Tarihi Kentler Birliği Malatya’da Toplandı

27’si büyükşehir olmak üzere 400 dolayında üyesi bulunan ve Türkiye genelinde önemli çalışmalara imza atan Tarihi Kentler Birliği, Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde Malatya’da toplandı...

27’si büyükşehir olmak üzere 400 dolayında üyesi bulunan ve Türkiye genelinde önemli çalışmalara imza atan Tarihi Kentler Birliği, Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde Malatya’da toplandı.

15-17 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen ‘Tarihi Kentler Birliği Malatya Buluşması’ programının açılışı, Ramada Altın Kayısı otelinde yapıldı.

Malatya Büyükşehir Belediyesi evsahipliğinde gerçekleştirilen yemekli açılış programına; Malatya Valisi Süleyman Kamçı, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Öznur Çalık, Vakıflar Genel Müdür Yardımcısı Burhan Özsoy, Tarihi Kentler Birliği Danışma Kurulu Başkanı ve Çekül Vakfı Başkanı Prof.Dr. Metin Sözen, Elazığ Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökan, İlçe Belediye Başkanları, meclis üyeleri ile 250 dolayında Tarihi Kentler Birliği üyesi katıldı

Tarihi Kentler Birliği Malatya Buluşması’nın açılışı, protokol konuşmalarıyla başladı. İlk olarak konuşan Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır, toplantının Malatya’da yapılıyor olmasından dolayı büyük onur ve gurur duyduğunu belirterek, Çekül Vakfı ile Tarihi Kentler Birliği’nin oluşturduğu birlikteliğin tarihi eserler konusunda çok önemli olduğunu söyledi.

Büyükşehir statüsünün sağlıklı kentleşmenin yanı sıra kaynakların tek elden yönetilmesi açısından da önemli bir fırsat olduğunu belirten Başkan Çakır, “Büyükşehir statüsü, tarihi eserlerin korunması adına da önemli fırsatlar sunuyor. Malatya tarihi eserler bakımından Türkiye’nin önde gelen illeri arasında bulunuyor. Malatya genelinde 311 tescilli eserimiz var.

Tarihi Kentler Birliği, bu konuda bizim önemli bir rehberimiz. Herhangi bir konu ile ilgili olarak yüzlerce, hatta binlerce alternatif bulabiliriz. Ancak tarihi eserler konusunda Çekül Vakfı ve Tarihi Kentler Birliği’nin oluşturduğu birliktelik bizim için çok önemli.

Bu toplantı bize çok büyük katkılar sağlıyor. Biz Büyükşehir statüsü ile birlikte merkezdeki hizmetleri genele yayacağız. Tarihi eserleri de gün yüzüne çıkarmak görevimiz. Tarihi eserlerimiz bizim tapu senedimiz gibidir.

Malaryamızda Aslantepe höyüğü başta olmak üzere ilçelerdeki önemli eserler var. Ama bunları yeterince tanıtamıyoruz.

Tarihi eserlerimizin yanı sıra şehrimizin kültürünü, geleneğini yansıtan Şire Pazarı düzenlemesi, Bakırcılar Çarşısı, Akpınar Çarşısı gibi mekanları ayağa kaldırıyoruz.

Tarihi eserlerle birlikte kazanmamız gereken birçok doğal güzelliklerimiz de var. Bu doğal güzelliklerimiz turist çekecek kabiliyette. Bunlarla ilgili projeler ortaya çıkaracağız. KUDEB’in kurulmasıyla birlikte bu programları hayata geçireceğiz” dedi.

Vakıflar Genel Müdür Yardımcısı Burhan Ersoy ise Tarihi Kentler Birliği toplantısının Malatya’da gerçekleştirilmesinin anlamlı olduğunu belirterek, Malatya’nın geçmişi ve geleceği kucaklayan, çağdaş yapısı, tarihi, turistik ve kültürel değerlerinin yanı sıra çok başarılı kentleşme girişimleriyle diğer kentlere örnek gösterilebilecek bir kent olduğunu söyledi.

