Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Sayın Kılıçdaroğlu; benim 2001 yılında yazdığım ’Stratejik Derinlik’ kitabımın arka sayfasını okusaydı, ‘merkez ülke’ tabirini biz 15 yıl önce kullandık. Şimdi yeni bir şey keşfetmiş gibi bunu takdim ediyor. Bu akademik bir hırsızlıktır" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, 7 Haziran genel seçimleri kapsamında AK Parti mitinglerine Sinop’ta devam etti. Başbakanlık’a ait uçakla Sinop’a gelen Davutoğlu, havalimanındaki karşılamanın ardından kent merkezine geldi. Uğur Mumcu Meydanı’nda coşkulu bir kalabalığa seslenen Başbakan Davutoğlu, konuşmasının büyük bölümünde CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nu eleştirdi. Partisinin seçimlerde iktidar olması halinde uygulamaya sokacağı ve ’yüzyılın projesi’ olarak adlandırdığı yeni projesini açıklayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu bu proje üzerinden eleştiren Başbakan Davutoğlu, projenin çalıntı olduğunu söyledi. Davutoğlu, "Bugün sabah Kılıçdaroğlu günlerdir reklamla bir sır gibi sakladıkları projesini açıkladı. Kendisini dinlerken acı bir şekilde tebessüm ettim. Çünkü çok geriden geliyor. Bütün kavramlar bize ait. Benim 2001 yılında yazdığım ’Stratejik Derinlik’ kitabımın arka sayfasını okusaydı, ‘merkez ülke’ tabirini biz 15 yıl önce kullandık. Şimdi yeni bir şey keşfetmiş gibi bunu takdim ediyor. Problemi ne biliyor musunuz? Bir; okuma alışkanlığı yok, iki hafızası zayıf, hafızası. Bundan birkaç yıl önce ben dışişleri bakanıyken bir gazeteci sordu; ’Davutoğlu’yu eleştiriyorsunuz ama kitabını okudunuz mu?’ dedi, o da ’okumadım’ dedi. Sadece bir özetini verdiler. Şimdi kendisine tavsiye ediyorum. Kitabın arkasından okumaya başlamış. Merkez ülkeyi öğrenmiş ama o kadarıyla kalmış. Buradan kendisine sesleniyorum. Bu açık bir intihaldir. İntihali de bilmez o ama. Yani hırsızlıktır hırsızlık. Akademik hırsızlık. Afro-Avrasya kavramını kullanıyor. Bütün AK Parti bildirgesinde dış politika anlatımında bu vardır. Ama hafızası zayıf olduğu, idraki düşük olduğu için yeni bir şey keşfettim zannediyor. Onun yanındaki akıl hocaları herhalde ona getirip bir kağıt vermişler, o da onu okuyor. Halbuki bizim hayata geçirdiğimiz projelerle Afro-Avrasya’nın merkez ülkesi kuruldu bile, kuruldu. İpekyolu projesinden bahsediyor Pekin’den Anadolu’ya. Ya bunu biz Bakü-Tiflis-Kars demiryoluyla yaptık. Marmaray ile bu tiran yoluyla birleştirip, hızlı treni Ankara’dan İstanbul’a, oradan Londra’ya bağlayacak bir şekilde yaptık. Bunları yeni bir şeymiş gibi satıyor. Kılıçdaroğlu’na tavsiyem biraz okusun, öğrensin, ondan sonra yapacaksa bir açıklama, bari neyi yapacağını bilsin. Bizi taklit ederek, bizim kavramlarımızı kullanarak 10. kalkınma planımızdaki perspektifle Türkiye’de siyaset yapamazlar. Açsın o stratejik derinlik kitabını anlamaz, zor, o okuyamaz da, yeni Türkiye sözleşmesini yazdık. 100 maddelik bu sözleşmeyi okusun, anlasın sonra karşımıza ’yeni proje’ diye çıktın. Yeni bir mega kent kuracakmış, bunu da 2011’de Kanal İstanbul çerçevesinde ’Yeni Şehir’ projesi ile zaten gündeme getirdik. Meselesi şu; kendisine ait hiçbir düşüncesi yok. Biz AK Parti olarak siyasetin öznesiyiz. Onlar nesnesi. Esasen onlar türev. Biz ne yaptıysak onlar arkadan takip eder. Ama geç takip ederler, geç intikal ederler. Biz sosyal devleti inşa ederiz, 10 yıl sonra fark ederler, sosyal devletten bahsederler. Biz Türkiye’yi merkez ülke yaparız. Kavramı da biz kullanırız, ama kullandığımız kavramı da hayata geçiririz, onlar 15 yıl sonra fark ederler. Kılıçdaroğlu’nun bütün meselesi, hafızası zayıflığı ve az okuması. Benim vaktim yok. Dolayısıyla ona merkez ülke konusunda ders veremem ama bir öğrencimle konuşurum, benim öğrencim gerekirse ona bir staj dersi verir. Anlatır da Kılıçdaroğlu anlar mı bilmem. Kendi belediye başkan adayı olduğu dönemde, kendisine oy veremeyen adamdan mega proje çıkar mı? Kağıthane’ye gider, ’Kağıttepe’ der. Mersin’e gider ‘Güneydoğu’nun incisi’ der. Allah aşkına Mersin’in haritadaki yerini bilmeyen Afro-Avrasya’yı bilir mi. Birisi yazmış eline vermiş, o da kitap okuyup kaynağını bilmediğinden almış, okumuş. Sayın Kılıçdaroğlu mu? Sayın Bahçeli’ye soruyorlar ’Kitap okur musunuz?’ diye, ’Kitap okumuyorum’ diyor. Yahu kitap okuyup kendisini yenilemeyenden Türkiye’ye lider çıkar mı? Biz kitap ya okuruz, kitap ya yazarız ama en önemlisi biz tarih yazarız. Onlar ancak bizim yazdığımız tarihi okuyabilirler, onlar ancak arkamızdan gelebilirler” diye konuştu.
