Uzun yıllar deniz astsubayı olarak yurdun çeşitli yerlerinde görev yapan, 2005'te emekliye ayrılmasının ardından İstanbul'da bazı özel kuruluşlarda çalışan 64 yaşındaki Gazi Can, 6 sene önce eşi Yeşim Can ile memleketi Pazaryeri'nde eski adı "Bakraz" olan Günyurdu köyüne yerleşmeye karar verdi.
Bölgenin tarımsal sulama ihtiyacını karşılamak için yaklaşık 14 yıl önce inşa edilen, köyün eski yerleşkesinin büyük bölümünü kapsayan Günyurdu Mustafa Eldemir Barajı'nın kıyısında önceden mandıra olarak kullanılan 70 senelik metruk kerpiç binayı satın alan çift, yapıyı yeniden hayata döndürmek için kolları sıvadı.
Ustaların da yardımıyla 110 metrekarelik 2 katlı binanın ahşap iskeletini güçlendiren, iç ve dış cephesinin bakım ve onarımını yapan 2 çocuk sahibi çift, evin içini Yeşim Can'ın yaptığı tablo, perde, dantel, vazo, duvar ve yer süsleri ile mobilya, gaz lambası ve pikap gibi antika ürünlerle süsledi.
Yapının bahçesinde peyzaj çalışması yapan, misafirleri için küçük konut inşa eden Can çifti, adeta köy müzesine dönüştürdükleri evde yaşıyor.
"Hayal gücümüzü kullanarak restorasyonu gerçekleştirdik"
Gazi Can, yola çıktıklarında çevredekilerden restorasyonu yapamayacaklarına dair tepkiler aldıklarını söyledi.
Eşiyle tüm zorlukların üstesinden geldiklerini anlatan Can, şöyle devam etti:
"Hayal gücümüzü kullanarak restorasyonu gerçekleştirdik. Yapıyı mandıradan eve dönüştürdük. Eşimle hem bahçenin hem de evin dizaynını yaptık. Terk edilmişti, çatısı, bacası bile yoktu. Hem köyümüzün eski yerleşim yerini yaşatabilmek hem de tarihimize sahip çıkmak istedik."
Can, çalışmalarının başkalarına da örnek teşkil ettiğini, bazı köylülerin eski binaları satın alarak restore ettiklerini dile getirdi.
Bölgenin tarihinin 1870'lere dayandığını, bu nedenle yapıların turizme kazandırılabileceğini ifade eden Can, "Yaşanmışlıkları bir araya getirmek için köylülerimize örnek olmaya çalışıyoruz. Bazı şeylerin yoktan var edilebileceğini ve 'çöp' diye değerlendirilen ürünlerin geri kazandırılabileceğini göstermek istiyoruz." dedi.
61 yaşındaki Yeşim Can da binayı satın aldıklarında çok kötü durumda olduğunu, restorasyon sürecinde zaman zaman zorlandıklarını belirtti.
Binayı köy evi konseptinde dizayn ettiklerini anlatan Can, "Evi el becerilerimizle, tarihi dokusunu bozmadan güzelleştirmeye çalıştık. İç yapısının orijinalliğini koruduk. Kapılarını boyayıp üzerine çeşitli desenler işleyerek güzellikler kattık." diye konuştu.