Acıbadem Adana Hastanesi Pediatrik Hematoloji-Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Antmen, talasemi hastalığının Türkiye’de en çok görüldüğü yerin Çukurova bölgesi olduğunu ve başta Mersin, Adana, Antakya ve Gaziantep’in geldiğini söyledi.
Acıbadem Adana Hastanesi Pediatrik Hematoloji-Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Antmen, 8 Mayıs Dünya Talasemi Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, "Talasemi dünyada yaygın bir kalıtsal kan hastalığıdır. Bu hastalık gerçekten çok önemli çünkü ailede anne-baba taşıyıcı olmadan bu hastalık hiçbir çocuk da ortaya çıkmaz. Talasemi Majör dediğimiz hastalığın tüm bulgularının olduğu hastalıktan çıkabilmesi için hem annenin hem babanın bu kalıtımsal bozukluğu kendi genlerinde taşıyor olması lazım. Böyle bir durumda hastalık yüzde 25 ihtimalle çocukta ortaya çıkıyor ve bir ömür boyu devam ediyor. Sonrasında her ay kan almadan yaşayamayan bir çocuk erişkinliğe ulaşabiliyor. Hasta bir ömür boyu kana muhtaç oluyor, 3 veya 4 haftada bir kan almadan hayatını sürdürmesi imkansız hale geliyor. Sadece bahsettiğimiz sorunlar çıkmıyor, sürekli kan aldığı için kanda bulunan demir vücutta birikmeye başlıyor. Bu birikme hayati organlarımız olan kalp, karaciğer, pankreas da biriktiği takdirde ölüme sebep olabiliyor" dedi.
Talasemi hastalarının geçmişteki ortalama yaşam süresi 18-20 yıl iken günümüzde 45 yaş civarına ulaştığına da değinen Prof. Antmen, "Temel nokta hastalıkla beraber doğumlar değil, hasta bebek doğumlarının önlenmesi açısından tüm dünyada farkındalık bir yaratmanın önemidir. Çünkü bugünkü teknolojiyle bunun önüne geçmek mümkün" diye konuştu.
Prof. Antmen, Çukurova Üniversitesi ve Acıbadem Adana Hastanesi’nde doğacak bebeğin anne karnında iken hasta olup olmadığını anlamanın mümkün olduğunu, hastanın erişkin yaşa geldiğinde kemik iliği nakli ile bu hastalıktan kurtulma şansının olabileceğini ve Çukurova bölgesinde en fazla kemik iliği naklinin Acıbadem Adana Hastanesi ile Çukurova Üniversitesi’nde gerçekleştirildiğini de sözlerine ekledi.