Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Afrika ülkelerinin gelişmiş ülkeler için bir ham madde deposu olarak görülmesi doğru bir yaklaşım değildir. Boko Haram terör örgütünün açtığı tahribat ve Doğu Afrika’daki yoksulluk sadece bu coğrafyanın değil, hepimizin ortak sorunudur. Salt güvenlik tedbirleriyle tel örgü ve duvarları yükselterek korunmaya çalışanlar, açık söylüyorum; beyhude bir gayretin, beyhude bir çabanın içindedirler” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, davetlisi olarak Türkiye’ye gelen Gabon Cumhurbaşkanı Ali Bongo Ondimba ile ortak basın toplantısı düzenledi.
Gabon Cumhurbaşkanı Ondimba ve beraberindeki heyeti Türkiye’de ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gabon Cumhurbaşkanı Ondimba’nın ziyaretinin Türkiye’ye yaptığı ikinci ziyaret olduğunu aktardı.
2013 yılında başbakan olarak Gabon’u ziyaret ettiği hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Karşılıklı üst düzey ziyaretlerinde işaret ettiği gibi hamdolsun Gabon’la ile ilişkilerimiz en üst düzeyde, mükemmel bir seviyede ilerliyor. Gabon gerek Afrika ile ortaklık stratejimiz gerekse uluslararası dayanışma açısından önem verdiğimiz bir ülke. Malum 12 yıl önce Afrika’da 12 büyükelçiliğimiz vardı. Şuanda 39 büyükelçiliğimiz var. Hedefimiz Afrika’nın tüm ülkelerinde birer büyükelçiliğimizin olması. Bu noktada kararlı bir şekilde bu açılışları devam ettiriyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrika ülkelerinin de şuana kadar Türkiye’de 31 büyükelçiliğinin bulunduğunu ifade etti.
“BEYHUDE BİR ÇABANIN İÇİNDEDİRLER”
Diplomatik açıdan başlayan sürecin halkada yansıyacağına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Halkaların birbiriyle kaynaşmasına vesile olacaktır. Bu dayanışmamızı sürdürerek inşallah aramızdaki dayanışmayı güce dönüştürecek hedeflere de yaklaşacağız. Bakınız bugün dünyanın bir çok bölgesinde sıkıntılar var, çatışmalar var. Bu krizlerin üstesinden tek başına ülkelerin gelmesi mümkün değil. Dolayısıyla dayanışma her yerde gerekiyor. Bölgesel ve uluslararası dayanışma olmadan ortak hedefler ve ilkeler çerçevesinde birlikte hareket edilmeden başarı sağlanamaz. Bugün Orta Afrika Cumhuriyeti’nde yaşanan din temelli çatışmalar, Boko Haram terör örgütünün açtığı tahribat ve Doğu Afrika’daki yoksulluk sadece bu coğrafyanın değil, hepimizin ortak sorunudur. Bu sorunları bigane kalanlar, salt güvenlik tedbirleriyle tel örgü ve duvarları yükselterek korunmaya çalışanlar, açık söylüyorum, beyhude bir gayretin, beyhude bir çabanın içindedirler” diye konuştu.
“BERABER HAREKET ETMEYE KARARLIYIZ”
AB’nin Akdeniz’deki göç sorununa insanı bir bakış açısı yerine daha çok güvenlik odaklı yaklaştığını ve soruna palyatif tedbirler almak suretiyle çözüm aradığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin şuanda 1 milyon 700 bini Suriyeli, 300 bini Iraklı olmak üzere 2 milyon kişiye ev sahipliği yaptığını kaydetti.
Suriyeli ve Iraklılara korunaklı bir çatı sunduklarına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buna benzer sorunları Çad, Kamerun başta olmak üzere Orta Afrika bölgesindeki diğer kardeşlerimiz de yaşıyor. Onlar da bu külfeti büyük oranda kendi imkanlarıyla çözmeye çalışıyorlar. Türkiye ve Gabon küresel, barış ve güvenlik, göç, iklim değişikliği, çevre gibi konularda vizyonel bir anlayışın hakim olması için beraber hareket etmeye kararlıdır. Kalıcı barış, istikrar ve güvenliğin temini için yapılması gereken kalkınmanın attırılması, ekonomik refahın adil bir şekilde paylaşılmasıdır. Yaptığımız ikili görüşmede de değerli kardeşimle bunları aynen paylaşıyoruz” şeklinde konuştu.
“HAM MADDE DOPUSU OLARAK GÖRÜLMESİ DOĞRU DEĞİL”
Gabo’nun siyasi istikrarı ve doğal zenginlikleriyle Orta Afrika’nın kalkınmasına güç vereceğine inandıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gabon’un çabalarına kazan-kazan anlayışıyla desteklemeyi sürdüreceklerini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gabon’un petrole dayalı üretim bağımlılığından kurtulmaya dönük dönüşüm projelerini birer birer hayata geçirdiğini ve Türkiye’nin de bu projeleri yakından takip söyledi.
“Afrika ülkelerinin gelişmiş ülkeler için bir ham madde deposu olarak görülmesi doğru bir yaklaşım değildir” diye konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti.