Toplantıda emeği geçenlere teşekkür eden Ersoy, “2000 yılında kurulan ve kısa sürede birçok belediyelerimizin katılım ve desteğiyle güçlenen Tarihi Kentler Birliği, kültürel zenginliklerimizin yaşatılması için değerli katkılar vererek bugünlere gelmiştir. Bundan sonra da ülkemize faydalı hizmetler sunacağına inanıyorum. Kenti ve kültürel mirası sahiplenen Tarihi Kentler Birliğinin bu özverili çalışmalarından mutluluk duyuyorum. Bu tür girişimlerin ülkemiz genelinde yaygınlaşmasını ve sivil toplum örgütleri ve diğer kuruluşlarımıza da örnek olmasını diliyorum” dedi.

Ersoy konuşmasında ayrıca Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yapılan çalışmaları anlattı.

Elazığ Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz ise yaptığı konuşmada, böyle güzel bir programa, güzel bir ev sahipliği yaptığından dolayı Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır’a teşekkür ederek, “Tarihi Kentler Birliği yaptığı çalışmalardan dolayı başkan ve üyelerine teşekkür ediyorum. Kentlerin bir kimliği, bir ruhu vardır. O kentte yaşayanlara o kimliği ve ruhu verirler. Elazığ; Harput, Palu ve diğer ilçe ve beldelerle 4 bin yıllık tarihi ruhu vermiş illerden bir tanesidir. Elazığ birçok kültür ve devletlere ev sahipliği yapmıştır. Tarihi eserleri korumak geçmişle barışık yaşamaktır. Tarihinden gelen ruhtan taviz vermeden gelişmesi gerekir. Bunda da Çekül Vakfı ve Tarihi Kentler Birliğinin çok büyük katkısı vardır. Bir şehri şehir yapan yolları, binaları değil, o şehrin kültürü, sanatı, geleneği ve görenekleridir” dedi.

Tarihi Kentler Birliği Danışma Kurulu Başkanı ve Çekül Vakfı Başkanı Prof.Dr. Metin Sözen de yaptığı konuşmada, toplantıyı Malatya’da yapmalarındaki amacın, doğuya farklı bir şekilde bakmayı gelenek haline getirmek istemelerinden kaynaklandığını belirterek, bir önceki toplantıyı da Erzurum’da yaptıklarını söyledi. Doğu Anadolu’nun nitelikli, donanımlı insan ve personel kadrolarının sınırlı olduğu bir bölge olduğunu kaydeden Sözen konuşmasında şunları söyledi:

"Bu toprakların altında milyonlarca yıllık tarih vardır. O tarihin olmaması sizin tarafınızdan doğru anlaşılmaması, uygarlık tarihinin anlaşılmaması anlamına gelmektedir.

Tarihi Kentler Birliği, bu topraklar uygarlık ülkesidir diyor. Uygarlığının temeli bizde yatıyor. Bu topraklarda bir yanlış yaptığımız zaman, yarınların karanlık dünyasına ok atıyoruz. Doğru yaptığımız zaman ise fevkalade yüksek düzeyde bir toprağı kullandığınız anlamına geliyor.

Türkiye parayı basarak kendisini dünyaya tanıtmaya çalışıyor. Türkiye ülkesinin büyüklüğünü ortaya koyduğu anda zaten ezer geçer. Onu doğru söylemek, anlatmak, neden ve niçin olduğunu doğru anlatması gerekir.

Malatya merkezde ne yapıyorsak, ilçelerde de yaptık. Köylere kadar bir şeyler yapmaya çalıştık. Birimizin ayakta durması yetmez. Hepimizin beraberce ayakta durduğu bir kültür kenti ve dünyası oldukça Türkiye Türkiye’dir.