“HDP’YE SALDIRI FAİLİ DHKP-C’Lİ”
HDP’nin Adana ve Mersin’deki binalarına yapılan saldırı ile ilgili konuşan Davutoğlu, saldırının failinin DHKP-C’li olduğunun ortaya çıktığını belirterek şunları söyledi:
"Adana ve Mersin’de HDP binalarına saldırı yapıldı. Saldırıyı duyduğum anda açık bir şekilde bunu kınadım. En şiddetli şekilde kınadım ve bütün parti liderlerine ’Gelin hep birlikte bu saldırılara karşı çıkalım’ dedim. Ama şu ana kadar diğerleri AK Parti’ye saldırı yapıldığında, Van’da, Ağrı’da, Siirt’te, Erzurum’da AK Parti adaylarına Erzurum’da saldırı yapıldığında sesleri çıkmadı. Şimdi biliyorlar seçimi kaybedeceklerini, o saldırılar üzerinden o üç parti düğmeye basılmış gibi, paralel çete ve Doğan Medya hep beraber suçu AK Parti’ye yıkmaya çalıştılar. Allah aşkına Sinoplular siz şahitsiniz, şimdiye kadar AK Parti’den şiddet sözü duydunuz mu? Herhangi bir şiddetin içinde yer aldık mı? Teröre, şiddete karşı dimdik AK Parti olarak durmadık mı? Şimdi HDP ’Bunu AK Parti yaptı’ dedi. Doğrudan Cumhurbaşkanı ve beni suçladı. Bir de topu havalandırdı ve MHP’ye pas attı. HDP’ye hep karşı olduğunu söyleyen MHP hemen pası aldı ve hemen ’Doğru biz yapmadık, AK Parti yaptı’ dedi. Kılıçdaroğlu da bir anda suçluyu iki saatte ilan etti, AK Parti yapmıştır diye. İşte o an İçişleri Bakanımıza talimat vermiştim. Bu suçluyu bulun, ta ki bu yalancıların maskeleri insin. Önce tespit edildi. Dün tespit edildi. Bu gün detayları açıklandı. Bu saldırgan geçtiğimiz yıllarda DHKP-C’den tutuklanan bir terörist. Şimdi DHKP-C militanları rahmetli savcımız Mehmet Selim Kiraz’ı şehit ettiklerinde CHP’lileri çağırmışlardı. CHP’nin Hatay birinci sırası, Esed zulmüyle, bu gruplarla ilişkili olan adamlar. Şimdi aynı şekilde DHKP-C ile PKK bağlantısı var. Oyunu görüyor musunuz? Bir taraftan bir terör örgütü mensubu bir saldırı yapacak, arkasından AK Parti suçlanacak. İşte maskeler birer birer iniyor. Maskeleri indireceğiz.”
“BİR DOĞRU 4 YANLIŞI GÖTÜRECEK”
“Dışarıdan birileri, bir takım çevreler bunlara akıl veriyor” diyen Davutoğlu, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Diyor ki; ’Siz tek tek iktidar gelemezsiniz, bir araya gelin, kenardan köşeden AK Parti’ye zarar verin, bu 12 yıllık istikrar dönemi bitsin. Onun için CHP, MHP, HDP birde paralel, dört nane yanlış, diyorlar ki bir doğruyu AK Parti’yi götürsün. O üniversite sınavında olur. Siyaset sınavında bir doğru 4 yanlışı götürecek. Aziz Sinoplular elif gibi bir doğru ile AK Parti ile dört yanlışı götürmeye var mısınız? 7 Haziran’da bir destan yazmaya, ikide iki yapmaya var mısınız? Nazım ve Cengiz beyi Ankara’ya göndermeye var mısınız? İşte Sinop meydanı bu tuzaklara karşı cevabını veriyor."
Başbakan Davutoğlu’na Sinop ziyareti sırasında Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, TBMM İçişleri Komisyonu Başkanı ve Sinop Milletvekili Mehmet Ersoy, Sinop milletvekili adayları Cengiz Tokmak ve Nazım Maviş ile İl Başkanı Ali Çöpçü eşlik etti.