“Afrika’nın doğal zenginliklerini işleyerek ihraç etmesi böylece istihdam ve diğer sosyal sorunlarına çözüm ürete bilmesi gerekir. Biz bu anlayışla Afrika ülkelerinin bu yöndeki çabalarına katkı sunuyoruz. Aramızdaki ticaret hacmi 2002 yılında işbaşına geldiğimizde ticaret hacmi 12 milyon dolardı. Fakat 2013 yılında bu rakam 97 milyon dolara çıktı. Malum ekonomik krizlerin olduğu dönem sebebiyle 2013’te bunun 60 milyon dolara düştüğünü görüyoruz. Tabi biz değerli dostum ile bir hedef belirlemiştik, 300 milyon dolar hedefi koymuştuk. Burada bir sekte var, şimdi daha çok çalışarak bu hedefi yakalamanın gayreti içinde olacağız. Bu irade her ikimizde var. Her iki ülkede de var.”
“GABON’DA İMAM HATİP LİSESİ YAPACAĞIZ”
Gabon ile bir çok alanda işbirliği ve yatırım imkanlarının mevcut olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2013 yılında Gabon’a gerçekleştirdiği ziyaretten hemen sonra THY, İstanbul-Libreville seferlerine başlandığını anımsattı.
Haftada 3 olan sefer sayısı gelecek aydan itibaren 5’e çıkacağını vurgulayan Erdoğan, “Ayrıca bu seferler kargo taşımacılığına imkan veren büyük uçaklarla gerçekleştirilecek. Bu arada Gabon’un Ankara’ya ilk mukim büyükelçisini atamasından memnuniyet duyuyoruz. Bu Ankara’da faaliyete geçecek 32. Afrika büyükelçiliği olacaktır. Büyükelçiliğin açılmasıyla birlikte Gabon’a gitmek isteyen işadamlarının vize işlemleri de kolaylaşacaktır. Hükümetimizin tahsis ettiği Türkiye bursları bilhassa Afrika ülkelerinde çok önemli bir ihtiyaca cevap veriyor. Hali hazırda 3 bin 100 Afrikalı öğrenci bu burslarla ülkemizde eğitim-öğretim görüyor. Şuan 22 Gabonlu öğrencide bu burslar sayesinde ülkemizin çeşitli üniversitelerinde eğitim hayatlarına devam ediyor. Tabi eğitim işbirliği kapsamında Libreville’de inşallah imam hatip lisesi açacağız. Bununla ilgili şuanda yer tahsisi yapılması konusunda mutabakat sağlandı. Arsanın temin edilmesinin ardından okulu en kısa sürede bitireceğiz” dedi.
“TEMENNİ EDİYORUM Kİ KARŞILIKLI OLARAK VİZELERİ KALDIRIRIZ”
Açıklamaların ardından gazetecilerin sorularını cevaplandıran Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir Gabonlu gazetecinin “Gabon halkı Türk yatırımcıların ülkemize gelmesinden büyük memnuniyet duyuyor. Büyük projeler başlattı Türk yatırımcılar. Bu işbirliğini daha dinamik kılmak için neler bekleyebiliriz. Göçmen konularında çalışma zamanı gelmedi mi, vizeleri kaldırma zamanı gelmedi mi, git gide iki ülke birbirine ilgi duyuyor” diye sorması üzerine, “Aslında ikili heyetler arası bunları konuştuk ve birçok alanda zaten elektronik vizeye geçmiş durumda olacağız. Bu elektronik vizeyle bekleme ortadan kalkıyor ama kısa bir süre sonra da ben temenni ediyorum ki karşılıklı olarak vizeleri kaldırırız. Böylece rahatlıkla Gabonlu dostlarımız Türkiye’ye, Türkiye’den de vatandaşlarımız Gabon’a giderler. Uçak seferlerinin de haftada 5 güne çıkması aramızdaki gidiş gelişleri de rahatlatacaktır. Hatta bir çok ürünleri almada Türkiye Gabon’u rahatlatacaktır. Çünkü kargo alabilecek büyüklükteki uçaklarla bunu yapacağız” dedi.
“AB ŞUANDA KENDİ İÇİNDE SIKINTILAR YAŞIYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, özellikle alt yapı yatırımları konusunda Gabon’da yapılacak yatırımların Gabon’un geleceğini çok daha farklı bir konuma yükselteceğini vurguladı.
Alt yapı ve üst yapı yatırımlarıyla Gabon’un bölgesinde çok daha güçlü bir hale geleceğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
“Göç dünyada artık önemli bir sorun haline geldi. Fakat göç adeta ölüme bir malzeme olarak düşünülmemelidir. Şuanda Akdeniz’de ve Ege’de olduğu gibi bakıyorsunuz yani botlarla kaçanlar veyahutta balıkçı gemileriyle kaçanlar bir boğulma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı zaman onları kurtarma gayreti içerisinde olanlar yok. Fakat bizim sahil güvenlik güçlerimiz, kurtarıp kurtardıktan sonra da kendilerini ülkelerine göndermenin planı içerisinde onlar için bir güvence kaynağı oluyor. Fakat şuanda AB’den öyle şeyler duyuyoruz ki ‘bu botlar boş olarak görüldüğü yerde vurulmalı.’ Ne demek bu, bunun böyle bir göç için bir bot olduğunu neye göre tespit ediyorsunuz. Bunlar yanlış şeyler ve AB şuanda kendi içinde sıkıntılar yaşıyor bu konuyla ilgili olarak. Nitekim geçenlerde İtalya ‘böyle bir şeyi yapma hakkımız yoktur’ bunu tartışmaya başladı ama Türkiye olarak bizler elimizden gelen desteği nasıl veririz gerek Salih güvenlik güçlerimizle bu konuda ne gibi yardımcı olabiliriz şuna kadar hep bunu düşündük, bunun gayreti içerisinde olduk. Kurtarma ve ondan sonra ülkelerine sağlıklı bir şekilde göndermeyi kendimize hedef telakki ettik.”