Erdoğan: Meğer AK Parti’ye De Bazı Tuzluklar Sızmış
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinden istifa eden milletvekilleri ile ilgili olarak, AK Parti'ye de bazı tuzlukların sızdığını söyledi. Erdoğan, “Milletin oyuyla AK Parti çatısında görev alanlar meğer bir yerlerden gelen emir ve talimatla istifa etti
- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinden istifa eden milletvekilleri ile ilgili olarak, AK Parti'ye de bazı tuzlukların sızdığını söyledi. Erdoğan, “Milletin oyuyla AK Parti çatısında görev alanlar meğer bir yerlerden gelen emir ve talimatla istifa ettirilmişler. Meğer AK Parti’ye de bazı tuzluklar sızmış. Bu yapılan AK Partiye, emanete ve millete ihanettir” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen Beyoğlu Belediyesi Okmeydanı Projesi Tapu Dağıtım Töreni’ne katıldı.
Okmeydanı için tarihi bir gün yaşandığını söyleyen Başbakan Erdoğan, “Okmeydanı’nda birkaç nesildir tapularını bekleyen kardeşlerimizi peyder pey tapularına kavuşuyor. Burada Piyalepaşa Mahallesi, benim doğup büyüdüğüm Kaptanpaşa Mahallesi var. Bu 5 mahalle ile bir değişim dönüşüm inşallah yaşanacak. Bununla birlikte Türkiye’nin bir modern beldesi oluşacak. Bugün burada hazırlığı tamamlanan 176 tapuyu teslim ediyoruz. 700 hak sahibi tapu işlemleri ile ilgili belgelerini hazırladılar, onların da işlemleri devam ediyor. Okmeydanı’ndaki kentsel dönüşümü de sizlerin desteği ile tamamlayacak Okmeydanı’nı hem mevcut çirkin görüntüsünden, hem de sağlıksız yaşamdan kurtarmış olacağız. Ben İBB Başkanımızı teşekkür etmek istiyorum. Bu projenin aslında kapsamı içinde geçmişte ecdadımızın sefere çıkarken ordugah tipi cami olarak kullanılan camide düzenlemeler yapıldı. O artık gayet güzel bir şekle dönüştü. Kaybolan mimarisi ile, minberi ile, mihrabı ile bu cami meydana çıktı. Çarpık kentleşmenin esiri olan Okmeydanı’nı parkları ile, bahçeleri ile İstanbul’un en nezih semtlerinden biri haline getiriyoruz” dedi.
Okmeydanı’nda vatandaşların yüzde 95 oranında kentsel dönüşüme destek verdiğinin altını çizen Erdoğan, bu desteğin 30 Mart’ta sandıklara yansıyacağını düşündüklerini kaydetti.
Konuşmasının büyük bir bölümünü 17 Aralık operasyonuna ayıran Başbakan Erdoğan, “17 Aralık operasyonuna biz ‘darbe’ dediğimizde birileri bunun ciddiyetini kavrayamıyor ama üzerinden vakit geçtikçe tuzaklar ortay çıktıkça meselenin ciddiyeti görülüyor. Biz şunu çok açık görüyoruz. Bir yerlerde gizli kapaklı toplantılar yapılmış, planlar yapılmış, tuzaklar kurulmuş ve 17 Aralık tarihinde düğmeye basılmış. Öncelikle hükümete karşı bir yargı müdahalesi yapılacak ve yargı eliyle hükümet yıpratılacak. Ardından milletvekilleri istifa ettirilecek. Sosyal medyada duyuyorsunuz. Kim hangi işlerle uğraşıyor bunu ortaya koyması bakımından önemli. Bu kirli planlar bu günlerde ortaya çıkıyor. Milletin oyuyla AK Parti çatısında görev alanlar meğer bir yerlerden gelen emir ve talimatla istifa ettirilmişler. Meğer AK Parti’ye de bazı tuzluklar sızmış. Sen geleceksin AK Parti’den Milletvekili olacaksın, sonra seçime girecek milletten yetki alacaksın. Sonra biri sana emir verecek sen de milletin emanetine ihanet edecek partinden istifa edeceksin. Bu yapılan düpedüz ihanettir. Bu yapılan AK Partiye, emanete ve millete ihanettir. Millet her bir vekili TBMM’ye kendisini temsil etsin diye gönderiyor. Milletvekilinin emir alacağı yegane merci millettir. Milletten değil faiz lobilerinden, vaiz lobilerinden emir talimat alanlar apaçık ihanet içindedir. Bunu geçmişte de yaşadık. Bazı vekiller milletten yetki aldılar sonra gidip başka odakların kölesi oldular. Tarih onları hatırlamıyor, millet onlara zaten şamarını vurdu” diye konuştu.
