Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, emeklilere vaat ettiği Ramazan ve Kurban Bayramlarındaki ikramiyeyi vereceklerini belirterek, bu ‘emeklilere ikramiye’ vaadinden sadece emekli milletvekillerinin faydalanamayacağını söyledi.
Eskişehir’de Sıhhiye Meydanı’nda kalabalığa hitap eden Kılıçdaroğlu, gençlere yönelik projelerini anlattı. Kılıçdaroğlu, “Eskişehir, gençlerin şehri aslında. İnsanların sokaklarında özgürce gezdiği bir kent. Gençler, sizin için getirilen bütün yasakları kaldıracağım. Hele hele 12 Eylül darbe hukukunun kalbi olan YÖK’ü de kaldıracağım. Gençlerin üniversitelerde, yönetimde söz ve karar sahibi olmalarını sağlayacağım. Öğrenciyken kredi alıyorsunuz, mezun oluyorsunuz bir süre sonra kredi borcunuzu ödeyeceksiniz. Ama işe girmemişsiniz, sizden zorla para istiyorlar. E işe girmedim ki para vereceğim. Bunu düzelteceğim. İşe girdikten sonra kredi ödemeleri başlayacak. O konuda da bütün genç kardeşlerime söz veriyorum. Hiç endişe etmeyin. İş garantili eğitim sistemini başlatacağız. Bütün organize sanayi bölgelerinde yatılı meslek liseleri kuracağız. Öğrencimiz, hem okuyacak hem stajını yapacak. Mezun olduğu zamanda işi hazır olacak. Bunu sanayicilerle, KOBİ’lerle işbirliği içerisinde gerçekleştireceğiz” dedi.
“İKİNCİ ÖĞRENİMDEKİ HARÇLARI DA KALDIRACAĞIZ”
İkinci öğrenimdeki harçları kaldıracaklarını aktaran Kılıçdaroğlu, “Hiç endişe etmeyin. Onların devlet bütçesi içindeki yeri çok küçük. Ben isterim ki; bütün çocuklarımız, kızlarımız üniversiteye gitsin. Okusunlar, yetişsinler daha iyi bir dünya özlemini gerçekleştirsinler. Bunun mücadelesini yapacağım” diye konuştu.
“YAHU ADI ÜSTÜNDE DELİKANLI”
“Ankara’daki beyler, gençleri potansiyel suçlu olarak görüyorlar” diyen CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Olur ya ya bir şey yaparsa. Yahu adı üstünde delikanlı kardeşim. Yanlış bir şey yapsa ne olur? Düzelteceğiz, her insan hata yapabilir. Biber gazıyla, bombayla, sopayla, balyozla, copla çocuklarımızın üstüne gitmek doğru değil. Onları kazanmak, kucaklamak lazım. Onlar bizim çocuklarımız. Hiç endişe etmeyin, gençlerin halinden ben çok iyi anlarım, çok iyi bilirim. Sevgili gençler, size Türkiye’nin umudu, geleceği olarak bakıyorum. Siz çalıştığınız, ürettiğiniz sürece bu ülke size minnet duyacaktır. Çünkü bir ülkenin geleceği gençlerdedir. Unutmayın. Gazi Mustafa Kemal’in Gençliğe Hitabesi’ni asla unutmayın” şeklinde konuştu.
“ÇATLASALAR DA, PATLASALAR DA BİRER MAAŞ İKRAMİYEYİ VERECEĞİM”
Kılıçdaroğlu, emeklilere yönelik vaatlerini yineleyerek, “Emekli kardeşlerim, dedim ki Ramazan ve Kurban bayramlarında emeklilere birer maaş ikramiye vereceğim. Kimsenin endişesi olmasın vereceğim. Ankara’daki beyler itiraz ediyorlar. Parayı nereden bulacaksın? Emekliye niye veriyorsun? Başka kişiler dururken, yandaş dururken, saray dururken niye emekliye verelim diyor. Emekli zaten ikinci sınıf yurttaş diyor. Emekliye vermesek de onlar bize oy verir diyorlar. Bin sırtına, vur ensesine tokadı yine gelir bize oy verir diyor. 7 Haziran’da emekli kardeşlerim Ankara’daki beylere ders verecek mi? Ben size öz verdim. 11 milyon emekli kardeşime, dul ve yetimlere, gazilere ve şehit yakınlarına söz verdim. Ramazan ve Kurban bayramlarında bayramlarınızı huzur içerisinde geçireceksiniz. Size birer maaş ikramiyeyi, çatlasalar da, patlasalar da vereceğim” diye konuştu.
“MADEM Kİ SANA ‘PARA YOK’ DİYORLAR, SEN DE ‘VALLA KUSURA BAKMA 7 HAZİRAN’DA BENDEN SANA OY YOK’ DİYECEKSİN”
Kendisine yöneltilen, “Emekliye parayı nereden vereceksin” sorularını hatırlatan Kılıçdaroğlu, “ Dünyanın en ayıp sorusunu soruyorlar. Emekliye parayı nereden vereceksin? Sanıyorlar ki emekliye her ay 10 bin lira para vereceğiz. Yahu ne veriyoruz emekliye? Zaten ya 350 lira, ya 400 lira, ya 500 lira, ya bin lira, ya bin 250 lira alıyor. 8 milyon emekli bin liranın altında aylık alıyor. O parayı, nereden bulacaksın diye soranlara gerçekten sormak istiyorum. Sen ayda bin lirayla geçinebilir misin? Bir dene bakalım. Al bakalım bin lirayı geçinebiliyor musun? Kendilerine gelince para var. Yandaşa gelince para var. İhaleye gelince para var. 2 milyon Suriyeli kardeşimize 5,5 milyar dolar para var. Emekliye gelince para yok. Niye yok? 11 milyon emekli kardeşime söylüyorum. Madem ki sana ‘para yok’ diyorlar, sen de ‘valla kusura bakma 7 Haziran’da benden sana oy yok’ diyeceksiniz. Bir de, emekli refah içerisinde yaşıyor diyorlar. Emeklinin bir eli yağda, bir eli balda diyorlar. Efendim emekliye iki maaş ikramiye verince, emekli gidecek İsviçre bankalarında hesap açacak diyorlar. Onların öyle bir alışkanlığı var ya. Emekli ne yapacak Allah aşkına. Aldığı parayla gidecek bakkala, manava gidecek, pastaneye gidecek, Kurban Bayramında kurbanını kesecek, torunlarından kaçmayacak. Onlara harçlık verecek. Kim kazanacak? Esnaf, toptancı, sanayici, Türkiye, Eskişehir kazanacak. Kim kaybedecek? Hortumcular kaybedecek” diye konuştu.
“MİLLETVEKİLİ EMEKLİLERİ BUNDAN YARARLANAMAYACAK”
“Milletvekili emeklileri bundan yararlanamayacak” ifadelerini kullanan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“İki propaganda daha yapıyorlar. Efendim Kılıçdaroğlu ikramiye verecek ama sadece bir yıl için verecek diyorlar. Böyle saçma bir şey olur mu? Her bayram vereceğiz. Çıkaracağız bir numaralı kanundur. 3 maddelik bir kanundur. Kanunun asıl maddesi; Ramazan Bayramı’nda ve Kurban Bayramı’nda emeklilere birer maaş ikramiye verilir, nokta. Bu kanunu Bakanlar Kurulu yürütür, bu kanunun yayınlandığı tarihte yürürlüğe girer. Size kanunun içeriğini de söyledim. İlk çıkacağımız kanun budur. Temmuz ayında inşallah, Allah izin verirse ilk aylıklarınızı, ikramiyelerinizi alacaksınız. İkinci bir propaganda, efendim diyorlar ki Kılıçdaroğlu emekliye ikramiyeyi verecek ama Bağ-Kur emeklilerine vermeyecek. Yahu Bağ-Kur emeklisi zaten en düşük maaşı alan, ona vermeyip de kime vereceğiz? Bağ-Kur’lu esnaf kardeşim, sen de hiç meraklanma, bunlara da hiç inanma. Ama ben sana bir gerçeği söyleyeyim. Herkse Ramazan ve Kurban bayramlarında her emekliye ikramiye var. Tek istisnası milletvekili emeklileri bundan yararlanamayacak. Onların aldığı aylık yüksek. Dolayısıyla biz önce düşük aylık alanları düşünüyoruz. Önce ne dedik? Üreteceğiz. Sonra halkça bölüşeceğiz. Biz kimin geleneğinden geliyoruz? Mustafa Kemal’in ve Ecevit’in geleneğinden geliyoruz. Ne diyordu rahmetli Ecevit, ‘ne ezen, ne ezilen insanca, halkça bir düzen’ diyordu. İnsanca, halkça bir düzeni kuracağız.”