İnsan onuruna yakışır şekilde yaşama şeklidir Cumhuriyet. Yalnızca siyasi bir yönetim şekli değil. Aynı zamanda bir yaşamdır... Varolmayı başarmış her insanın bu atmosferin altındaki varlığının ispatıdır.
Aksinin mümkün olduğu devirlerde, insan denen varlık, salt canlı olmaktan öteye gidip birey olabilmişmiydi hiç. Bende bu dünya üzerinde varım diyebilmenin vücut bulmuş halidir Cumhuriyet.
Avrupanın güçlü ülkeleri ve Amerika 1600'lü 1700'lü yıllarda cumhuriyetlerini ilan etmeye başladılar. O dönemde biz Osmanlı Devleti olarak yavaş yavaş gerileme dönemine girmeye başlamıştık.
Bu gerilemeyi kabullenmek devleti yönetenler tarafından kabul edilip bir çözüm arayışına girilmediği gibi diğer ülkelerdeki yönetim anlamındaki değişikliğe kendisini ne kadar kapatırsa kapatsın felaketini engelleyemedi. Dünyadaki değişime ayak uyduramadı. Eğer bu değişime katılabilseydi. Bizlerin kökleri olan Osmanlı Hanedan'ı; yönetimi halka devreder ve kendi varlığını siyasi ya da dini herhangi bir üsünlüğe dayandırmadan. Kültürel bir değer olarak korumaya devam edebilirdi. Bizlerde onlara her baktığımızda köklerimizi görüp varlıklarına şükran duyardık.
Neden öyle olamadığı ve yaşanan olaylar hepimiz tarafından biliniyor. Ancak altta yatan asıl sebep eşitliği kabullenmemek, üstün olduğunu varsaymak ve bunu kendi hayatlarının aşılamaz gerçeği sanmalarıydı.
Bugünkü bilinçle baktığımızda Tanrı tarafından yaratılmış etten ve kemikten bir insan diğer insanlardan üstün olabilir mi hiç? İşte bu üstün insan olma anlayışı bugünkü geri kalmışlığımızın nedenidir.
Mustafa Kemal'i Atatürk yapan şey yönetim anlayışında ben değil, millet demesiydi. Tıpkı kurtuluş savaşında önce vatan demesi gibi. Yaşadığı onca olumsuzluğa onca hayal kırıklığına rağmen yolundan dönmedi. Milletine duyduğu inancı kaybetmedi. Tüm başarı ve kurtuluşun mimarı olmasına rağmen tek bir an bile kendini milletinden üstün görmedi. Ondaki bu eşitlik anlayışı olmasaydı eğer. Bugün geldiğimiz noktanın 100 yıl gerisinde olur. Kendi içindeki savaşlara dur diyemeyen ortadoğu ülkelerinden hiçbir farkımız olmazdı.
Bazı şer grupları ilkel beyinleriyle Atatürk'e düşmanlık beslediklerinde bunun sebebi olarak Atatürk'e üstün insan muamelesi yapılmasına tahammül edemiyor olduklarını itiraf ettiler. Hatta bunu medya karşındada dile getirmeye utanmadılar. O küçücük beyinleri nedeniyle anlayamadıkları şey şu ki bizlerin Atatürk'ü üstün bir insan olarak görmemizin nedeni sadece kazandırdığı savaşlar kurtardığı ülkemiz değildir. Elinde imkan olmasına rağmen kendisini kimseden üstün görmeyip kişisel hırslara yenik düşmeden önce milletim demeyi başarmış bir insan oluşundandır.
Yaşasın eşitlik
Yaşasın Cum-Hu-Ri-Yet...
Ve hep yaşayacak olan Mustafa Kemal Atatürk.