Tarihi Kentler Birliği, tarihi korumuyor. İnsanın insan olduğu, bireyin akıllı olduğu, kendi kimliği olduğu bu ülkenin çocukları olduğunu anlatmaya çalışıyor. Bu görünmeyen değer, Türkiye’nin görünmeyen bütçesini koysanız yetmez. Yalnız fiziki yapının iyileşmesi değil, insanların doğru eğitilmesi, çocukların yüzüne doğru bakmasıyla olur. Malatya bir dönüm noktası olsun istiyoruz. Soyut ve somut mirasın dünya mirası listesine girmesini istiyoruz.

Bu yıl artık kırsal mirasın ve yaşamın korunması yılı ilan edeceğiz. Kırsalda köy ölçeğinden kasaba ölçeğine kadar korumayı bütüncül hale getirme kampanyası başlatıyoruz.”

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Öznur Çalık, Malatya’nın sadece önüne sıfat olarak aldığı Büyükşehir unvanıyla değil, tarihiyle, kadim medeniyetiyle, geçmişten günümüze, Selçukluyu, Osmanlıyı, Türkiye Cumhuriyetini bugüne kadar taşıyan tarihi kimliğiyle, öncesinde de Malatya’nın Büyükşehir olduğunu söyledi.

Tüm kıtalarda var olan bir imparatorluğun evlatları olarak bizim kadim medeniyetleri yaşatmamız gerektiğini kaydeden Çalık, “Onun için tarihimize hepimizin sahip çıkması gerekir. Vakıf kültürümüz bugüne kadar taşındı. Vakıf kültürümüzle birlikte tarihimizi, kimliğimizi, medeniyetimizi yaşatmak biz siyasilerin görevi. Biz 12 yıllık iktidarımızda buna sahip çıktık. Malatya’nın güzelliklerini gezin görün. Aslantepe höyüğünü mutlaka görün. Bütün bu güzellikleri görüp, gittiğiniz yerlerde anlatmanızı arzu ediyorum.

Malatya ile Adıyaman arasında olan Nemrut’a tüm dünyanın sahip çıkması gerekir. Herkesin bu mirası Türkiye adına sahiplenmesi gerekir. Malatya’ya büyük bir müze kazandırmak istiyoruz. Yerini hazırlıyoruz. Sayın Bakanla yaptığımız görüşmeler devam ediyor. Biz dünü unutmadan, bugünü yaşayarak, yarını inşa etmek istiyoruz” şeklinde konuştu.

Son olarak konuşan Malatya Valisi Süleyman Kamçı ise Malatya’yı yeryüzünün en büyük açık hava müzesi olarak niteleyebileceklerini belirterek, şunları söyledi:

“Şanlı tarihimizin idamesi için kültür değerlerimizin korunup yaşatılmasının hayati bir vazife olduğunu söylemek, son derece isabetli olacaktır. Çünkü takdir edersiniz ki, milletleri ve devletleri ayakta tutan en hayati unsur kültürdür.

Kültür, kuşaktan kuşağa aktarılan, milletlere asli kimliğini kazandıran soyağacıdır. Binlerce yılın dokuduğu maziden günümüze ve yarınlarımıza taşınan canlı bir miras; tabir yerindeyse, medeniyet olma yolunda atılan ilk adımdır. Nesiller arasında kurulan en sağlam köprü, birlik ve beraberlik hamurunun vazgeçilmez mayasıdır.

Kültürel değerler, hayatın soyut hedeflerini yansıtan manevi öğeler olduğu için hayatın yön ve anlam kazanmasında ekonomik değerlerden önce gelirler. Dolayısıyla insanın kendisi gibi yaşayabilmesinin en büyük, en önemli ve en etkili güvencesi, ekonomik değerleri de kuşatmakta olan kültürel değerler ve bu değerleri yaşatma bilincidir. Bu nedenle tarihi mirasa sahip çıkmak sadece bir turizm unsuru olarak düşünülmemeli, aksine bunun bir vatandaşlık görevi olduğu unutulmamalıdır."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sanat Haberleri