Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, AB Türkiye Raportörü Hollandalı Parlamenter Kate Piri’yi kabulünde yaptığı konuşmada, “AB Parlamentosu’nda 1915 olaylarını Türkiye’nin hak etmediği, tarihi hiçbir mesnede dayanmayan şekilde ‘soykırım’ olarak addedilen karar, Türkiye için ‘yok’ hükmündedir” dedi.
Avrupa Birliği Bakanı Volkan Bozkır, bakanlığın İstanbul Ortaköy’deki ofisinde AB Türkiye Raportörü Hollandalı Parlamenter Kate Piri’yi kabul etti. Raporun son durumu hakkında değerlendirmelerde bulunacaklarını kaydeden Bozkır, “AB Parlamentosu’nda 1915 olaylarını Türkiye’nin hak etmediği, tarihi hiçbir mesnede dayanmayan şekilde ‘soykırım’ olarak addedilen karar, Türkiye için ‘yok’ hükmündedir” dedi.
Bozkır, “Bugün kendisiyle raporun son durumunu değerlendireceğiz. Buna ilişkin bazı endişelerimizi ve görüşlerimizi kendisiyle paylaşacağız. Ayrıca kendisinden raporun bilmediğimiz son gelişmeleri hakkında bilgi alacağız. Kate Piri gerçekten çok yoğun çaba harcadı. Türkiye dostu olarak bu raporun olması gereken gibi çıkması için gerçekten elinden geldiği kadar gayret sarf etti. Bu açıdan kendisine teşekkür borçluyum” diye konuştu.
AB Türkiye Raportörü Hollandalı Parlamenter Kate Piri ise, "Bu görüşmeyi daha önce planlamıştım. Ancak raporun ertelenmesiyle ben de bu görüşmeyi ertelemek istemedim. Burada önemli olan Türkiye ile olan yoğun diyaloğu devam ettirmek. Burada muhataplarımla görüştüm. Gerek hükümet gerek muhalefet gerekse sivil toplum kuruluşlarıyla görüştüm" ifadelerini kullandı.
Yapılan açıklamaların ardından ikili baş başa görüşme yaptı. Görüşme arasında raporla ilgili değerlendirmede bulunan Bakan Bozkır, önemli açıklamalar yaptı. 2 ay önce açıklanması gerekirken verilen önergelerle açıklanma tarihi uzayan ilerleme raporuyla ilgili konuşan Bakan Bozkır, “Avrupa Parlamentosu’nun her yıl açıkladığı Türkiye ilerleme raporu 2 ay önce çıkması gerekirken bu yıl çok fazla değişiklik önerisiyle karmaşık bir hal halini aldı. 420 değişiklik önergesi verildi ve bunların çok büyük bir bölümü de ülkemize dostça bakmayan ülkemize bir anlamda rahatsızlık vermek isteyen parlamento içi gruplar tarafından verildi” şeklinde konuştu.
Bozkır, AB İlerleme Raporu’nda 3 çekincelerinin olduğunu ve bunu raportör Kate Piri’ye ilettiklerini belirterek, “Bugün raportörle şu 3 unsurun raporda yer almaması gerektiğini görüştük. Birincisi, AB Parlamentosu’nda 1915 olaylarını Türkiye’nin hak etmediği, tarihi hiçbir mesnede dayanmayan bir şekilde soykırım olarak addeden bir karar ortaya çıktı. Bunu Türkiye olarak yok hükmünde kabul ettiğimizi resmen bildirdik ve bu karar Brüksel’deki daimi temsilcimize de iletildiğinde de açılmadan iade edildi. Türkiye açısında hükümsüz bir karar. Bu raporda AB Parlamentosu’nun aldığı bu karara herhangi bir atıf olmaması gerektiğini raportöre izah ettim. Şayet bu rapor böyle bir atıfla çıkarsa bu rapor Türkiye açısından yok hükmünde olacaktır ve AB Parlamentosu’ndan çıkan bir ilerleme raporu da ilk defa Türkiye tarafından kabul edilmeyecek ve geçersiz addedilecek” dedi.
