Kırşehir’de 28’inci Ahilik Haftası kutlamalarına katılan Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, paralel yapı meselesinin sadece AK Parti hükümetinin meselesi olmadığını söyledi.
Ahilik Haftası kutlamalarına katılan ve program sonunda yapımı devam eden Ahi Evren Müzesi’ni gezen bakan Canikli, Kırşehir Belediyesinde yaptığı açıklamasında paralel yapıya yönelik son dönemlerde yapılan açıklamaları değerlendirdi. Bakan Nurettin Canikli, "Daha önce de açıkladık, bu yapı devletin resmi kayıtlarına göre bir ’terör’ örgütüdür. Hem kırmızı kitapta hem de diğer resmi belgelerde artık bir terör örgütü olarak kabul ediliyor. Bir terör örgütüne ona destek verenlere nasıl muamele edilmesi gerekiyorsa hukuk karşısında o yapılıyor esas itibari ile terör örgütüne destek vermek ona finansal destek sağlamak ya da herhangi bir şekilde yardım etmek suçtur. Dolayısı ile de bunların üzerine gidilmesi gerekir" dedi.
Yapının Türkiye Cumhuriyeti Devletinin maruz kaldığı en büyük tehditlerden biri olduğunu anlatan Bakan Canikli, "Bu yapı Türkiye Cumhuriyeti Devletinin son dönemlerde maruz kaldığı en büyük tehditlerden bir tanesidir. Altını çizerek Türkiye Cumhuriyeti Devleti için söylüyorum. Bu sadece hükümetimizin ve AK Parti’nin meselesi değil kesinlikle mevcut anayasal bir yapı var bu yapı mevcut sistemin dışında bir yapı oluşturuyor. Dolayısı ile de mevcut anayasal sistemin kurallarını ortadan kaldırıyor. Her sistemin kendisini ortadan kaldırarak girişimlere ve teşebbüslere, çalışmalara ve saldırılara karşı kendini koruma hakkı vardır ve o refleks ile hareket ediliyor. Son yapılan operasyonları da bu bağlamda düşünmek değerlendirmek gerekir. Bu örgüte bu yapıya finansal destek sağlayanlar var ise insan kaynağı noktasında katkı sağlayanlar var ise buna başka yöntemlerle destek veriliyor ise bunun hukuk kuralları çerçevesinde ortaya çıkartılması ve gerektiği şekilde cezalandırılması gerekir" dedi.
"ANKETLERİN SEÇMENİ ETKİLEMEK İÇİN YAPILDIĞINI BİLİYORUZ"
Basın mensuplarının değişiklik gösteren seçim anketlerinin yapıldığı sorusu üzerine, "Şu andan itibaren seçmenin oyunun blok halinde değiştirilmesi söz konusu değildir" diye cevap verdi. Bakan Canikli, "Her seçim öncesi benzer tabloları biz yaşadık. Genel seçimlerde mahalli seçimlerde şuan kaçıncı seçimimiz hatırlamıyorum. Bütün seçimlerde benzer özellikle seçmeni yönlendirmek amaçlı olan çoğu zamanda dezenformasyon amaçlı yöntemlerde kullanılarak seçmeni yönlendirmek ve etkilemek amacıyla anket yapıldığını ve bu bilgilerin kamu oyu ile paylaşıldığını biliyoruz. Şuanda da benzer bir süreci yaşıyor Türkiye, hakikaten o kadar çok anket dolaşıyor ki ve birbirlerine de çok farklı sonuçları olacak şekilde aralarında bazen yüzde 50’ye yakın farklar oluşabiliyor. Bütün siyasi partilerle ilgili anket rakamları için geçerli, bunların önemli bir bölümününde tamamen seçim sonuçlarını etkilemeye yönlendirmeye dönük olduğunu söylememiz abartı olmaz. Seçim sonuçlarını etkilemeye yönelik yapılan anketlerin ortak özellikleri ise AK Parti ve hükümetimize yönelik, yapılan değerlendirmeleri içermesi hepsinin özeti AK Parti yeni dönemde iktidar olamayacak, başka seçenekler ve formüller gündeme gelecek, şeklinde özetlenebilir. Ama bunların hiçbirisi gerçekleşmedi. Kamu oyunun nabzını tutmak ve objektif bilgi vermek amacı ile yapılmadığı için sadece seçim sonuçlarını yönlendirmeye yönelik olduğu için hepsinin de yanıldığını gördük. Seçime çok kısa bir süre kaldı, bu kadar kısa süre içerisinde seçmen tercihinin blok olarak değiştirilmesi hemen hemen imkansız. Toplumun tercihini genel anlamda değiştirecek bir olay olmadığı sürece insanların tercihi bu saatten sonra kolay kolay değişmiyor" diye konuştu.
"YASALARA UYGUN ŞEKİLDE HER SİYASİ PARTİNİN PROPAGANDA YAPMASI GEREKİR"
Kırşehir’de HDP mitingi sonrası yaşanan arbede hakkında açıklamalarda bulunan Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, "Yasal sınırlar içerisinde herkes siyasi propaganda yapabilmeli" dedi. Bakan Canikli, "Her siyasi parti yasalara uygun şekilde Türkiye’nin her yerinde siyasi propaganda yapması (yapabilmesi) gerekir. Bu özgürlük ortamının sağlanması gerekir. Bütün siyasi partilerin de kendi düşünce ve kanaatlerini seçim öncesinde Türkiye’nin her yerinde kamuoyu ile paylaşılması ve destek istemesi gerekir. Türkiye’nin birlik bütünlüğü ancak böyle bir yaklaşımla tesis edilebilir. Aksi bir yaklaşım olduğu zaman o parti buraya gelmesin bu parti oraya gitmesin dediğiniz anda birlik ve beraberliği tehdit eden süreç başlamış olur" ifadelerini kullandı.