Besinlerin korunması amacıyla uygulanan en eski yöntemlerden bir tanesi olan turşu, önemli antioksidanları içeriyor. Ayrıca bağırsak sağlığımız için olumlu etkileri olan probiyotikleri de içeriyor.

Bağırsaklarımızda bulunan bu canlı bakteriler(probiyotikler) sindirime yardımcı olmanın yanında, insan vücudunda üretilemeyen maddelerin de sentezini yaparak sağlığımızı destekler. Önemli olan bu bakterileri yerine koyabilmek ve beslenmeleri için gerekli gıdayı verebilmektir.

Probiyotikler bakımından zengin olan turşu gibi besin takviyelerini tüketerek, bağırsak mikrobiyatamızın genel sağlık durumuna olumlu katkıda bulunabiliriz. Bağırsak mikrobiyotasının sağlıklı durumda olmasının, kişinin genel sağlık durumunu etkilediğini biliyoruz.

Peki turşu yapım şekilleri, yapımında kullanılan tuz, sirke, meyveler ve sebzeler bu kadar çeşitliyken bizim için doğru olan hangisidir? 

Turşunun eğer maya ile hazırlanıyorsa ve fermentasyon varsa sağlık için yararlı etkilerinden söz edebiliriz. Çünkü mayalı turşuda sağlıklı bakterilerin varlığından, bu bakterilerin meyve sebzelerdeki doğal şekeri çözmesinden ve probiyotiklerden söz edilebilir. Tuz içinde bekletilmiş turşuda maya yoksa sağlığa zararlıdır. Unutmamalıyız ki turşu dediğimiz şey; bir yan gıdadır, temel besin maddesi değildir. Evet yararları da var ama; turşuyu diyet amaçlı veya probiyotikleri için sürekli olarak, haftada yedi gün tüketmek vücuda zarar verir. 
Bir büyük boy kornişon turşusundan günlük ihtiyacınız olan tuz miktarının yarıdan fazlasını almış olursunuz. Sürekli tüketimi sonucu da en iyi ihtimalle yüksek tansiyon hastası, börek hastası ve en kötü ihtimalle de mide kanseri yapar.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), 2011 yılında bir liste yayınladı ve turşuya da 'kansere sebep olabilen gıdalar' arasında yer verdi. 
Haftada bir iki kez öğünlerimizin yanında turşuya yer verir ve doğru miktarda tüketirsek faydalı etkilerini görmüş oluruz.
Her şeyin fazlasının zararlı olduğunu biliyoruz, lütfen ona göre tüketmeye özen gösterelim.