Dikkatinizi hiç çekti mi bilmiyorum ama Nazilli’de görev yapan gazeteci arkadaşlarımızın bir çoğu motosiklet kullanıyor. Haberlere motosikletlerle gidiyorlar. Gece-gündür, yağmur-çamur, yaz-kış her zaman altlarında motosikletler var. Bu durum doğal olarak özellikle eklem ve romatizmal hastalıklara davetiye çıkarıyor.

Bu durumdan en fazla şikayetçi olan meslektaşlarımın başında Anadolu Ajansı (AA) Nazilli Temsilcisi Bahattin ALBAYRAK ve HAVADİS Genel Yayın Yönetmeni eski DHA’cı Müjdat Şevket ALTINAYAR geliyor.

Bahattin abimin, ‘Bir gün gazeteci arkadaşlar hep birlikte hamama gidelim, şu ağrılarımızı dindirelim, bir hamam sefası yapalım’ teklifini bir türlü hayata geçiremedik.

Ne zaman bir araya gelsek bizim Bahattin abinin bu önerisini konuşur ama hamam sefası yapamayız.

Nazilli’de Bahattin abi ile aynı düşüncede olan bir çok  kişi varmış ki, onlar bu fikirlerini eyleme dönüştürüp gerçekleştirmişler. Hamamda özellikle bir masör varmış ki, bu masör arkadaş ‘fıtığı’ olan insanları yaptığı masajla rahatlatıyor, bir nebze de olsun ağrılarını gideriyormuş.

Hal böyle olunca bu masör arkadaşın namı günden düne yayılmış ve bir çok kesim tarafından da rağbet görür olmuş…

Kimler yokmuş ki gidenler arasında?

Daire müdürlerinden tutun da iş adamlarına hatta siyasilere kadar herkes gider olmuş…

İşi biraz daha abartıp, telefon açıp, 'Bu gece saat 23.00’ten sonra hamam bana lazım’ diyerek kapatanlar bile oluyormuş!

Hatta görev icabı yolu Nazilli’ye düşen bazı kamu görevlileri de hamama giderek, bu masör arkadaşın yaptığı ‘Fıtık Masajı’ndan faydalanma fırsatı bulmuş.

Geçtiğimiz hafta önemli bir konumda olan ve Nazilli’de görev icabı bulunan bir bürokratın hamama giderek ‘fıtık masajı’ yaptırdığı duyumunu aldım. Bu kişinin telefonunu geç saatte de olsa buldum ve aradım.

Uykulu bir sesle cevap verdi telefonuma…

Kendimi tanıtıp ismimi söylediğimde ise, ‘Murat bey gecenin kaçı olduğundan haberiniz var mı?’ dedi.

Ben de kendisine, ‘Efendim bu akşam hamam sefası yaptığınızı duydum. Doğru mu acaba?’ diye sorunca bizim bürokratın bir anda uykusu dağıldı, ‘Şey fıtığım vardı da bu nedenle masaj yaptırmaya gitmiştim. Yarın uğrayın yanıma da konuşalım’ şeklinde cevap verdi.

Vallahi neden yalan söyleyeyim. Ben de merak ettim doğrusu bu masör arkadaşı!

Asıl merak ettiğim konu ise hamama gitme nedeni gerçekten masaj yaptırmak mı, yoksa bazı kararları hamamda mı alıyor bu insanlar?

Buradan yazımı okuyacağını umduğum Bahattin ALBAYRAK’a sesleniyorum.

Şu bizim gazeteci arkadaşları bir toplasa da, bir gün de biz gitsek şu hamama…

Gerçi ‘fıtığımız’ yok ama masajla kulunçlarımızı aldırsak fena olmaz hani?