Eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, bugün yeni anayasa ve başkanlık sistemi konusunda tartışma yapanların çok önemli bir kısmının, gazetelerin haberlerine, televizyonların yorumlarına göre değerlendirmeler yaptığını önemli bir kısmı da cehaletlerini bilgi olarak millete takdim ettiklerini söyledi.
Eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Yozgat Bozok Üniversitesi Cihannüma Topluluğu tarafından organize edilen "Yeni Türkiye, Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemi" konulu konferansa katıldı. Bozok Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen ve Adalet Eski Bakanı Bekir Bozdağ’ın konuşmacı olarak katıldığı konferansa daire müdürleri, sivil toplum örgütü ve siyasi parti temsilcileri, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci ve halk katıldı.
“TÜRKİYE’NİN EVVELA YENİ BİR ANAYASAYA İHTİYACI VAR”
Protokol konuşmalarının ardından "Yeni Türkiye, Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemi" konulu konferansı veren Bozdağ, “Yeni Anayasa yeni Türkiye Başkanlık sitemi kavramlarının esas olarak yerli yerine oturmadığı belirterek muhalif, eleştirel ve sahiplenme bakış açısına göre farklı farklı sonuçlar ortaya çıkıyor” dedi.
Yeni anayasa konusu ve başkanlık sisteminin de yeni Türkiye’nin de bilgi temelli objektif bir değerlendirmeye ciddi ihtiyacı olduğunu vurgulayan Bozdağ, “Maalesef bugün yeni anayasa ve başkanlık sistemi konusunda tartışma yapanların çok önemli bir kısmı gazetelerin haberlerine, televizyonların yorumlarına göre değerlendirmeler yapıyor. Önemli bir kısmı da cehaletlerini bilgi olarak millete takdim ediyorlar ki bu işin uzmanları bunu çok yakın bir şekilde görüyor ve biliyorlar. Türkiye’nin evvela her kesiminin kendisini hür hissettiği olağan şartların egemen olduğu milletin iradesinin yansıdığı parlamento çatısı altında yeni bir anayasa yapmaya ihtiyacı var. Bugüne kadar biz bunu başarmadık. Zaman zaman konuşuyoruz. Yeni Anayasayı yapmamız lazım mı lazım peki buyurun yapalım yapamıyoruz. Ben son üç dönemdir parlamentodayım yeni anayasa konusu bizim hükümetlerimizin daha doğrusu partimizin seçim beyannamelerinde hep yer aldı” dedi.
“MEVCUT ANAYA KORKU ÜZERİNE İNŞA EDİLEREK HÜRRİYETLERİ KISITLAYAN BİR ANAYASADIR”
Mevcut anayasanın ana özelliğinin korku olduğunu ifade eden Bozdağ, “Mevcut anayasanın herkesi ve her kesimi düzen için potansiyel bir tehlike ve tehdit olarak algılamaktadır. Herkesten korkan bir Anayasadır bu, şimdi milletten korkuyor. O yüzden dikkat ederseniz anayasanın her bir maddesinin arkasında bu tehlike ve tehdidin nasıl bertaraf edileceğine dair mekanizmalar oluşturulmuş. O açından bu anayasadan güçlü bir Türkiye’yi inşa edemeyiz. Yeni Türkiye’yi korkuların üzerine bina edemeyiz. Bizim İstiklal Marşımız ‘Korkma’ diye başlıyor ama bizim anayasamızın her bir harfine emin olun bu milletten ve bu millete ait olan her şeyden korku sinmiş. Onun için bir defa bu korku duygusunu anayasadan çıkararak güven üzerine inşa edilen bir Anayasaya ihtiyacımız var. Hürriyetleri yok etmenin hürriyetleri sınırlamanın hürriyetleri daraltmanın yollarını gösteren bir anayasa var. Halbuki demokratik bir anayasada hürriyetleri daraltma sınırlandırma kaldırma değil de hürriyetleri teminat altına alma ve o hürriyetleri sınırlamama kaldırmamanın kuralları olmalı. Hiçbir iktidar ve hiçbir parlamento çoğunluğu onu ortadan kaldıramamalı. Bizim anayasamıza o açıdan baktığımızda esasında hürriyetleri veren sonrada verdiği gibi geri alan bir Anayasa gibi duruyor. Onun için bazıları ama-yasa demiş. Bu hakkın var ama şuradan geri alırım. Anayasal organların sınırlandırıldığı bir anayasaya Türkiye’nin çok ciddi anlamda ihtiyacı var” diye konuştu.
“ANAYASAYI DEĞİŞTİRE DEĞİŞTİRE TÜRKİYE’Yİ DAHA ÖZGÜR HALE GETİREMEYİZ”
Türkiye bu anayasa ile güçlü ve yeni bir Türkiye haline gelemeyeceğine vurgu yapan Bozdağ, “Bu nedenle bu anayasayı baştan aşağı değiştirmek değil baştan aşağı çöpe atıp yerine yepyeni bir anayasa yapma mecburiyetimiz var. Çünkü bu Anayasayı değiştire değiştire Türkiye’yi daha özgür hale getiremeyiz. Bu Anayasadaki darbe ruhunu ortadan kaldıramayız. İnsan haklarında saygı temelinde kurulmuş yapıyı insan haklarına dayalı bir anlayışa çevirmeyiz. Bu Anayasanın her bir ruhu her bir harfi her bir yerine hakim olan ruh darbe ruhudur: Bu ruhu öldürmemiz lazım. Bunu öldürmenin yolu da bunu kaldırıp bir kenara koymaktır. Yerine yeni anlayışla milletin bütün kesimlerinin katkısı ile yeni bir anayasayı hep beraber inşa etmemiz lazım. Türkiye bunu başardığı zaman yolu daha aydınlık olacaktır. Daha güçlü bir Türkiye olma vasfını kazanacaktır” dedi.
Bozdağ, Türkiye’de başkanlık sistemini anayasa profesörleri, siyaset bilimcileri, üniversite öğrencilerinin bu milletten maalesef gizlediklerini belirtti. Bozdağ, “Başkanlık sisteminde yürütme sandıktan çıkar yüzde 51’i alan başkan olur. Parlamenter sistem değişse yürütme sandıktan çıkar ama sandıktan 276’yı bulan yürütme olabilir. Sandıktan 276 bir parti gurubuna çıkmazsa o zaman koalisyon olur. Koalisyon olduğu zamanda siyasi istikrar ortadan kalkar. Bizim parlamenter sistem her zaman siyasi istikrarı doğurmaz halk isterse olur. Türkiye yeni anayasayı yapmadan yeni Türkiye olamaz. Türkiye sistemini sorgulamadan ve değiştirmeden güçlü bir Türkiye olarak varlığını devam ettiremez. Krizlerle kaoslarla istikrasızlıklarla her zaman karşılaşma ihtimali vardır. Bütün bunları yok edecek şey başkanlık sistemidir. Yeni anayasadır. Güçlü siyasi istikrar güçlü iktidar iyi yönetim ve herkesin güçlendiği bir ülke olmak için Türkiye’nin yeni anayasa ve yeni bir sisteme ihtiyacı vardır” dedi.
Konferansın sonunda Bozok Üniversitesi Prof. Dr. Tamer Uçar Adalet Eski Bakanı Bekir Bozdağ’a katılımlarından dolayı teşekkür edip plaket takdim etti.