Soroptimistler, "Kadın Haklarına Farkındalık" İçin Toplandı
Türkiye Soroptimist Kulübü Adana Şubesi kadın haklarına dikkat çekmek için Emekli Hakim Av. Eray Karınca’nın konferans verdiği bir toplantı düzenledi. Konferansta Türkiye’de kadın ve erkeğin belli kal...
Türkiye Soroptimist Kulübü Adana Şubesi kadın haklarına dikkat çekmek için Emekli Hakim Av. Eray Karınca’nın konferans verdiği bir toplantı düzenledi. Konferansta Türkiye’de kadın ve erkeğin belli kalıplara sokulmak istendiğini vurgulayan Karınca, “Kadınlar namusun taşıyıcısı, erkekler de bekçisi mi? Maalesef Türkiye’de kadın ve erkekler bu role sokulmak isteniyor" dedi.
Park Zirve Sütiş’te düzenlenen toplantıya Soroptimist Federasyonu 2. Başkanı Nurgül Duran, Proje Koordinatörü Şebnem Dal Üzülmez, Adana Soroptimist Kulübü Başkanı Feriha Özçelik, Emekli Hakim Av. Eray Karınca ve kulüp yöneticileriyle üyeleri katıldı.
Konferansın açılış konuşmasını yapan Proje Koordinatörü Şebnem Dal Üzülmez, bir AB projesi olan Değişim Atölyeleri konusunda bilgi verdi.
2014 YILI KADIN CİNAYET SAYISI 294
Konferansa konuşmacı olarak katılan Emekli Hakim Av. Eray Karınca ise “Aile Hukuku ve kadın hakları” konusunda bilgiler verdi. Karınca, "Kadına yönelik şiddetin temelinde erkekle kadın arasındaki eşitsiz güç ilişkisine bağlı olarak ortaya çıkan cinsiyet eşitsizliği vardır. Yapılan tüm çalışmalara ve çıkarılan kanunlara rağmen 2014 yılında resmi rakamlara yansıyan kadın cinayeti sayısı 294’ü buldu" diye konuştu.
Karınca, daha sonra, kadın örgütleri, artan kadına yönelik şiddet olayları karşısında TBMM’de kurulan Kadına Yönelik Şiddeti Araştırma Komisyonu’ndan beklentileri dile getirerek, şöyle devam etti:
“Kadın örgütlerinin talepleri; tüm siyasi liderlerin kadına yönelik şiddeti kınaması. 6284 Sayılı Kanunun etkin uygulanması, TCK’da caydırıcı cezalara yer verilmesi, Kadın Bakanlığı kurulması ve yeni Anayasa’nın cinsiyet ve cinsel yönelim eşitliğini esas almasıdır. Şiddet söyleminin durdurulmasında ise ilk yapılacak şey şiddet söyleminin terk edilerek, cinsiyet eşitsizliğine dayanan her türlü eylemin, davranışın, sözün kınanması ve cinsiyet eşitsizliğine dayanan ayrımcılık konusunda dilde bilinç sağlanmasıdır."
Hakimlik yıllarındaki yaşadığı ilginç olaylardan söz eden Eray Karınca, "Çok değişik olaylarla karşılaştım. Türkiye’de ‘Namusun taşıyıcısı kadınlar, bekçisi erkeklerdir’ gibi bir düşünce var maalesef. Bu çok yanlış bir düşünce biçimidir.Bunu kırmamız gerek" dedi.
ÖZGECAN CİNAYETİ
Karınca, geçtiğimiz aylarda yaşanan ve tüm Türkiye’yi sarsan Özgecan’ın öldürülmesi konusuna değinirken de, “Aslında bu olay geliyorum dedi. Çünkü, eğer bir kişi kadına tecavüz etmek istemiş ama bu teşebbüs aşamasında kalmışsa serbest bırakılıyor. Benzer bir olay daha önce de yaşandı. Bir genç kız üniversite kampüsünde aracına bindiği araç şoförü tarafından kırık cep telefonu kapağını değiştirme bahanesiyle dükkanına götürüldü ve eli kalorifere bağlanarak, tecavüz edilmek istendi. Tecavüz gerçekleşmedi, zanlı serbest bırakıldı. Bakın artık kapkaç olayları azaldı. Devlete ve mala karşı işlenen suçlar da caydırıcı cezalar getirildi. Aslında kadına yönelik bu tür şiddet olaylarında da daha fazla caydırıcı cezalar olmalı” diye konuştu.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.