Seçmene Göre Fatura Ağır Oldu
SETA İstanbul Koordinatörü Doç. Dr. Fahrettin Altun, erken seçim ihtimalinin koalisyondan daha güçlü olduğunu söyleyerek, “Seçimden bir hafta önce sahada yaptığımız çalışmalarda belirli orandaki AK Pa...
SETA İstanbul Koordinatörü Doç. Dr. Fahrettin Altun, erken seçim ihtimalinin koalisyondan daha güçlü olduğunu söyleyerek, “Seçimden bir hafta önce sahada yaptığımız çalışmalarda belirli orandaki AK Parti seçmeninin, tek başına iktidar hedefinin yanı sıra bir de fatura çıkarmak istediğini görmüştük. Ancak şu anda AK Parti’nin kaybettiği yüzde 9’luk oy oranının önemli bir kesimi, bu sonucun ağır bir fatura olduğunu düşünüyor” dedi.
SETA İstanbul Koordinatörü Doç. Dr. Fahrettin Altun, sandıktan iktidarın çıkmadığı 7 Haziran seçimi sonrasında Türkiye’nin yapısal dönüşüm süreçlerinin nasıl etkileneceğini, koalisyon tartışmalarını, AK Parti’nin oy kaybının nedenlerini ve başkanlık modeli tartışmalarını değerlendirdi. Türkiye’nin geçirdiği yapısal dönüşüm süreçlerinin seçim sonucundan yara aldığını belirten Fahrettin Altun, “Türkiye’de etkin bir iktidar yapısı oluşsaydı bu süreç hızlanabilecekti ve Yeni Türkiye’nin inşası kurumsallaşacaktı” dedi.
“AĞIR BİR FATURA”
AK Parti’nin bir önceki genel seçime oranla yaşadığı oy kaybının nedenlerini değerlendiren Fahrettin Altun, kaybedilen yüzde 9’luk oy oranının önemli bir kesiminin bu sonucu, ‘ağır bir fatura’ olarak gördüğünü söyledi. Oy kaybının belli başlı birkaç nedeni olduğunu belirten Altun, “AK Parti’deki lider değişikliğinin ardından yeni teşkilatlanma yapısı seçime çok hızlı şekilde hazırlanmak durumunda kaldı. AK Parti bu seçimlere giderken diğer seçimlere oranla daha sınırlı bir heyecan oluşturabildi ve kitlesinde daha önceki gibi bir dayanışma ruhu ortaya çıkaramadı. Bu gibi sebepler, daha geride bir sonuç alınmasını beraberinde getirdi. Fakat yine de 12 yıldır iktidarda olan bir partinin seçimlerden birinci çıkmasını başarı olarak görmeliyiz. Seçimden bir hafta önce sahada yaptığımız çalışmalarda belirli orandaki AK Parti seçmeninin, tek başına iktidar hedefinin yanı sıra bir de fatura çıkarmak istediğini gördük. Ancak şu an AK Parti’nin kaybettiği yüzde 9’luk oy oranının önemli bir kesimi bu sonucun ağır bir fatura olduğunu düşünüyor” ifadelerini kullandı.
“ERKEN SEÇİM İHTİMALİ KOALİSYONDAN DAHA GÜÇLÜ”
Mevcut siyasi tabloya belirsizliğin hakim olduğunu belirten Fahrettin Altun, AK Parti’nin içinde bulunacağı olası bir koalisyonunun itibar kaybına neden olacağını söyledi. En güçlü koalisyon senaryosunu, ‘CHP’nin MHP ile bir koalisyon yapması ve HDP’nin de dışarıdan destek vermesi’ şeklinde tarif eden Fahrettin Altun, “Bu yapı, teoride çok işlerlik bulamaz. Çünkü CHP, HDP ve MHP seçim sürecinde AK Parti’nin başarısızlığı üzerine strateji kurdu ve ‘başarılı’ oldular. Fakat şu andan itibaren Türkiye’nin yönetilmesi meselesini konuşuyoruz. Bugün Kemalistler, Türk milliyetçileri ve Kürt milliyetçilerinin koalisyonundan bahsediyoruz. Böyle bir koalisyon pratikte, Türkiye’nin temel meselelerinde çok ciddi ihtilaflar yaşayan grupların bir arada aktif bir şekilde hareket etmesi anlamına geliyor. Siyasetten beklentilerin de çok ciddi şekilde arttığını göz önünde bulundurduğumuzda bu yapının çok işlemeyeceğini düşünüyorum. Bu nedenle koalisyon yerine erken seçim ihtimali çok daha güçlü” diye konuştu.
“BAŞKANLIK SİSTEMİ ASIL ŞİMDİ TARTIŞILMALI”
Seçim sonrasında başkanlık sistemi tartışmalarının son bulduğuna dair çeşitli yorumların yapıldığını belirten Fahrettin Altun, “Seçim sonuçlarının ardından başkanlık sistemini tartışmak için daha meşru ve anlamlı bir zemine geldik” dedi. Parlamenter sistemin kriziyle karşı karşıya olduğumuzu belirten Altun, “Seçimden tek başına iktidar olabilecek bir parti çıkmadığı için mevcut manzara Türkiye’nin yönetilemezliğini gösteriyor. Bu nedenle başkanlık sistemi asıl şimdi tartışılmalı. Ekonomisi büyüyen, bastırılmış kimlikleri olmayan, uluslararası itibarı artmış, çevresiyle ekonomik entegrasyonu kuşağı oluşturabilmiş bir Türkiye’nin dinamizmini, parçalı yönetim yapısıyla sürdürebilmek mümkün değil. İstikrarlı yapıyı etkin biçimde sürdürebilmek için başkanlık sistemi gerekiyor. Başkanlık tartışmaları Erdoğan’ın şahsıyla ilişkilendiriliyor oysa bu konu, bir hükümet sistemi olarak tartışılmayı ciddi şekilde hak ediyor ve çözüm önerisi olarak karşımızda duruyor” ifadelerini kullandı.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.