Ak Partili Sait’ten Sakal Ve Türban Açıklaması

AK Parti İzmir eski Milletvekili Rifat Sait, basında “Aç-kapa siyaseti”, “Vekillik bitti, sakal ve türban gitti” şeklinde yer alan haberlerle ilgili yargı yoluna gideceğini belirterek, eşinin adaylar belirlenmeden çok önce kendi kararıyla başını açtığını söyledi.

AK Parti İzmir eski Milletvekili Rifat Sait, gazetelerde eşinin türbandan çıkmasıyla ilgili yer alan haberlere ilişkin yazılı açıklama yaptı. AK Parti’yi yıpratmak için bir kısım gazetelerde “Aç-kapa siyaseti”, “Vekillik bitti, sakal ve türban gitti” gibi başlıklarla haber yapıldığını hatırlatan Sait, “Sanki geçmişte milletvekili seçildiğim için eşimle hacca gittiğim, sakal bıraktığım, eşimin örtündüğü, sonradan milletvekili adayı gösterilmediğim için sakalımı kestiğim ve eşimin de başını açtığı yalanına yer verilmiştir. Hatta bu yalanlara bir yalan daha katılarak eşimin son seçimlerde oy kullanmadığı dahi iddia edilmiştir. Çamur at izi kalsın mantığı ile maksatlı olarak çıkarılan bu haberleri esefle kınıyorum. Sorumlulardan yargı önünde hesabını soracağım” diye konuştu.

“BİR HAFTA SÜREYLE SAKALIM VARDI”

İlk defa 2011 yılında milletvekili seçildikten sonra iddia edildiği gibi sakal bırakmadığını, eşinin o dönem başının açık olduğunu kaydeden Sait, şöyle konuştu:

“2014 yılının Eylül ayının sonunda bir fırsatını bularak farz olduğu için eşim ve ben hacca gittik. Doğal olarak, bu kutsal görevimizi ifa ederken eşim başını örttü bende sakalımı kesmedim. Hacdan döndükten sonra, tebrikleri kabul ederken ve düzenlenen mevlit sırasında yaklaşık bir hafta süreyle sakalım vardı. Ondan sonra TBMM çatısı altında görevime başlarken sakalımı ve bıyığımı kesmiştim. Beni hiç kimse TBMM çatısı altında ya da AK Parti Genel Merkezinde sakalla görmemiştir. Benim sakal bırakanlara da saygım büyüktür, sakal sünnettir, güzeldir. Ama ben sakal bırakmadım. Genel başkanımız ve cumhurbaşkanımızla çekilen fotoğraflarım ve TBMM kamera kayıtları açıklamalarımı doğrulamaktadır.”

“ADAYLAR BELİRLENMEDEN ÖNCE BAŞINI AÇTI”

2014 yılı Ekim ayında hacdan döndükten sonra eşinin başını bir süre açmadığını ancak milletvekili adayları belirlenmeden çok daha önce başını açmaya karar verdiğini dile getiren Sait, “Bu durum, havaalanlarındaki, resmi dairelerdeki gibi kimsenin müdahale imkanının bulunmadığı kamera kayıtlarıyla dahi sabittir. Bunları tespit ettirerek basına sunacağım. Dolayısıyla eşimin başını açmasının benim milletvekili adaylığımla ilgisi yoktur” dedi.

“OYUNU KULLANDI”

Eşinin son seçimlerde oy kullanmadığı seçim kampanyasında AK Parti’ye destek için kampanyalara katılmadığı iddialarının tamamen yalan olduğunu anlatan Sait, sözlerine şöyle devam etti: “Eşim son dönemde önemli bir ameliyat geçirdi. Buna ilişkin doktor raporları ve hastane kayıtları var. Seçim günü eşim de benimle birlikte gelerek oyunu kullanmıştır. Oyumuzun rengi AK Parti’dir. Bundan dolayı gurur duyarız. Diğer yandan eşimin seçmen listesine oy kullandığına dair attığı imzası ile sabittir. Hatta benim ve eşimin, 7 Haziran’da oy kullanırken çekilen fotoğraflarımız da vardır.”

FOTOĞRAFLARIN TARİHLERİNİ AÇIKLADI

Haberlerde yer alan başörtülü ve sakalı fotoğrafların hacdan döndükten iki-üç gün sonra çekilen fotoğraflar olduğunu vurgulayan Sait, “Benim sakalsız eşimin başı açık vaziyette yer aldığı diğer iki fotoğraftan birisi 2011 yılında milletvekili olduğum dönemde Meclis’te, diğeri 27 Ocak 2013 tarihinde Bornova Bayraklı İnşaat Müteahhitleri Derneğinin düzenlediği bir gecede çekilmişti. İnternet ortamında buldukları bu fotoğrafları bile vatandaşların husumetini bize yöneltecek şekilde farklı bir dizayn içerisinde çarpıtarak kullanmışlardır.”

“YARGI YOLUYLA GEREKEN YAPILACAKTIR”

Ailesinin iftiralar nedeniyle büyük üzüntü yaşadığını kaydeden Sait, açıklamasını şöyle sonlandırdı: “Yalana bağlı karalama ile toplumun husumeti başta mensubu bulunduğum AK Parti’ye yöneltilirken, bazı kişilerden bana ve eşime ağza alınmayacak derecede küfürlü sataşmalar gelmiştir. Bu şahıslar için yargı yoluyla gereken yapılacaktır. Beni yakından tanıyan pek çok kişi benim asla böyle bir iki yüzlülük yapmayacağımı ve gerçek durumu bildiği için telefonla arayarak üzüntülerini dile getirdiler. Bugüne kadar olduğu gibi bu günden sonra da hiçbir menfaat gözetmeden ve karşılık beklemeden mensubu olduğum AK Parti’nin başarılı olabilmesi için ailecek mücadelemizi sürdüreceğiz. Devletimizin ve milletimizin geleceğinin AK Parti’nin başarısına bağlı olduğuna inancımız tamdır. Ben temel doğrularından sapmayan, inancı ve vicdanı için yaşayan bir insanım. Asla iki yüzlülük yapmadım, yapmam. Başımız dik alnımız aktır. AK Parti’nin bir neferi olarak milletime hizmet etmeye devam edeceğim. Beni ve eşimi hedef alan karalama sebebiyle ailecek çok üzgünüz.”