AK Parti İstanbul 1. Bölge Milletvekili Adayı Metin Külünk, 7 Haziran seçimlerine yönelik bir takım grupların manipülasyon hazırlığı yaptığını iddia etti. Seçim güvenliği üzerinde yapılan tartışmaları değerlendiren Külünk, “Seçim ve seçim güvenliği hem devlet hem de millet için onur ve namus meselesidir” dedi.
AK Parti İstanbul 1. Bölge Milletvekili Adayı Metin Külünk, 7 Haziran seçimlerinde bir takım gruplar tarafından manipülasyon hazırlığında bulunulduğunu iddia etti. Ortaya atılan iddialarla ilgili İHA muhabirinin sorularını yanıtlayan Metin Külünk, seçim güvenliği üzerinde yapılan tartışmalara dair görüşlerinin sorulması üzerine, "Öncelikle belirtilmesi gerekmektedir ki seçim ve oy hakkı demokrasinin ve millet iradesinin tecelli etmesini sağlayan ve egemenliğin milli iradenin sonucu olmasını sağlayan temel yapı taşıdır. Ülkemizin bugün içinde bulunduğu büyük gelişim ve değişimi sürdürülebilir kılan yegane güç, işte bu sandık iradesinin verdiği cesaret ve güçtür. Görüşü ve kararı ne olursa olsun oy hakkı kutsaldır ve bu hak hiçbir düşüncenin tahakkümü altına alınamaz. Dolayısıyla hür irade ile şekillenen millet emanetinin ve takdirinin yegane timsali seçim ve seçim güvenliği hem devlet hem millet için onur ve namus meselesidir” dedi.
7 Haziran seçimlerinde sandıklar üzerinden bir manipülasyon yapılacağına dair kendine ulaşan bilgilere dikkat çeken Külünk, “Türkiye’ye kasteden üst aklın her zaman tek bir hedefi vardır. ‘Karmaşa ve Kargaşa Oluşturmak’ son dönemde bu coğrafyada gelişen tüm siyasi, askeri ve politik hamleleri tarihsel bir yaklaşımla incelediğinizde bunun pek çok örneğini görebilirsiniz. Gezi kalkışması, Kobani olayları gibi örneklerde de görüldüğü üzere iletişim imkanlarının çeşitliliği bu tarz manipülatif kirliliklerin yayılmasına ve kargaşanın büyütülmesine imkan sağlıyor” şeklinde konuştu.
Seçim sonuçlarını tartışılır hale getirmek istemelerinin nedeni ne olabilir şeklinde yöneltilen bir soruya ise Metin Külünk, “Savaş için terör, darbe için kavga, devirmek için sahte delil üretmek gibi yöntemlerin alışılageldiği bu asimetrik ve enformatik algı stratejisinin temel felsefesi, insanların endişe, korku, cesaret ve özgürlük gibi duygusal çıkışlarını aksiyona dönüştürecek zihinsel algıları yönetmektir. Özellikle bu coğrafyada ve tüm dünyada sıkça kullanılan bu yöntem ülkemizde son seçim dönemlerinden başlayarak sistematik olarak uygulanmaktadır. Bu sistematik içerisindeki tüm yapılar hali hazırda kurdukları ‘AK Parti gitsin de ne olursa olsun’ ittifakı, özellikle son bir hafta içerisinde ‘Seçim güvenliği’ üzerinde yazılı ve görsel medya destekli bir algı operasyonu yürütmektedir. Her algı operasyonunda olduğu gibi kademeli olarak yükseltilmeye çalışılan bu algı, tam da istenildiği şekilde hiçbir somut göstergeye dayandırılmadan dillendirilmekte ve bir yandan da buna yönelik sistem dışı alternatif yapılanmalar eşanlı tanıtılmakta ve bir çeşit meşruiyet kazandırılmaya çalışılmaktadır” ifadelerini kullandı.
