Kuşlar Da Gitti
KUŞLAR DA GİTTİ
Yazar:Yaşar Kemal
Yayınevi:Yapı Kredi Yayınları
Türü:Roman
İstanbul'un eski halini, insan ilişkilerini ve sıradan insanların gündelik hayat telaşelerini, geçim çabalarını, dostlukları, şehrin bozulmamış henüz bozulmamış tabiat güzelliklerini, yeşili, maviyi, insan ilişkilerinin ortaya çıkardığı huzur veren dinginliğini, dostluğu, vefayı, kader ortaklığının, paylaşmanın, sevincin, hüznün, en güzel halini yalın ve sade bir edebi üslup içinde bulabileceğimiz, okudukça sizi içine alan bir kitap.
Tuğrul, Hayri, Semih, Hasan Kaptan, Zare teyze, Çeribaşı Şah Ali, Süleyman, Uzun, Balıkçı Erol, Mahmut vb kişilerin kuş tutarak ve tuttukları kuşları büyük cami önlerinde cennete ulaşmak, günahlardan azat olmak insanların muradına ermek için satın aldıkları kuşları ödedikleri bedel karşılığında özgür bırakmaları, kuşları ait oldukları tabiata, özgürlüğe salıvermelerini anlatan bir hikaye…
Satıcıların kafeslerle cami önlerine getirdiği kuşları “ Azat, buzat, bizi cennet kapısında gözet” niyazlarıyla az bir bedelle kafeslerden özgürlüğe uçurulan kuşlar…
Şehir gri beton yığınlarıyla doldukça, müteahhitler ve aç gözlü arsa sahiplerinin insafına bırakıldıkça çaresiz kuşlar da kendilerine yeni yaşam alanları arayacak ve bir bir aramızdan ayrılarak göç edecekler.
Hırslar ve arzuların mutlaka bir yansıması, etki alanı olacaktır.
Tehlikeyi sezenler hep insandan önce hayvanlar oluyor ve onlar neyle tehdit edildiklerini bizden çok kolay ve önce fark ediyorlar..
Kitaptan, “Umutların öldüğüne iyice inandığın bir anda insanlık, bin bir yönden açan bir ışık- umut çiçeğiyle aydınlanıverir.”shf.54
“Günler yıllar geçtikçe dikenlik küçüldü, Şenlikköy, Yeşilköy, Ambarlı, Cennet Mahallesi, Telsizler, Menekşe, Florya, Basınköy kuruldu. Floryanın o güzelim menekşe dolu koyağına çirkinin çirkini beton apartmanlar yığdılar.
İşte kuşlara bu küçücük yer kaldı, denizle orman, Menekşeyle Basınköy arası..Ve kuşlar her yıl gelip bu küçücük dikenliğe sığınıyorlar. Geçen yıl bu dikenliğin sahibi de burasını, parselledi, metrekaresini üç yüz, beş yüz liradan okuttu yeni zenginlere…Altına hücum gibi, arsaya hücum başladı İstanbul'da..Bir karış arsa için İstanbul un bu aç gözlü canavarları birbirlerinin gözlerini koyacak, birbirlerinin ırzlarına geçecek, birbirlerini boğazlayacak, kıtır kıtır kesecekler. Bir avuçluk arsa toprağı için. Gelecek yıl işte burada, şu bakır rengi dikenliğin yerinde için bulanmadan bakamayacağın çirkin beton apartmanlar, villalar yükselecek..”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.