30 Mart tarihinde milletin ihanet edenlere cevabını vereceğini söyleyen Erdoğan, “Bunların hedefi sadece istifa ettirmek, bölücülük yaptırmak değil. Bunlar nisan ayından sonra hükümet atayacaklarmış, bakan atayacaklarmış, kendilerine göre siyaseti dizayn edeceklermiş. Hedefleri ve niyetleri buymuş. Yolsuzluk ve rüşvet kılıfının altında bunların asıl çirkin gayeleri buydu. Biz 11 yıldır hükümetleri millet göreve getirir ve görevden alır diyoruz. İşte bunlar türlü ayak oyunları ile komplolarla hükümeti yıpratmak, kendi arzularına göre hükümet kurmak istediler. Geçti o günler. Türkiye’de hükümetleri artık medya kuramaz, medya yıkamaz. Sermaye kuramaz, sermaye yıkamaz. Türkiye’de hükümetleri uluslararası örgütlerin maşası olmuş örgütler kuramaz. Türkiye’de söz de karar da yetki de milletindir. Bunların başka hesapları da vardı. Aynı anda Türkiye ekonomisine saldırdılar. Faiz lobisi ile örgüt lobisi el ele verdiler. Topluma karamsarlık pompalayarak ekonominin çarklarını durdurmak istediler. Gazete haberleriyle, işbirlikçi medyalarıyla Türkiye ekonomisini hedef aldılar. ‘Müteahhitlerin devlet parasını ödemiyor’ dendi. Yalan söylemeyin. Biz ödeme planımızın içinde bütün karayolları müteahhitlerimize 3 katrilyon 100 trilyon ödeme yaptık. Bu ay içerisinde de 2 katrilyon ödeme yapmak suretiyle tüm alacakları sıfırlamış oluyoruz. Bizim bu noktada sıkıntımız yok herşey bir plan içinde yürüyor. Yatırımlarda asla durmak yok yola devam diyoruz” şeklinde konuştu.
Dershane dönüşümü noktasında da adımların atıldığını anlatan Erdoğan, “Milli Eğitim ve Maliye bakanlarımla konuştum. Diyelim ki bir özel okulun bir dersliğinde 15 öğrenci var 15 eksiği var. Biz buraya 15 öğrenci göndermek suretiyle, maliyetini de ödemek suretiyle yavrularımızı özel okullarda eğitim öğretime göndereceğiz. Atılan adım bu. Bu konuda bir çok teşvikleri zaten Milli Eğitim Bakanım da açıkladı. Seçim sonrası bu yasayı inşallah görüşeceğiz ve bu yasayı meclisten geçireceğiz. Bütün altyapı hazırlıklarımız bitti” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin yatırım ortamının karalanmaya çalışıldığını savunan Başbakan Erdoğan, “Şifre ne ‘ananas’, ‘tespih’. Kimlerin kimlerle hareket ettiğini görüyor musunuz. Ananaslar, tespihler gelip gidiyor maalesef benim 77 milyon vatandaşımın ekmeğine göz dikiliyor. Bu defa yanlış adrese gittiler, sert kayaya çarptılar. Türkiye ekonomisi 2001 yılındaki ekonomi değil sağlam, dirençli ve korunaklı. Türkiye ekonomisi üç beş komplocunun darbe teşebbüsü ile sarsılmayacak kadar büyük ve dirençlidir” dedi.
