AK Parti Van Milletvekili adayları, dün Başkale’de yapılan saldırıyı kınadı.
AK Parti seçim bürosunda düzenlenen basın toplantısında konuşan Van Milletvekili Adayı Faruk Alpaslan, İl Başkanı Zahir Soğanda, il ve ilçe gençlik kolları başkanları ile birlikte Başkale’de taziye ve esnaf ziyareti için gittiklerini ve saldırıya uğradığını belirtti. Öncesinden tanıdığı taziye sahibi ve akrabalarını telefonla arayıp taziye ziyaretinde bulunmak istediklerini ve taziye sahibi ile akrabalarından olumlu yanıt aldığını ifade eden Alpaslan, “Biz de, taziye evine ziyarete gittik. Ama maalesef kendini bilmez birkaç kişi, taziye sahibi olduklarını iddia ederek taziyeye girmememiz için provoke edip huzursuzluk çıkardı. Fatiha okumamızı engellemeye çalıştılar. Taziyede insanlığa, Müslümanlığa, bizim örf ve âdetlerimize yakışmayacak şekilde küfürler yapıldı, ama biz Fatihayı okuduk" dedi.
Taziye evine huzursuzluk çıkarmaya değil acıları paylaşmaya gittiklerini belirten Alpaslan, şöyle konuştu: "Fatihayı okuduktan sonra hiç huzursuzluğa meydan vermeden çıktık, esnaf ziyaretlerine geçtik. Esnaf ziyaretlerine geçerken de emniyet mensubu arkadaşlarıma ricada bulundum. Yanımdaki büyüklerime ve gençlerime de biz Başkale’ye yatırım için gidiyoruz, insanlara hizmet için gidiyoruz, dövülsek de, sövülsek de kesinlikle tahriklere kapılmanızı istemiyorum dedim. Biz bu şekilde gittik, esnafla sohbet ettik dertleştik, sorunlarını ve isteklerini söylediler. Esnafın istemediğini iddia edenler var. Esnaf ziyaretinde çekilmiş fotoğraflarımız ve videolarımız ortada. Esnafın beni nasıl kucakladığını, hizmete nasıl susadığını, ‘Allah rızası için bu haraç alanlardan bizi kurtarın’ diye seslendiğini gördüm.”
Başkale’ye yatırım ve hizmet için gittiklerini dile getiren Alpaslan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Milletvekilimiz Burhan Kayatürk ile birlikte YYÜ Rektörü Prof.Dr. Peyami Battal hocamızdan aldığımız bir an önce Başkale Yüksekokulu’nun yapımı sözünün müjdesini vermek için gitmiştik. Başkale’de üretilen sütün orada çürütülmekten kurtulması için Süt Üreticileri Birliği’ni kurma müjdesi ile gitmiştik. Biz, Başkale’yi kaderine mahkum bırakmayacağız. Biz, Başkale’ye yatırım ve istihdam oluşturmak, gençleri işsizlikten kurtarmak ve iş adamlarımızı oralara yatırım yapmasını sağlamak için gitmiştik. Ama maalesef, çok büyük korkaklıklar içerisinde çok büyük iftira atarak, sözlü ve fiziki saldırılarda bulundular.”
“BIRAKIN İNSANLAR HÜR İRADELERİYLE OYLARINI KULLANSIN”
Açıklamalarında HDP’ye seslenen Alpaslan, sözlerine şöyle devam etti: “İsmini demokrat açılımı ile yapan kişilere sesleniyorum. İşte isminizde yer aldığı gibi demokrat davranın, insanların hür iradesine dokunmayın, şayet demokratsanız bırakın insanlar hür iradeleri ile oylarını kullansın. Şantajla, tehditle, kurtarılmış bölge yaklaşımı ile insanlarımızı oraya mahkum etmeyin. Çarşıda yola anons araçlarını çekiyorlar, oturma eylemi yapıyorlar, aman bunlar esnafla buluşmasın, halkla bütünleşmesin diye. Yapılan saldırılar karşısında en küçük bir işaretimizle orada çok büyük olaylar olabilirdi. Onlardan korktuğumuz için değil, tahriklere ve oyunlara gelmediğimiz için sükûneti bozmadık. Biz halkımıza hizmet sözü verdik. Bize küfrettikçe siz kendinizi vuracaksınız, bize taş attıkça biz size gül atacağız, siz bizi engellemeye çalıştıkça Başkale’ye yatırım yapacağız."
