Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, bu yılın şubat ayında üretici ile market arasındaki fiyat farklılıklarını ve girdi fiyatlarında yaşanan değişimleri değerlendirdi.
Şubat ayında üretici ile market arasındaki fiyat farkının en fazla yüzde 251,6 ile elmada görüldüğünü belirten Bayraktar, “Elmadaki fiyat artışını yüzde 229 ile kuru üzüm, yüzde 218,7 ile limon, yüzde 216,9 ile kırmızı mercimek, yüzde 180,8 ile kuru incir, yüzde 176,3 ile pırasa, yüzde 159,7 ile marul, yüzde 159,6 ile ıspanak, yüzde 150,7 ile maydanoz takip etti. Elma 3,5 kat, kuru üzüm 3,3 kat, limon ve kırmızı mercimek 3,2 kat, kuru incir ve pırasa 2,8 kat, marul ve ıspanak 2,6 kat ve maydanoz ise 2,5 kat fazlaya markette satıldı. Üreticide 5 lira olan elma 17 lira 58 kuruşa, 25 lira olan kuru üzüm 82 lira 24 kuruşa, 5 lira 25 kuruş olan limon 16 lira 73 kuruşa, 13 lira 84 kuruş olan kırmızı mercimek 43 lira 86 kuruşa tüketiciye satıldı.” dedi.
Markette 41 ürünün 31’inde fiyatlar arttı
Şubat ayında markette 41 ürünün 31'inde fiyat artışı, 10'unda fiyat azalışı görüldüğünü söyleyen Bayraktar, markette fiyatı en fazla artan ürün yüzde 29,4 ile domates olduğunu kaydetti. Bayraktar, domatesteki fiyat artışını yüzde 28 ile karnabaharın, yüzde 21,8 ile lahananın, yüzde 20,4 ile dana etinin, yüzde 17,7 ile patlıcanın takip ettiğini bildirdi. Markette fiyatı en çok azalan ürünün ise yüzde 15,3 ile ıspanak olduğunu açıklayan Bayraktar, ıspanaktaki fiyat düşüşünü yüzde 6,2 ile yeşil mercimeğin, yüzde 6 ile limonun ve yüzde 2,7 ile mısırözü yağının izlediğini aktardı.
Üreticide ise 33 ürünün 19’unda fiyat artışları yaşandığın, 5’inde fiyatların düştüğünü söyleyen Bayraktar, şunları kaydetti: “9 üründe ise fiyat değişimi olmadı. Şubat ayında üreticide fiyatı en çok düşen ürün yüzde 22,5 ile patates oldu. Patatesteki fiyat düşüşünü yüzde 12,5 ile limon, yüzde 8,7 ile lahana, yüzde 6,3 ile maydanoz, yüzde 5,5 ile ıspanak izledi. Üreticide en fazla fiyat artışı yüzde 68,9 ile patlıcanda görüldü. Patlıcandaki fiyat artışını yüzde 67,6 ile kuru soğan, yüzde 57,5 ile karnabahar, yüzde 54,3 ile domates, yüzde 47,8 ile portakal, yüzde 47,4 ile kabak takip etti.”
Fiyat değişimlerinin sebepleri
Üreticide patlıcan, domates, kabak ve salatalıkta havaların soğuk gitmesi nedeniyle arzdaki azalmaya bağlı fiyatların arttığını belirten Bayraktar, “Kuru soğanda depodaki ürünlerin azalması ve yeni ürün hasadının başlamamış olması fiyatları artırdı. Portakal, karnabahar, havuç ve pırasada hasadın sonuna gelindiğinden arzdaki azalmadan kaynaklı fiyat yükselişi oldu. Arz ve talepteki değişim et fiyatlarının yükselmesine neden oldu. Patates, limon, beyaz lahana, maydanoz ve ıspanakta arzdaki artışla birlikte ürünlerin fiyatları düştü.” diye konuştu.
“Tüm girdilerde fiyatların makul seviyelerde tutulması gerekiyor”
Girdi fiyatlarını da değerlendiren Şemsi Bayraktar, şubat ayında, ocak ayına göre, üre gübresi yüzde 10,5, 20.20.0 kompoze gübresinin yüzde 4,5, kalsiyum amonyum nitrat gübresinin yüzde 3,8, amonyum sülfat gübresinin yüzde 2,2 ve DAP gübresinin yüzde 2,1 düştüğünü bildirdi. Bayraktar, 2022 yılının Şubat ayına göre ise 20.20.0 kompoze gübresinin yüzde 71,2, DAP gübresinin yüzde 44,5, kalsiyum amonyum nitrat gübresinin yüzde 42,4, üre gübresinin yüzde 14,9 ve amonyum sülfat gübresinin de yüzde 1 oranında arttığını söyledi.
Mazot fiyatının aylık olarak yüzde 11,5 düştü, yıllık bazda ise yüzde 38,7 oranında arttığını belirten Bayraktar, devamında şunları kaydetti: “Besi yemi şubat ayında ocak ayına göre yüzde 0,9, süt yemi yüzde 2,7, son bir yılda besi yemi yüzde 59,5, süt yemi ise yüzde 60,7 oranında arttı. Elektrik fiyatları son bir yılda yüzde 23,9 oranında arttı. Gübre fiyatlarında son dört aydır düşüş yaşanmaya devam ediyor. Üretim sezonunda çeşidine göre yüzde 400'leri aşan fiyat artışları, gübre kullanımının azalması ve geçen yıla göre baz yılı etkisiyle yıllık artış yüzde 1 ile yüzde 71,2 aralığında kaldı. Üretim maliyetlerinin düşürülebilmesi için gübre fiyatlarının tekrar artmamasına yönelik tedbirler alınmalıdır. Üreticimiz, verim ve kalite unsuru olan gübreye erişimde sorun yaşamamalıdır. Ürün maliyetinin artmaması, üreticinin mağdur olmaması, üretime darbe vurulmaması için tüm girdilerde de fiyatların makul seviyelerde tutulması gerekmektedir."(Ekonomim)