Türkiye’de İlk Defa Bir Öğrenci Kulübünden Kanser Tedavisine Destek

Türkiye’de ilk defa tıp öğrencileri bir araya gelerek ‘Kanserle Yaşam ve Dayanışma Kulübü’nü kurdu. Geleceğin tıpçıları her gün kemoterapi ünitesine giderek kanser hastalarıyla hem sohbet edecek hem d...

Türkiye’de ilk defa tıp öğrencileri bir araya gelerek ‘Kanserle Yaşam ve Dayanışma Kulübü’nü kurdu. Geleceğin tıpçıları her gün kemoterapi ünitesine giderek kanser hastalarıyla hem sohbet edecek hem de onların hayata tutunma mücadelesine destek olacak. Tamamı gönüllülerden oluşan kulüp, kanser hastalarının moral kapısı olmayı amaçlıyor.

Ne bir psikiyatri ne de terapi merkezi, hastalara psikolojik destek sağlayan yer her gün onlarca hastanın tedavi için geldiği kemoterapi ünitesi. Alışılmış kemoterapi tedavisinin yanı sıra hastalara psikolojik desteğin sağlandığı ünitede gönüllü tıp öğrencileri hastalığın en etkili silahı motivasyonu sağlamak için çalışıyorlar. Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri tarafından kurulan ‘Kanserle Yaşam ve Dayanışma Kulübü’ bilinen öğrenci kulüplerinden farklı olarak kanser hastalarına moral kaynağı olmayı amaçlıyor. Genç tıpçılar Bezmialem Vakıf Üniversitesi dışındaki bir hastanede tedavi gören hastaları da destek için kulübe bekliyorlar.

TÜRKİYE’DE BİR İLK

‘Kanserle Yaşam ve Dayanışma Kulübü’nün Türkiye’de öğrenci kulübü adıyla kurulan ilk kulüp olduğunun altını çizen Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcı ve Patoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dilek Sema Arıcı, farkındalık amacıyla bir araya geldiklerinin vurgusunu yaptı.

Prof. Dr. Dilek Sema Arıcı, Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri tarafından kurulan kulübün etkinlik alanlarını ve hedeflerini şu sözlerle açıkladı:

“Tıp Fakültesi olarak sürekli hastalarla iç içeyiz. Özellikle kanser çağımızın hastalığı ve üniversite hastanemizde çok sayıda kanser hastası tedavi görüyor. Hastalar böyle bir tanı aldıklarında panikliyorlar ve hayata küsüyorlar. Bizler bu kanser hastalarına nasıl yardımcı olabiliriz? Onları hayata nasıl bağlayabiliriz? Gibi sorularla yola çıktık. Hastanemize gelen onkoloji hastalarına veya cerrahi olarak ameliyata gelen kanser hastalarına böyle bir yardımlaşma ekibi oluşturalım istedik. Bunu da öğrenci kulüpleri adı altında yapmaya karar verdik. Üniversitemizde sosyal etkinlik adı altında diğer üniversitelerde de görülebilecek birçok kulübümüz bulunuyor. Fakat kurduğumuz kulüp başka üniversitede yok. Direkt hastalara, onların duygularına ve onlara yardıma yönelik tıp fakültesi öğrencilerinin sosyal bir program içerisinde olduğu bir başka kulüp duymadık.”

HASTALAR MÜCADELEYİ BİRLİKTE ÖĞRENİYOR

Aynı hastalıkla mücadele eden kişilerin birbirlerini daha iyi anlayacaklarına ve mücadelede el ele vereceklerine dikkat çeken Prof. Dr. Dilek Sema Arıcı, “Hasta olmayan insan hasta olanın psikolojisini anlamaz. Aynı şey kanser hastalığından daha da fazla önem kazanıyor. Kişi kanser teşhisi ardından öleceğini düşünüyor. Etrafında kanseri yenmiş ve 15 yıldır yaşayan birini gördüğünde bunu yenebileceğine inanıyor. Kulübümüz ile en önemli amacımız bu bilinci yerleştirmek. Dolayısıyla kişi ‘Ben de hayata tutunabilirim’ diyor. Böylelikle mücadeleye başlıyor. Amacımız bununla ilgili sıkıntı çekmiş kişileri bir araya getirmek ve o sıkıntıyı birlikte aşmalarını sağlamak” ifadelerine yer verdi.