Bakan Bozkır şunları söyledi:
“Diğer önemli bir konu PKK terör örgütü AB’nin terör örgütleri listesindedir. Bunun terör örgütleri listesinden çıkarılmasına yönelik AB Parlamentosu Türkiye raporunda eğer bir atıf yer alırsa aynı şekilde bu raporu bu atfıyla kabul etmemiz mümkün değildir. Üçüncü husus da raporun bugüne gelişi sırasında Türkiye’nin müzakere sürecinin devamını engelleyici Türkiye’nin Gümrük Birliği ilişkisini daha ileriye çıkarmasını arzu etmeyen bir görüntü verirse veya Türkiye’ye yapılan ekonomik katkıların sona ermesi anlamına gelebilecek herhangi bir ifade raporda yer alırsa yine bu raporu kabul etmeyeceğimizi kendisine ilettik. Şu anda raportör Kate Piri, bu üç unsurla ilgili herhangi bir endişesinin olmadığını ifade etti. Ama biz asıl kararımızı rapor çıkınca yapacağız ve resmi olarak açıklayacağız.”
Brüksel Bölge Parlamentosu’nun Türk asıllı milletvekili Mahinur Özdemir’in sözde Ermeni soykırımını kabul etmemesi nedeniyle partisi Hümanist Demokrat Parti’den ihraç edilmesine değinen Bakan Bozkır, “Bu gerçekten ibret olacak bir olay. Hiçbir parlamento siyasi bir kararla tarihi değerlendirmemelidir. Çünkü parlamentoların işi yasa yapmak siyasi ilişkiler kurmak veya parlamenter demokrasi dediğimiz konularda ilerlemeler kaydetmek ve ilişkilere olumlu katkılar sunmaktır. Ancak maalesef Avrupa dünyanın başka yerlerinde olsun parlamentolar kendilerine başka kaynaklardan zorlamayla empoze edilmiş bazı fikirlerle kararlar çıkarmaya başladılar. Tabiatıyla bunların Türkiye açısından hiçbir hükmü yok. 1915 olayları olsun, Türkiye’nin tarihinde olsun, Osmanlı tarihinde olsun Türkiye’nin hiçbir şekilde utanacağı en ufak bir nokta olmadığının kesin kararlılığındayız. Arşivlerimizi inceledik. Arşivlerimizi herkese açtık. En ufak bir uhde içimizde yok. Bizim arşivlerimize bakmaya bile gerek duymayan siyasi kişilerin haritada Türkiye’nin yerini bilmeden Ermenistan’ın yerini bilmeden bu tip kararlar almaları kabul edilebilir değil. Belçika örneği uzun yıllar ibretle hatırlayacağımız bir örnek. Türk kökenli Belçika vatandaşı, pırıl pırıl genç bir hanımın Belçika Parlamentosu’nda yer almasından büyük bir kıvanç duymuştuk. Maalesef temel hak ve hürriyetlerin olduğu bir ülkede Avrupa Birliği’nin kurucusu olan birkaç ülkeden biri olan ülkede böylesine fikrini söylediği için siyaseten cezalandırılan parlamenterin olduğu bir ortama gelmekten üzüntü duyuyoruz. Bunu bir daha değerlendirip bu yanlış karardan vazgeçeceklerini ümit ediyoruz. Mahinur hanım bizim kızımızdır. Onun hiçbir şekilde zarara uğramasına Türkiye olarak izin vermeyiz. Türkiye olarak Türk milleti olarak hanım kızımızın arkasındayız. Yaptığı doğru bir davranıştır ve bu doğru davranışının karşılığını AB düşünce platformlarında alacaktır. Türkiye olarak her zaman arkasındayız. Mahinur kızımızı kimseye ezdirmeyiz” değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Kate Piri’nin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmesi ve CHP’nin AB’nin sözde soykırım düşüncesine ilişkin bir açıklama yapmaması konusunda konuşan Bozkır, CHP’ye çağrıda bulunarak, şunları söyledi: “Bu konuda beni çok üzen bir durum var. 1915 olaylarıyla ilgili olarak ana muhalefet partisi ya hiç açıklama yapmıyor ya da açıklama yapıldığında ise soykırım olmamış kelimesini ben ana muhalefet partisinin ağzından duyamıyorum. Yıllarını dış işlerine vermiş biri olarak yine dış işlerinden gelme bir genel başkan yardımcısının ABD’nin kullandığı ibarelerle değil Türkiye Cumhuriyeti’nde Türkiye’nin kullandığı ifadelerle bu konuya yaklaşması doğru olur diyorum. Kendisini davet ediyorum ve bu soruya cevap vermesini istiyorum; CHP 1915 olaylarıyla ilgili ne düşünüyor? 1915 olaylarının soykırım olmadığını iddia eden Türkiye’nin yanında mı yoksa kendilerinin bu konuda başka bir düşünceleri mi var. Bunu açıklamalarını bekliyorum şeklinde değerlendirme yaptı.”