“ÖLDÜRÜLDÜK, ANCAK KÜRTLÜĞÜMÜZDEN TAVİZ VERMEDİK”
Hiçbir şekilde baskıdan şiddetten korkmadıklarını vurgulayan Alpaslan, şunları söyledi: “Hiç kimse ölümle beni korkutmasın. Bu aile öldürüldü, ancak hiçbir zaman fikrinden, zikrinden ve yapacağı işlerden geri kalmadı. Öldürüldük, ancak Kürtlüğümüzden taviz vermedik, öldürüldük ama hizmetimizden taviz vermedik. Koltuk kapmak için gidip birilerine yamanmadık. İnsanlara hizmet, iş, aş en büyük şiarımız ve en büyük davranışımızdır. Örgütün arkasına saklanan korkaklar, şayet korkmuyorsanız gelin ‘herkes özgür iradesi ile oy kullanacak’ diye bir açıklama yapın. Madem o kadar hür ve demokratsınız, gelin bunu beraber yapalım. İnsanları vicdanı ile baş başa bırakalım. Irkçılık dinimizde yok. Biz asimilasyona karşı çıkıp, dinimizi, dilimizi ve kültürümüzü en iyi şekilde temsil edeceğiz. Bu halkı huzura ve refaha kavuşturacağız. Gelin hizmetleri birlikte yapalım, gelin el ele tutuşalım, demokratik bir şekilde yarışalım. Demokratik yarışın ardından hizmet yarışına girelim, kazançlı çıkan halkımız ve bölgemiz olsun. Köy köy, mahalle mahalle birlikte gezelim. Onlar yerelde iktidar, biz genelde iktidarız. Bu halkın sorunu ne, beraber çözelim. Çok samimi bir şekilde söylüyorum hadi gelin. Ama gelemezler, çünkü halka hizmet onlara ters gelir.”
AK Parti Van Milletvekili Burhan Kayatürk de, HDP’nin bu dönem çok büyük bir sıkışıklık ve çaresizlik içerisinde olduğunu belirterek şunları söyledi: “HDP, bir tarafta kendi damarlarındaki şiddet eğitimi, kin ve nefret, öbür tarafta barajı aşamayacaklarını ve bu şiddeti açıkça yaptıkları zaman Türkiye’de ve kamuoyunun çok büyük bir reaksiyon çekeceklerini iyi biliyorlar. Dolayısıyla bu şiddet huyundan vazgeçmek istemiyorlar ve aynı zamanda bunu göstermeden yapmak istiyorlar. Bugüne kadar 2015 seçimi için hep bunu yaptılar. Biz il başkanımıza, milletvekili adaylarımıza, teşkilatlarımıza yapılan saldırıyı nefretle kınıyoruz. Bu doğru değil. Bunu biz kabul etmiyoruz. Onlar ne yaparlarsa yapsın biz halkımızla kucaklaşmaya, onlara hizmeti götürmeye devam edeceğiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.”
Şimdiye kadar hiçbir taziye veya düğünde misafirlerin taşlanmadığını, saldırıya uğramadığını çok iyi bildiklerini dile getiren Kayatürk, “Kürt köyünde bir misafirin taşlandığı veya saldırıya uğradığını duydunuz mu? İşte HDP ve BDP Kürtlerin şifreleriyle oynadı. Misafirlerin taşlandığı, saldırıya uğradığı bir Kürt halkını bunların sayesinde görmeye başladık” şeklinde konuştu.
Basın toplantısında, AK Parti Van milletvekili adayları Ömer Çaha, Hamdullah Şevli, Özge Burak Değer, Nizamettin Ağar ve Yakup Aladağ ile İl Kadın Kolları Başkanı Havva Duran, ilçe başkanları, gençlik kolları başkanları ve çok sayıda partili hazır bulundu.