Başbakan Erdoğan, 17 Aralık operasyonunun çözüm sürecini de hedef aldığını belirterek şunları söyledi;
“Bizim samimi çabalarımızı bozarak süreci sabote etmek, yeniden kan akması için ellerinden geleni yaptılar. Bunu başarmak için uluslararası şer odakları ile çalışmaktan çekinmediler. Güneydeki sevdikleri ülkenin maşalığını yapmakta en küçük bir tereddüt göstermediler. Bu örgütün istismar ettiği ihlasla, samimiyetle hareket etmiş kardeşlerime sesleniyorum Allah aşkına bunlar Mavi Marmara’dan niye rahatsız oldular. Mavi Marmara’da kimler şehit edildi kardeşlerimiz değil miydi. O gemi ile Gazze’ye ne götürülüyordu insani yardım. İllerinde silah olmayan 9 kardeşimizi silahlarla şehit etmediler mi. Bütün bunlar ortadayken niye birileri rahatsız oldular. Bu olaylarda rahatsız olanlar şimdi bizden rahatsız. Bunlar bizim Suriye’ye yaptığımız insani yardımdan niye rahatız, bu ülkenin milli istihbarat teşkilatından niye rahatsız. Bunlar asırlardır komşumuz olan 30 milyar dolar ticaret hacmimiz olan İran’a ziyaretimizden niye rahatsız. Ben Hamaney ile aynı odada oturuyoruz. Kendi yayın organlarında ‘bu fotoğraf Türkiye’de şok yarattı’ diyor. Neymiş bu. Ben siyasi lider olarak İran yetkilileri ile görüşmüşüm, anlaşmalar yapılmış. En sonunda etkinliği inkar edilemez Hamaney ile görüşmüşüm. Neden rahatsız oldunuz. İşlerine gelmiyor. Bunlar Halkbank’tan neden rahatsız. İstanbul’daki küresel projelerden neden rahatsız. Bu soruları kendinize sorun. İnanın cevabını bulacaksınız. Güneydeki sevdikleri ülke var ya, öyle odaklara çalıştıkları için bunlar rahatsız. Ajan deyince, casus deyince çok rahatsız oluyorlar, haşhaşi deyince rahatsız oluyorlar, yapılanları neyle açıklayacaksınız. İhanetten, ajanlıktan, casusluktan başka kavram var mı. Millet buna geçit vermedi. Biz bu süreci istiklal mücadelesi olarak tanımlarken boşuna söylemiyoruz. Türkiye’nin milli kurumlarını hedef alanlara karşı yapılan mücadele bir istiklal mücadelesidir. Başka ülkelerin çıkarına yapılan darbelere karşı mücadele bir istiklal mücadelesidir. Biz dimdik durarak bu mücadeleyi veriyoruz”
17 Aralık operasyonu ile siyasi düzenlemeler yapılmak istendiğini anlatan Başbakan Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu amaçla CHP’yi çok önceden şekillendirmeye başladılar. Kaset komplosu yaparak bir genel başkanı görevden uzaklaştırdılar. Bu örgüt şu anda CHP’yi parmağında oynatıyor. Örgütün emniyetteki, yargıdaki militanları darbe girişiminde bulunurken siyasette de bazı partiler her zamanki gibi bu darbe girişime payendelik yapıyorlar. Bu örgüt ile CHP büyük şehirlerde Ak Parti’yi yıpratmak için işbirliği yapıyorlar. CHP kendi içinde aday çıkaramıyor. Yolsuzluktan attığını aday yapıyor. Başka partilerden aday devşiriyor. Milletin feraseti bu tuzağı bozacak. Darbe sevdalıları 30 Mart’ta milletin darbesine maruz kalacaklar. Bir kez daha istikameti millet çizecek. Bir kez daha millet ne derse o olacak”
30 Mart’ta milletin ülkesine sahip çıkacağını söyleyen Erdoğan, “Bu kirli odakların kurduğu tuzak bozuldu. Bu tuzak onların başına çöktü ve daha da bozulacak. Ananaslar, tespihler, tuzluklar ters tepecek. En büyük hırsızlık milli irade hırsızlığıdır. Biz bu ülkede hiçbir hırsızlığa müsaade etmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.