“MUHALEFET VE PARALEL İHANET YAPILANMASI ETKİN BİR ŞEKİLDE YER ALMAKTADIR”
AK Parti Milletvekili Metin Külünk, iddia edilen manipülasyonun içerisinde muhalefetin ve paralel yapılanmanın etkin bir şekilde yer alacağını iddia etti. Külünk, “Tarif etmeye çalıştığımız bu meşruiyet oluşturma grubu içerisinde aynı merkezden yönetildiği tüm hamle ve açıklamalarıyla deşifre olan muhalefet ve paralel ihanet yapılanması etkin bir şekilde yer almaktadır. İşte tam da bu noktada karmaşa ve kargaşa oluşturma nihai amacının bir alt amacı ise milletin devletine bu denli sımsıkı sarılmış olduğunu görmeleri ve bu birlikteliği ayırıcı güvensizlik algısını olabildiğince yaymaktır. Unutulmamalıdır ki bilmediği, bilmek istemediği ve korktuğu tek şey vardır: Bu topraklarda geçmişten bugüne devlet, milletiyle birbirinden ayrılmaz bir bütündür. Yarın da bu birliktelik bizi sayın cumhurbaşkanımız ve sayın başbakanımızın belirttiği gibi 2023 hedeflerine emin adımlarla taşıyacaktır. Bu birlikteliğin mimarı olarak 13 yıllık bir gayretle özellikle demokratikleşme alanında pek çok atılım yaptık. Tabulaştırılmış değerler ve tartışmaları geride bıraktıkça ülkemizin kalkınma adımları büyüdü ve sıklaştı. İşte bu noktada bahsettiğim ittifakın gayreti, getirdiğimiz bu demokratikleşme ortamının ve büyük Yeni Türkiye’nin sekteye uğratılmasıdır” diye konuştu.
Külünk ileri sürdüğü yapılanmanın çalışma yöntemlerini, “Şimdi bu tahakküm belli bir parti üzerinde kurgulanmadan, seçim çalışmaları üzerinde kaynağı belli olmayan yapılarla, insanlarımızın demokrasiye duyduğu samimi inançlarını kullanılarak kurgulanmak istenmektedir. Burada kullanılan yöntem tıpkı Gezi kalkışmasında olduğu gibi bu yapı, ‘samimi’ ‘tarafsız’ algı perdesinin arkasında aslında olmayan kargaşa ve karmaşa durumu varmış gibi gösterme niyeti bulunmaktadır. Okyanus medyasının son bir haftadır köşe yazılarında ve televizyon ekranlarında işlemeye başladığı ‘Seçim güvenliği tartışmaları devam ediyor’ şeklindeki yayınları da bu manipülasyona zemin hazırlamaktadır” şeklinde açıkladı.
Manipülasyona hazırlanan bu yapılanmanın kitleleri etki altına almak için farklı yollara başvuracağını vurgulayan AK Partili Külünk, “Öte yandan bu niyetle oluşturulan platformlar üzerinden özellikle AK Parti oylarını iptal ettirme ya da sandık sayımlarında gönüllü vatandaşlarımızın oylara sahip çıkma dürtülerini karmaşaya dönüştürme gayretlerinin olduğunu biliyoruz. Bu noktada şunu vatandaşımızın dikkatine sunmalıyım hangi görüş ya da düşüncede olursak olalım her bir oy tüm vatandaşlarımız için birbirlerinin namusu derecesinde önemli ve değerlidir. Bu yüzden resmi ve tarafsız seçim kurumları, kurulları ve bilgi kanalları dışında yapılara itibar edilmemeli ve niyetleri dikkatle izlenmelidir. Milletçe bu seçimde her seçimde olduğu gibi herkesin oy güvenliğini kendinizin oy güvenliği kadar savunduğumuz bir ortamda halkın takdir güvenliği halkın eliyle sağlanacaktır” dedi.