Hemen yanımızda... Cehennem Kapısı 1500 yıl sonra açıldı
Mitolojide "ölüler ülkesine geçiş kapısı" olarak tanımlanan ve yaklaşık 1500 yıl önce meydana gelen depremde yıkılan Hierapolis Antik Kenti'ndeki "Cehennem Kapısı" (Plütonyum), kazı çalışmaları sonrası ziyaretçilerini ağırlamaya başladı.
Milattan önce 2. yüzyılda Bergama Kralı 2. Eumenes tarafından kurulan ve "kutsal şehir" anlamına gelen 2 bin 200 yıllık Hierapolis Antik Kenti, bugüne ulaşan etkileyici yapıları ve heykelleriyle Anadolu'nun tarih zenginliğini yansıtıyor.
Antik kentte 2013'te tespit edilen Plütonyum da mitoloji hikayelerinde geçen bir yapı olmasıyla dikkati çekiyor.
Prof. Dr. Francesco D'Andria başkanlığındaki kazı ekibinin Pamukkale'deki travertenlere beyazlığını veren termal suyun kaynaklarından birini tespit etmesi ve bu kaynak üzerindeki yapının da mitolojide "Cehennem Kapısı" olarak bilinen Plütonyum olduğunu belirlemesi sonrası bölgedeki çalışmalarına hız verildi.
Fay hattından kaynayan sıcak suyla birlikte salınan ve mağara tabanında biriken karbondioksit nedeniyle yanına yaklaşan küçük hayvanları öldürdüğü için mitolojide "ölüler ülkesine geçiş kapısı" olarak da tanımlanan bölgede görev alan kazı ekibi, zehirlenme ihtimaline karşı gaz maskeleriyle çalışma yaptı.
Prof. Dr. Grazia Semeraro başkanlığındaki ekibin tamamladığı çalışmayla "Cehennem Kapısı"nın büyük bölümü ayağa kaldırıldı.
Hades ve Kerberus heykelleri
Antik havuz ve tiyatronun ortasında yer alan Plütonyum'a bölgeden çıkarılan ve müzede sergilenen bazı heykellerin replikaları da yerleştirildi.
Yunan mitolojisinde Hades, Roma mitolojisinde Plüton olarak tanımlanan yer altı tanrısı ile onun üç başlı bekçi köpeği Kerberus heykellerinin yerleştirildiği Cehennem Kapısı, ilk ziyaret gününde yerli ve yabancı turistlerden ilgi gördü.
Karbondioksit çıkışının devam etmesi nedeniyle suyun kaynadığı bölüme geçişe izin verilmeyen bölgede sadece seyir platformu üzerinden izleme imkanı sunuluyor.
"Hikayesini hep anlatıyorduk"
Bursa'dan gelen Fehmi Dana, AA muhabirine, Türkiye'nin güzelliklerini görmek için tatile çıktığını ve ilk ziyaretini Pamukkale'ye yaptığını söyledi.
"Cehennem Kapısı"nın ilk ziyaretçileri arasında yer almanın heyecan verici olduğunu ifade eden Dana, bölgeyi anlatıldığı gibi çok ilginç bulduğunu dile getirdi.
Hatice Şentürk, birçok yerde antik şehir gezdiğini, Hierapolis'teki kapının çok farklı olduğunu belirterek, "Muhteşem bir yer ve muazzam görüntü. Cehennem Kapısı denilince ürkütücü geliyor ama muhteşem bir görüntü." diye konuştu.
Annesiyle gezmeye gelen 6 yaşındaki Hila Şentürk de Pamukkale'yi ilk defa gördüğünü ve buradaki kapının hikayesini ilginç bulduğunu anlattı.
Venezuela'dan gelen Antolia Amodio da "Cehennem Kapısı"nı yakından gördüğü için kendisini şanslı hissettiğini belirtti.
Turist rehberi Muharrem Aldıbaş ise hikayesini anlattıkları kapıyı artık yakından gösterme şansı buldukları da belirterek, şöyle konuştu:
"Burası Roma öncesinde de kutsal bir yerdi. Yer altı dünyası tanrısı olan Hades'in kenti. O yüzden bu kapının Hierapolis için çok özel bir anlamı var. Uzun zaman açılmasını bekledik. Nihayet ve iyi ki açıldı. Hikayesini hep anlatıyorduk. Buraya gelenlere gerçekten var olduğunu göstermek çok belirleyici olacak." (AA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.