AK Parti İzmir Milletvekili Adayı İbrahim Turhan, “İzmir için dünyanın yarısını dolaşmışız. Kat ettiğimiz mesafe 20 bin kilometre. Yani dünyanın yarısı ama İzmir mevzu bahis olunca bırakın dünyayı Samayolu’nun bir baştan bir başa kat etsek inanın azdır” dedi.
Borsa İstanbul Yönetim Kurulu eski Başkanı ve AK Parti İzmir Milletvekili Adayı İbrahim Turhan, genel seçim öncesi basının karşısına geçerek önce projelerini anlattı ardından gelen soruları yanıtladı. Seçim çalışmaları kapsamında İzmir için dünyanın yarısını dolaştıklarını söyleyen Turhan, “Kat ettiğimiz mesafe 20 bin kilometre. Yani dünyanın yarısı ama İzmir mevzu bahis olunca bırakın dünyayı Samayolu’nun bir baştan bir başa kat etsek inanın azdır. Gezdikçe İzmir’in ne kadar büyük ve acil sorunları olduğunu yakından gördüm. Sorunlar rahatlıkla hallolur. Öyle bir Türkiye var ki bugün, denizin üzerine hava alanı, denizin altına tünel yapabilecek bir Türkiye var” diye konuştu.
Turhan, 57. Hükümet’in Ekonomi Bakanı ve olası CHP iktidarında Ekonomi Bakanlığı yapacak olan Kemal Derviş’in AK Parti iktidarı döneminde yapılan icraatlar hakkında bir televizyon programında övgüyle bahsetmesini de şöyle değerlendirdi:
“Kemal Derviş’in değerlendirmelerini memnuniyetle karşılıyorum. Umarım CHP açısından da öğretici bir röportaj olmuştur. Cumhuriyet Halk Partisi’nin seçim bildirgesinde ‘3. köprü ile ilgili durumu yeniden değerlendireceğiz, otoyollarla ilgili durumu yeniden değerlendireceğiz, nükleer enerji santralini mümkünse iptal ettireceğiz, 3. havalimanını yeniden değerlendirip mümkünse iptal ettireceğiz’ gibi şeyler okuyunca gerçekten hayal kırıklığına uğradım. Kemal Derviş’in 13 yılda AK Parti’nin ortaya koymuş olduğu performansı takdir eden bu değerlendirmesini en iyi kamuoyu değerlendirir. Sayın Kılıçdaroğlu da gerçekleştirmeyi düşündüğü hususlarla ilgili ‘12 yılda çok para birikti bunları kullanacağız’ diyerek aslında Adalet ve Kalkınma Partisi’nin ekonomideki başarısını kabul etmişti. Şaşırtıcı bir şey değil. Eninde sonunda bir gün Türkiye’de herkes AK Partili olacak. Bundan eminiz.”
“VATANSEVERLİKLE BAĞDAŞTIRAMIYORUM”
AK Parti’nin tek başına iktidara gelmemesi halinde koalisyon alternatifi belli olduğunu kaydeden Turhan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Böyle bir koalisyon nasıl kurulur, nasıl işler. Bunu savunanlar hiç düşündüler mi merak ediyorum. Yıllarca bir araya gelmeyen, bayramlarda birbirlerinin elini sıkmayan, birbirlerine silah çekenlerin AK Parti karşıtlığında bir araya geldiğini dehşetle izliyorum. Beş benzemez koalisyonunun kurgulandığı yerde bunları bir araya getirecek zat görevinde, Türkiye’ye yakın zamanda en büyük zararı vermiş, Türkiye için en büyük tehdit unsuru olan, bir terör örgütü olarak yer alan paralel devlet yapılanması olduğunu görmek bu dehşetimi artıyor. Nasıl oluyor da çözüm sürecini baltalamak için elinden gelen her türlü çabayı göstermiş, KCK soruşturması sırasında haksız yere insanların bileklerine kelepçe takarak onları yerlerde sürükleyip bu görüntüleri basına servis etmiş paralel devlet yapılanması unsurlarıyla HDP bir araya geliyor. Bunu anlamakta güçlük çekiyorum. Paralel devlet yapılanması, HDP gibi bir siyasiyi destekliyor. CHP sırf AK Parti’nin milletvekili sayısı aşağıya gelsin diye HDP’yi destekleme yönünde bir takım söylemler olduğunu duyuyoruz. Böyle iddialar var en azından. Onların da açık bir dille yalanladığına şahit olmadım. Kendisi dururken başka bir partiyi desteklemesi için neden çalışır, bunu da anlamakta güçlük çekiyorum. Sırf AK Parti’ye zarar vermek için Türkiye’nin zarar görmesini bile göze alacak bir yaklaşımı ben vatanseverlikle bağdaştıramadığım için bunu sergileyenlerin yurt içinden ya da bizim milletimizden olmadığını düşünmek istiyorum.”
TURHAN’DAN İÇTEN YANITI
Gazetecilerin sorularını yanıtlamaya devam eden Turhan, AK Parti İzmir Milletvekili Cuma İçten’in İzmir için ‘Haşhaşilerin başkenti’ ifadesini kullanmasıyla ilgili soruyu da cevapladı. İçten’in Diyarbakır ile ilgili yorum yapması gerektiğini kaydeden Turhan, zaten Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun İzmir ile ilgili değerlendirme yaptığını ifade ederek, “İzmir’le ilgili bir şey söylenecekse onu biz söyleriz. İzmirli olarak İzmir’e bu şekilde yaklaşım olmasını son derece yanlış buluyorum” dedi.
“YENİ ANAYASA DAHA DEMOKRATİK VE KATILIMCI”
Hiç kimsenin, hatta ve hatta muhalefet partileri destekleyenlerin dahi yeniden koalisyon dönemlerine döneceğini zannetmediğini söyleyen Turhan, başkanlık sistemi hakkında da şu görüşlerine yer verdi:
“Seçmen istikrardan yana ve Türkiye’nin büyümesinden yana tercih kullanacaktır. Yeni anayasanın ne kadar önemli olduğunu anlatmalıyız. Başkanlık sisteminin otoriter ve aşırı merkeziyetçi yönetim endişesiyle ilişkilendirilmesini yadırgıyorum. Başkanlık sisteminde başkan sadece yürütmeden sorumlu olacak. Mevcut yapıya göre çok daha demokratik ve katılımcı bir sistem olarak bunu düşünüyoruz. Gerçekliğin gücünü kullanırsak insanlar da ikna olacaktır. Yeni anayasamızın insan onuru temeli üzerine inşa edileceğini Sayın Başbakanımız söyledi.”