Şeker demek, bağımlılık demek… Peki şekere neden bu kadar karşıyız? Şeker vücudumuza girdiğinde nelere sebep oluyor? Haydi birlikte inceleyelim ve bugünden itibaren sağlığımız için bir adım atalım!
Şeker beyin fonksiyonları için önemli bir enerji kaynağı. Ama fazla şeker tüketmek daha fazla enerjiye sahip olacağız anlamına gelmiyor. Şekerli bir gıda tükettikten sonra kandaki şeker seviyemiz birden artar ama daha sonra ani bir düşüşe neden olur. İşte bu dalgalanmalar, bizi daha yorgun ve halsiz hissettirir. Gün boyunca bu tarz dalgalanmaları yaşamamak adına en sağlıklı yöntem aşırı şeker tüketiminden vazgeçmektir. Şekeri azaltarak insülin seviyesini dengelemenin kilo vermenin yanı sıra Tip 2 şeker hastalığı riskini de düşüreceğini de söylemeliyim.
Ayrıca fazla şeker tüketimi bağırsak hareketlerinde düzensizliğe neden olurken, bağırsak fonksiyonuna da zarar verebilir.
Bağırsak fonksiyonlarının zarar görmesi de bağışıklık sisteminin kötü etkilenmesi anlamına gelmektedir.
Şeker, metabolizmanıyı kötü yönde etkilerken olumsuz yansımalarını da cildinizde görebilirsiniz. Şeker yüklü yiyecekler tükettiğinizde yüzünüzdeki akne gibi cilt sorunları ağırlaşıyor, cilt sorunlarını artırıyor.
Şekerin fazla tüketimi mutluluk hormonlarından olan dopamin ve seratoninin dengesizliğine ve ani ruh hali değişimlerine neden olmaktadır. Gün içinde aşırı şeker tüketimi dalgalı bir ruh haline neden olabilir.
Şekeri, tatlıyı ve gazlı şekerli içecekleri azalttığınızda ya da kestiğinizde karın bölgesinde yağlanmadan kurtulurken ciddi sağlık risklerinden de kaçınmış olursunuz.
2014’te yapılan bir araştırma, günlük kalorisinin %17 ile %21’ini şekerden alanların kalp hastalıklarından ölme riskinin %38 arttığını ortaya koyuyor. Riskten uzak durmak için günlük kalori tüketiminizin şekerden kısıtlı olması iyi bir fikir olacaktır.