En basit tarifiyle 20 bin nüfusun altındaki yerleşim merkezlerine deniyor kırsal alan diye… Yani, eski beldeler, köyler, yeni düzenlemeyle mahalle konumuna geçen yerlere deniyor.
Buraya kadar anlaşıldıysa konuma geçiyorum.
Bir yatırım projeniz var ve o projenizle eski köyünüze, yeni mahallenizde bir yatırım yapacaksınız. Amacınız para kazanmak ama bu amaca ulaşırken, köyünüzde yetişen ürünlere artı değer katacaksınız. Onları işleyerek uzak yerlerde satılmasını sağlayacaksınız. Köylünüzün ürünleri değer kazanacak. Yok pahasına satılmayacak. Köyünüzde işsizliğe çare bulanların arasına katılacaksınız.
Yaptığınız yatırım, eğer Tarımsal ve Kırsal Kalkınma Kurumu’nun desteklediği kalemler içine giriyorsa yaptığınız yatırımların yarısına yakın parayı devletimiz size hibe edecek. KDV ödemeyeceksiniz, KDV oranı kadar daha bir para cebinizde kalacak.
Bu her şeyden önce çok güzel bir gelişme… Düşünenler den uygulamaya çalışanlardan Allah Razı Olsun.
Tarımsal ve Kırsal Kalkınma Kurumu’nun kapısından içeri giriyorsunuz. Avrupa’da bir resmi direye girdiğinizi zannediyorsunuz. Mükemmel mi mükemmel bir karşılama, hemen sizinle ilgileniliyor. Klimalı salonda çayını suyunuz elinize veriliyor. Bir uzman sizin için tahsis ediliyor.
Yok böyle bir kurum daha, Aydın ili içerisinde kardeşim. Yanlış yerde miyim, başka ülkede miyim diye düşünesiniz geliyor ama hayır siz Aydın’dasınız ve Tarımsal ve Kırsal Kalkınma Kurumu’nun uzman memurlarıyla yapmak istediğiniz yatırımınızı konuşuyorsunuz.
Bütün sorularınıza cevap veren kaliteli elemanlar bilmediklerini ya üstlerine ya da başka merkezlerdeki işi bilen arkadaşlarıyla anında diyalog kurarak cevabı, çözümü size hemen sunuyorlar.
Buraya kadarda çok güzel, hatta güzel ötesi harika…
İstenilen evraklar kısmına geliyor konu.
Birkaç maddeden sonra;
“İmar İzin Belgeniz Olacak”
“Yapı Kullanma İzniniz Olacak”
Yukarıdaki bütün güzelliklerin üzerin limon sıkan, moralinizi bozan, her şeyi alt üst eden maddeler bunlar.
Bana söyler misiniz, hangi köyde doğru dürüst bir imar izni vardı?
Hangi beldenin kenarlarında bulunan ve yatırım yapmaya müsait tarlalarda imar izni vardı?
Hangi 20 bin nüfuslu kırsal alanda doğru dürüst bir imar izni alabilirsiniz?
İmar izni alamadığınız yapıların kullanma izni olur mu?
Bu soruların tamamının cevabı HAYIR’dır.
Bu arazilerin birçoğunda en güzel olasılıkla %5’lik bir imar izni alabilirsiniz. O da yapmayı düşündüğünüz yatırım için yeterli gelmez.
İmar izni nereden alınır?
Kırsal alanlardaki yatırım yapılacak alanlar kimler tarafından imara açılması gerekmektedir. Bunu hangi kurum yapar?
Belediyeler bunu yapmazlarsa, Mevzi İmar Planı yaptıracak vatandaşımız kimlerin kucağına düşer?
Bu olaydan kim rant sağlar, bu rantı kimler, kimlerle paslaşır?
Bu dediğimiz işleri gözünde büyüten vatandaşımız yatırım yapmayı göze alabilir mi?
Hükümetin bu konudaki çabası boşa gitmiş olmaz mı?
ÇÖZÜM: Devletin bu mükemmel planlanmış, Tarımsal ve Kırsal Kalkınma Kurumu ile belediyelerin tuzaklarla dolu, imar daireleri arasında, bir yasayla yatırım yapacak vatandaşımızın yararına bir bağ hemen kurulmalı ve vatandaşımız yatırımlarını son hızla yapmalıdır.
Büyük şehirlerimize göçten, oralardaki sokak olaylarının önlenmesine kadar çözümler vardır.
Vekillerimiz, bu konu ya bir yasa teklifi hazırlasınlar. Sorunu bir an önce çözmek için çaba harcasınlar LÜTFEN…
Saygılarımla…