MORAL VE MOTİVASYONLA HASTALIĞI YENECEKLER

Tıp Fakültesi 3. Sınıf öğrencisi Şeymanur Yaşar, kulübe gönül veren öğrencilerden sadece birisi. Tıp eğitiminin yanında hemen her gün Kemoterapi Ünitesi’ne uğrayarak hastaların dertlerine bir nebze ortak olmaya çalışıyor. ‘Tedavinin olumlu sonuçlara ulaşması için ilgi en önemli basamak’ diyen Yaşar, konuşmasına şu sözlerle devam etti:

“Türkiye’deki üniversiteler arasında kanserle ilgili kulüp kuran ilk üniversiteyiz. Bu bağlamda amacımız kanserli hastalarımıza kemoterapi alırlarken ya da onların her türlü karşılaştıkları problemlerde elimizden geldiğince destek olmak. Tedavi sırasında Kemoterapi ünitemize gelerek onlarla sohbet ediyoruz, dertlerini dinliyoruz ve onlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Aynı zamanda iletişim numaralarını alıyoruz ve herhangi bir etkinliğimiz olduğunda onları davet ediyoruz. Diğer kanser hastaları ile de onları bir araya getiriyoruz. Hastalarımızda iletişim kurduğumuzda gerçekten çok pozitif hastalar olduğunu görüyoruz. Biz ne zaman yanlarına gelsek bizi de çok olumlu karşılıyorlar. Dertlerini anlatıyorlar, mutlu olduklarını dile getirerek bir sonraki tedavilerinde de yanlarında olmamızı istiyorlar. Hocalarımızın bize sürekli söylediği şey tedavinin yarısı ilgi ve hastalarla olan iletişim biz de bunu sağlamak için buradayız.”

“TEDAVİ SÜRESİNCE EKSİKLİĞİNİ YAŞADIK”

Kanser tedavisi süresinde psikolojik destek hem hastalar hem de yakınları tarafından en çok hissedilen eksikliklerin başında yer alıyor. 61 yaşındaki eşi Zürbiye Özmen’in 12 yıllık kanser mücadelesi boyunca psikoloji açıdan desteğe ihtiyaç duyduklarını ifade eden Hüseyin Özmen, kanser tedavi ünitelerinde mutlaka bir psikoloğun bulunması gerektiğini belirtti. Özmen, “Eşim kadar ben de zor bir süreç geçirdim ve bir eksikliği farkettim. 12 yıllık kanser mücadelemizde eşime ve çevresine psikolojik destek verilmedi. Kanser tedavi ünitelerinde psikolojik destek verilmeli diye düşünüyoruz. Biz ‘Ömür bitmeden kimseye ölüm yok’ ayetini örnek aldık. Ancak hasta ve yakın çevresi psikolojik desteğe de ihtiyaç duyuyor. Çünkü hastalıkta moral çok önemli bir yer alıyor” diye konuştu.

İLK ETKİNLİK KERMES

Kulübün ilk etkinliği olarak bir kermes düzenlediklerini ifade eden Prof. Dr. Dilek Sema Arıcı, elde edilen gelirlerin ise kanser hastalarına bağışlanacağı müjdesini verdi. ‘Kermesle kanser hastalarının başvurabileceği bir yer olduğumuzu göstermek istedik’ diyen Prof. Dr. Arıcı, “Hastalarımız bize başvurduğu zaman öğrencilerimiz bizzat hastalarımız ile ilgilenecek. Bugüne kadar kulübe aday olan ve buna gönül veren kişiler onkoloji kliniğine gidip orada hastalarla sohbet ediyorlar. Hem hasta hem de hasta yakınına günlük neler hissettiklerini soruyorlar. Yanlarında olduğumuzu ihtiyaçları olduğunda bizi arayabileceklerini söylüyorlar. Kanser hastaları zaten kanserden dolayı bir moral bozukluğu içindeler biz bu moral bozukluklarını düzeltmek, hayata daha sıkı tutunmalarını sağlamak yaşadıkları süreyi daha kaliteli mutlu ve birlikte huzur içinde yaşamalarını sağlamak için öğrencilerimizle onlara destek olacağız” ifadelerine yer verdi.

KULÜPTEN NASIL YARARLANILABİLİR?

Onkoloji bölümünde tedavi gören kişilerin orada yer alan iletişim adresiyle kendilerine ulaşabileceğini söyleyen Arıcı, “Bezmialem Vakıf Üniversitesi Hastanesi dışında farklı hastanelerde tedavi görenler de kulübümüze katılabilir. Yakında web sayfamız da kurulacak. Sosyal medya araçlarıyla yayılmayı düşünüyoruz. Onkoloji bölümünden hasta kazandıkça yapacağımız işler daha da artacaktır” dedi. Arıcı, çoğu hastanın ‘Ya kanser çıkarsa’ diye hastaneye gitmediğini söyleyerek erken dönemde teşhis edilen kanser vakalarının çok kısa sürede tedavi edildiğini belirtti.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri