Başbakan Ahmet Davutoğlu, “"12 yıllık iktidarımızı kıskandıkları için çatlıyorlar, hep beraber birleşip karşımıza geliyorlar” dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, seçim çalışmaları kapsamında Tekirdağ’da miting düzenledi. Valilik önünde halka hitap eden Başbakan Davutoğlu, "12 yıllık iktidarımızı kıskandıkları için çatlıyorlar, hep beraber birleşip karşımıza geliyorlar. 3 tane parti, bakıyorsunuz, CHP cumhuriyetçiyim diyor ama paralel çete ile F tipi dedikleri, eskiden eleştirdikleri ile beraber hareket ediyor. Ulusalcıyım diyor, CHP Genel Başkan Yardımcısı ’HDP barajı aşarsa bizim için iyi olur’ diyor. Yani ulusal birliği tehdit edenlerle yan yana el ele. MHP, HDP ile güya tam zıt kutuplar ama bakıyorsunuz MHP Genel Başkan Yardımcısı diyor ki ’HDP’nin barajı aşması bizim işimize gelir. Dolayısıyla HDP ile bir problemimiz yok.’ HDP zaten, Kudüs Yahudiler’in kutsal mekanıdır diyen birinden hayır gelir mi? Türk’e hayrı gelir mi, Kürt’e hayır gelir mi, Sunni’ye, Alevi’ye hayır gelir mi? HDP bu sefer DHKP-C’nin sözcüsü halinde, DHKP-C’yi savunmaya kalkıyor. Bu üç parti yanında da üç tane paralel çete. Birisi Pennsilvanya paraleli, diğeri HDP ile paralel çalışan İmralı ve Kandil ve PKK ve yine hem CHP ile hem de HDP ile paralel çalışan DHKP-C terör örgütü. DHKP-C terör örgütünün solisti CHP’den milletvekili adayı oldu. Esed’e övgü düzen, Hatay Suriye toprağıdır diyenlere övgü düzen birisi. Şimdi buradan bir ses verelim. Bunların altısı bir araya geldi, AK Parti’nin yükselen yeni Türkiye’sini engellemeye çalışıyor. Engelleyebilirler mi? Bizi durdurabilirler mi? 2002’de kurucu genel başkanımıza siyaset yasağı getirdiler, bizi engelleyebildiler mi? 2004’te genç subaylar rahatsız dediler, darbe planları yaptılar, bizi durdurabildiler mi? Biz yolumuza devam ettik. 2006’da Danıştay saldırısı, 2007’de e-muhtıra verdiler. Karşılarında elif gibi dimdik durduk mu? 2008’de partimize kapatma davası açtılar, AK Parti’nin gönül neferlerini, Namık Kemal’in vatan yolcularını, Yahya Kemal’in İstanbul aşıklarını, Mustafa Kemal’in istiklal aşıklarını, Süleyman Paşa’nın evladı Fatihan’ları AK Parti’yi durdurabildiler mi? Sonra Gezi olayları çıktı. Vandalizm yaptılar, şiddet yaptılar, bizi durdurabildiler mi? 17-25 Aralık kumpasını yaptılar. Zannettiler ki 30 Mart seçimlerinde bunlar tutacak, AK Parti seçimleri kaybedecek. Bizi milletten koparabildiler mi? Sonra Cumhurbaşkanlığı seçiminde hepsi bir araya geldi, çatı aday çıkardılar paralelin tavsiyesiyle, hepsi bir araya geldi 13 parti, Sayın Cumhurbaşkanımızın seçilmesini engelleyebildiler mi? Hemen sonrasında 6-7 Ekim olaylarını tezgahladılar. Hem doğu, güneydoğuyu hem de büyük şehirlerimizi şiddete maruz bıraktılar, peki kamu düzenindeki kararlılığımızı engelleyebildiler mi?" ifadelerini kullandı.
"Tekirdağ bizimle misin? Yol yürümeye hazır mısın?" diye soran Başbakan Davutoğlu, "Süleymanpaşa Avrupa’ya doğru yola çıktığında yola çıkan Türkmen boyları, yola yürümeye hazır mısınız? Tuna boylarında barış türkülerimizi söylemeye var mıyız? Sakarya’dan Tuna’ya, Sakarya’dan Nil’e selam götürmeye var mısınız? İşte Tekirdağ’ın vatan bilinci, dava bilinci budur. Hepsi bir araya geldiler, perde gerisinde tuzaklarını kurdular, diyorlar ki, biz bir araya geliriz, AK Parti’yi götürürüz. AK Parti, bu kez bir doğru 6 yanlışı birden götürecek. Götürecek mi? Bir kez daha diyorum. Tekirdağ çalışkan insanların diyarıdır, Trakya bereketli toprakların diyarıdır. Tekirdağ özellikle son dönemdeki gelişmelerle tüm Türkiye’den vatandaşlarımızı çeken, emek ve istihdam alanı oluşturan bir şehirdir, bir vilayettir. Onun için Tekirdağ’ı ihmal eden siyaseti ihmal etmiş olur. Şimdi Tekirdağ hep beraber Türk siyasetine damgayı vuruyor muyuz? Yeni bir destan yazıyor muyuz? Bu sene Tekirdağ iki şampiyonluk birden yaşadı" dedi.
“ROMAN KARDEŞLERİMİZİN HER DERDİ BİZİM DERDİMİZDİR”
Romanlara da selam gönderen Başbakan Davutoğlu, "Roman dostlarımıza selam olsun. Bir müjde de Roman kardeşlerimize vereyim. Bundan yaklaşık 3 hafta önce Roman sivil toplum kuruluşları ile bir araya gelmiştik. Onlara dedim ki, benim en yakınımda bir Roman kardeşimi görmek istiyorum danışmak olarak. Roman kardeşlerimizin her derdi bizim derdimizdir. Ve Metin Bey’i, İzmir’den bir Roman kardeşimizi, şimdi benim danışmanın olarak atadım göreve başladı. İnşallah Edirne, Kırklareli mitinglerine de birlikte gideceğiz. Değerli Roman kardeşlerim Türkiye’de de AK Parti diyecek miyiz? Ben Romanları nereden bilirim bilir misiniz? Yiğitliklerini, cesaretlerini herkes bilir ama, Rumeli’de Balkanlar’da, orada kalan ecdad eserlerine en fazla sahip çıkanlar Roman’lardır. Her yerde, Filibe’de, İşkip’de, hele Makedonya’da İşkip şehrinde bir cami kalmış ayakta. Gittiğimde yıkılmak üzereydi. Dışişleri Bakanı olarak tamiratını yaptık. Orada kalan Roman vatandaşlarımıza, kardeşlerimize dedim ki ’Bu cami size emanet.’ ’Merak etmeyin sayın bakanım’ dediler o zaman. Daha sonra gittiğimde gördüm ki, Roman vatandaşlarımız, kardeşlerimiz, orada o camiyi ihya ettikleri gibi Balkanlar’daki her ecdat eserine sahip çıkan yiğit Romanlara da selam olsun. Şimdi işte bu, bizim vatandaş anlayışımız işte budur. Türk, Kürt, Sunni, Alevi, Roman, Çerkez, Gürcü, Boşnak, Arnavut biz 78 milyon bir kişi gibiyiz. 78 milyon bir beden gibiyiz. Bir yürek gibiyiz. Bu yüreği parçalayabilirler mi? Türk’ü Kürt’ten Rumeli’liyi Kafkaslar’dan ayırabilirler mi? O zaman her zamanki şiarımız. Biz diyoruz ki, bu Rabia işareti ile tek vatan, bu Namık Kemalin dediği vatandır, bölünmez tek vatan, tek millet, 78 milyonluk millettir, tek devlet, bu da hiçbir paralel yapıyla paylaşılamayacak Türkiye Cumhuriyeti devleti’dir. Tek bayrak al bayrak, her yerde al bayrak ne güzel Tekirdağ’ı böyle ay yıldızla süsleyen Tekirdağlılar’a binlerce, milyonlarca kez selam olsun. Şimdi soralım. CHP’ye, MHP’ye, HDP’ye soralım, HDP zaten bunu mesele etmez de. Al bayrağı Türkiye’de her yerde her ilde dalgalandıran parti kim? Dün İzmir’deydim. Bugün Çanakkale’de, Tekirdağ’da, yarın da Hakkari’deyim, Şırnak’tayım. Al bayrağı dalgalandırıyoruz her yerde" dedi.
"CUMHURİYETÇİLERE SORUN, CUMHURİYETİN GERÇEK SAHİPLERİ BİZİZ"
"Şimdi cumhuriyetçilere sorun, cumhuriyetin gerçek sahipleri biziz" diyen Başbakan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gitsinler 33 ilde CHP’nin milletvekili yok. 33 ilde temsil edilmiyor. MHP’nin 45 ilde temsilcisi yok. Bu nasıl cumhuriyetçilik, bu nasıl milliyetçilik ki doğuda güney doğruda yüzde 2, yüzde 1 oyları var. Ama Ak Parti’nin 91 ilin 79’unda milletvekili var. İnşallah 7 Haziranda 81 ilin 81’inde de milletvekilimiz olacak. Onun için destek verecek misiniz? Bakın bütün genel başkanlar, meydanlarda, hepsi bir bölgeye gidiyor. Aynı yerde dolaşıyorlar. Kendi taraftarlarının olduğu. Bir tek ben, Trakya’nın hocası dediğiniz, sizin kardeşiniz, sizin genel başkanınız, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak bir tek ben 81 vilayete de gidiyorum. 61’ini tamamladık Allah ömür ve sıhhat verirse, 7 Haziran’dan önce 6 Haziran saat 18.00’e kadar, 81 vilayete de gideceğim. Niye biliyor musunuz? Cümle alem görsün diye, 81 vilayete de gidebilen tek partinin AK Parti olduğunu, tek liderin AK Parti genel başkanı olduğunu cümle alem görsün diye. Hakkari’ye sizin selamınızı götürelim mi, Şırnak’a götürelim mi? Mardin’e Batman’a Siirt’e götürelim mi? Türkiye’de doğunun selamını batıya, batının selamını doğruya, kuzeyin selamını güneye, güneyin selamını kuzeye götüren parti hangi parti? Onlar cumhuriyetçiliği konuşur, milliyetçiliği, halkçılığı konuşur, ama AK Parti bunların hepsini yapar. Onlar konuşur Ak Parti yapar. Şimdi İstanbul mitinginden beri tekrar ettiğimiz Hacı Bektaşi Veli Pir’den aldığımız, söylediğimiz ahdi beraber söyleyelim mi? Tekirdağlı’ya, Trakyalı’ya evladı Fatihan’a öyle cılız ses yakışmaz. Bir olmaya, iri olmaya, diri olmaya, milli birliği, milli iradeyi, insan onurunu korumaya, ülkenin her santimetre karesine hizmet götürmeye, her gönüle girmeye, her haneye zenginlik ve bereket götürmeye, kudretli, şefkatli, yeni Türkiye’yi kurmak için gece gündüz çalışmaya, Allah, tarih ve millet önünde söz veririz. Tekirdağlı söz mü? 7 Haziran’da bir destan yazacak mıyız? Mührü şöyle AK Parti’ye vuracak mıyız?"