Birleşmiş Milletler (BM) tarafından son 20 yıldır her yıl kutlanan ‘17 Haziran Dünya Çölleşme ile Mücadele Günü’ nedeniyle açıklamalarda bulunan Avrupa Birliği’nde Tüm Tüketicileri Koruma Derneği (TTKD) kurucu Başkanı Mehmet Barak, bilinçsizce yeraltı suları ile yapılan vahşi sulama nedeniyle yeraltı kaynakları her gün biraz daha çekilen Güneydoğu Anadolu Bölgesi için ‘ekolojik felaket’ uyarısında bulundu.
GÜNEYDOĞU’YA DİKKAT ÇEKTİ
TTKD Başkanı Mehmet Barak, 17 Haziran Dünya Çölleşme ile Mücadele Günü’nü kutlarken, çölleşme ile mücadele için acil olarak gerekli önlemlerin alınması gerektiğini belirtti. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de iklim değişikliğiyle birlikte artan kuraklık ve çölleşme konusunun giderek önemli bir sorun haline geldiğini kaydeden TTKD Başkanı Barak, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne özellikle dikkat çekti.
YERALTI SU KAYNAKLARI AZALIYOR
Bölgede geniş tarım arazilerinin yeterince cezibe yöntemi ile sulanamadığına dikkat çeken TTKD Başkanı Mehmet Barak, şöyle dedi:
‘’Maalesef barajların suyu kanallarla tüm bölgeye ulaştırılamadı. Bunun sonucunda da bölge illerinde tarım yapan çiftçiler, elektrik enerjisi kullanarak yeraltı kaynak sularını yüzeye çekmekte ve tarım arazilerini bu su ile sulamaktadır. Kaçak elektriğin yaygın olmasının da etkisi ile yeraltı suları bilinçsiz bir şekilde gereğinden fazla çekilerek vahşi sulama yapılmaktadır. Öyle ki Şanlıurfa’da yeraltı sularından oluşan dereler boşa akıp Suriye topraklarına gitmektedir. Mardin’de yağmur altında bile yeraltı suyu ile sulama yapılmaktadır. Böyle olunca da yeraltı kaynak sularının seviyesi her geçen gün daha düşmektedir. Daha önceleri Kızıltepe yöresinde 50-60 metreden yeraltı suyu çıkarılırken, bu gün 500-600 metreden çıkarılabilmektedir.’’
TARIM ARAZİLERİ TEHDİT ALTINDA
Mehmet Barak, 17 Haziran Dünya Çölleşme ile Mücadele Günü nedeniyle bölgede bereketli tarım arazilerinin bilinçsizce yapılan sulama yüzünden çoraklaşma tehdidi ile karşı karşıya olduğunu kaydederken ise, ‘’Dicle Elektrik tarafından dağıtım hizmeti verilen illerdeki tarımsal sulama yapılan yerlerde ne yazık ki kaçak elektrik kullanımı yer yer yüzde 99 seviyesine kadar ulaşabilmektedir. Elektriğe para ödemeyen çiftçiler bu nedenle yeraltı kaynak sularına da ne yazık ki acımamakta, gereğinden çok sulama yapmaktadır. Korkum, ileriki yıllarda buralarda tarım arazilerinin artık eskisi gibi verimli olmamasıdır. Böyle giderse bölgede ekolojik denge tamamen bozulacak ve ne yazık ki Güneydoğu illeri ekolojik felaketler ile adından söz ettirecekler. Bunların yaşanmaması için buralarda öncelikle kullanılan elektriğin kayıt altına alınması, tarlalar parası ödenmeyen elektrik ile gereğinden fazla sulanmamalıdır’’ şeklinde konuştu.