Ali İhsan Dilmen

Ali İhsan Dilmen

Zarlar

Zarlar

ZARLAR

Yazar: Ahmet ALTAN

Yayınevi: EVEREST

Türü: Roman

Usta kalem Ahmet Altan'ın kaleminden Osmanlı İmparatorluğu'nun son döneminde İstanbul kabadayıların, özellikle Arnavut kabadayısı Matlı Mustafa ile Çerkez asıllı kabadayı Arif arasında başlayan hesaplaşma ve işlenen cinayet üzerine kurgulanan hikaye, Çerkez Arif'in katlinin intikamını almak amacıyla işleyen kabadayılık raconu ve ahlakı gereği herkesin büyük kardeş Hakkı'dan beklediği misillemenin gerçekleşmemesi bu görevi kendiliğinden üstlenen henüz on altı yaşında olan küçük kardeş Çerkez Ziya'nın yargılama esnasında bir tanıdıktan aldığı destekle yargılamanın yapılacağı günün sabahının erken saatlerinde mevzilendiği mahkeme salonunda yanında getirdiği tabancayla abisinin katili Arnavut kabadayı Matlı Mustafa'yı öldürmesi ve orada tutuklanarak hapse atılması yaş küçüklüğü sebebiyle verilen idam cezasının müebbete çevrilmesi..

Ziya için başlayan cezaevi hayatı, işlediği suç sebebiyle ona itibar sağlamış ve bu yüzden mahkumlar arasında imtiyazlı davranılmasına sebep olmuştur.

Ziya cezaevinde yatarken kumar oynamaya başlar. Bu alışkanlığı ona “Kumarbaz” unvanı kazandırmıştır.

Ziya'nın hayatında kumar ve ölüm belirleyicidir.

O, adeta zarlarla hayat ve ölüm arasında bir bağ kurarak hayatına anlam katar, her zar atışında değişik bir haz duyar.

İstanbul'da cezaevinde yatarken bir gün ziyaretine gelen ve görüşmeyi cezaevi müdürünün odasında yaptığı ziyaretçisi sayesinde Ziya cezaevinden aynı kişinin yardımıyla kaçırılarak bir gemiyle Mısır'a kaçırılmış orada yaşayan bir paşanın korumasıyla ihtiyaçları temin edilmiş, orada paşanın doktorluğunu yapan Yahudi doktorun kızı Nora ile tanışması ikisi arasında yaşanan duygusal yakınlık, ardından Nora'nın Fransa'ya okuluna dönmesi üzerine yaşanan ayrılık, İstanbul Hükümeti tarafından çıkarıldıktan sonra Ziya'nın İstanbul'a dönmesi, alemde gördüğü itibar ve elde ettiği “Kabadayılık” statüsü, bu unvanı pekiştiren birkaç icraati, bu süreçte tanıdığı zengin dul bayan Tahire Hanım ile yaşadığı ilişki…

Derken Çerkez Kazım Bey ile tanışması, Çerkez Nazım Paşanın öldürülmesinin intikamını da almak için Sadrazam Mahmut Şevket Paşa'ya yapılacak suikastla Hükümeti devirme planının gerçekleşmesi ancak hükümet içinde bu suikasttan haberi olan ve Mahmut Paşa’yı da gözden çıkaran başka bir grubun suikast sonrası olaylara müdahale etmesi, suikastı tertipleyenlerin ertesi gün gazetelerde fotoğrafları ve isimleriyle yayınlanması sonrasında suikastçılardan bazılarının yakalanması, Ziya ve Çerkez Kazım'ın anlaşarak teslim olması sonucunda aynı suçtan hem abisine hem kendisine verilen idam cezasını aynı hapishanede birlikte beklemeleri ve sabah vakti infaz edilmeleriyle son buluyor.

Kumarbaz Ziya idam edildiğinde 22 yaşında idi..

Şimdi kitaptan aldığım bir bölüme geçelim..

Kitaptan: ”..Herkes onu bir kahraman gibi saygıyla karşılıyor, ‘Daha yeni geldin, lazım olur,’ diye para veriyordu ama hiç kimse onu çok fazla yanına sokmuyordu. Evlerine davet etmiyorlar, kızlarıyla evlendirmek istemiyorlardı. Çok genç yaşta ağabeysinin intikamını almak için işlediği cinayet onu ürkülen bir kahraman yapmış ama aynı zamanda onu bu kanlı kahramanlığın ellerine tutsak olarak da teslim etmişti. Oradan çıkmasına izin verilmiyordu. Eski tanıdıkların dostlukları bir akrebin çevresine yerleştirilen ateş çemberini andırıyordu, hem o çemberden çıkması engelleniyor hem de kimse o çemberin içine girmiyordu. Kanlı şöhretinin onu yapayalnız bırakıyordu.
Bu çaresizliğin Ziya'ya huzur veren bir yanı vardı. O da, birçok katil ve kumarbaz gibi yaşadığı hayatın dışında bir yol seçmesi, sakin ve düzenli bir hayat sürmesi gerektiğini düşünüyor ama aslında içten içe bunu istemediği için de yaşadıklarının suçunu bir başkasına yükleyebileceği bir çaresizliği asla itiraf etmediği bir memnuniyetle kabul ediyordu…”

5f805fa7-0d08-4a31-af9c-0c9d049b47f4.jpeg

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali İhsan Dilmen Arşivi

SANCI

01 Ocak 2025 Çarşamba 06:00