Hayatın anlamı nedir? Zenginlik mi?, aşk mı?, futbol mu?, oyun mu?, güç mü?, anı yaşamak mı?...

Hislerimizi ifade etmek için bazen kelimeler yetersiz kalabiliyor ve tanımlamaya dair güçlük yaşayabiliyoruz.

İşte o duygular arasında sanırım “mutluluk”ta tarifi zor ya da göreceli bir kavram olduğu için midir bilinmez; ifade etme konusunda zorlandığımı söyleyebilirim.

Yeri doldurulamayan yegâne duygu mutluluk. Boşluğu hiçbir şeyle doldurulamayacak aldığımız nefes kadar, içtiğimiz su kadar önemli ve değer yüklü. İlk aklıma ilk gelen cümle “İyi hissettiren her şeydir mutluluk.”…

Sizce?

İyi hissedebilmek; iç benliğimiz ile barışık olmak mı, yoksa hayat mücadelesinde materyalist bir servet mi?

Kişiye göre değişir diyebilir miyiz?

Elbette; ama şu da bir gerçek ki yaşam standardı konforlu ve yüksek olanlar belki geçici yada yanıltıcıda olsa anlık mutlu olabilmektedirler.

Gerçek ve kalıcı mutluluk insanın kendini tanıması, yapabileceklerini keşfetmesi, 'miş'li gibi yaşamak yerine kendi iç sesine kulak vermesi, nabza göre şerbet misali her yöne doğru yönelerek değil de, kendi prensiplerine doğrularına sadık kalarak yürüdüğü hayat yolunda ruhun beslemesi ile denk bir ifadedir.

Küçük şeyler olarak dile getirdiğimiz, herkesin her an sahip olabileceği, para ile arasında binlerce arş kadar mesafe olan, sadece gönül gözümüzle, kalbimizin enerjisi ile yakalayabileceğimiz düşünce, davranış ve tutumlar demeti; MUTLULUK…

Bir sokakta yol alırken karnımızın gurultusuna eşlik eden çıtır ekmek kokusu. Ohh !!! Der içimize çekeriz işte o an minik bir iyi hissetme hali…

Yada bulutlu, durgun, sakin, sessiz bir günde sıcak kahvemizi, çayımızı yudumlarken evimizin penceresini buğulandıran çisil çisil yağan yağmuru seyredip hayallere dalmak … MUTLULUK!

Hayal etmek güzeldir, fakat yaşayacağımız bir dünyayı hayal etmek yerine yaşanabilecek bir dünyanın temellerini atıp inşa etmek daha gerçekçi ve elde edilebilecek mutluluğu getirir. Bu süreçte olumlu eylem ve duyguların zıttı olan olumsuzlukların, hayatın bir parçası olduğu unutulmamalıdır.

Üzüntü ve acının yaşanmasının her canlı için normal olduğunu, bu hayatta ölüm haricinde her şeyin bir çaresi olabileceğini mücadele etmenin insanı güçlendireceğini, gönlümüze, aklımıza iyi gelen ve bizi iyi hissettiren her şeyi tanıyarak zamanı geldiğinde onlardan güç alarak beslenerek mutlu olabileceğimiz gerçeğini unutmamalıyız.