Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Veteriner Fakültesi tarafından “7. Ulusal Veteriner Biyokimya ve Klinik Biyokimya Kongresi” düzenlendi.
Serra Otel’de düzenlenen kongreye Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, OMÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Şener Eren, OMÜ Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdurrahman Aksoy, Samsun-Sinop Veteriner Hekimler Odası Başkanı Mahmut Çetinkaya, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Kongrenin açılış konuşmasını yapan Kongre Başkanı Prof. Dr. Gül Fatma Yarım, “Kongremizde değerli bilim insanlarının veteriner biyokimyadaki son gelişmeleri tartışabilecekleri aynı zamanda veteriner biyokimya alanında çalışan bilim insanları için önemli konuların irdeleneceği bilimsel bir ortam oluşturmayı amaçladık. Güncel bilgi ve deneyime sahip, konusunda uzman araştırıcıların aktaracağı sözlü ve poster bildiriler ile veteriner biyokimya alanındaki gelişim ve değişimler paylaşılacaktır” dedi.
TÜRKİYE GENELİNDE 4. SIRADA
OMÜ Veteriner Fakültesi’nin Türkiye genelinde 4. sırada olduğunu belirten OMÜ Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdurrahman Aksoy, “Şu anda fakültemizde 75 öğretim üyesi bulunmaktadır. ODTÜ tarafından yapılan üniversitelerin performansına göre değerlendirilen sıralamada fakültemiz Türkiye’de 4. sıradadır. Kuruluş olarak 15. sırada olmasına rağmen Türkiye’de 4. sırada, dünyada ise 528. sıradadır. 15. sırada kurulmamıza rağmen bu kadar kısa sürede bu kadar mesafe kat etmemizin 2 tane büyük sebebi vardır. Birisi şehrin katkısı, ikincisi ise köklü bir üniversitede kurulmuş olmamızın katkısıdır” diye konuştu.
VETERİNER FAKÜLTESİ’NİN SAYISI DEĞİL, NİTELİĞİ ARTTIRILMALI
Türkiye’de veteriner fakülte sayılarının çok olduğunu belirten Aksoy, önemli olan fakülte sayılarının arttırılmasının değil, veteriner fakültelerinin niteliğinin iyi olması gerektiğini kaydetti. Aksoy, “Veteriner hekimliği mesleği halk veya birçok kişi tarafından sadece hayvan muayene eden veya hayvan iyileştiren bir meslek olarak görülüyor. Ama veteriner hekimliği mesleği bunun çok ötesinde bir meslektir. Veteriner hekimliği hayvan yetiştirme, besleme, çevre, gıda ve daha insan sağlığı ile ilgili birçok alan gibi geniş bir alandır. Bizi sadece hayvan muayenesi veya tedavisi ile sınırlandırmak mesleğimize haksızlık olur diye düşünüyorum. Şuanda Türkiye’de 26 tane kurulmuş olan veteriner fakültesi var. Bu sayısı bizim için çok büyük bir sayı. Çünkü gelişmiş ülkelere baktığımızda, bizim kadar hatta bizden fazla nüfusu olan Almanya’da 5 tane veteriner fakültesi, Fransa’da da 5 veteriner fakültesi var. Bizde 6 tane veteriner fakültesi ülke ihtiyaçlarının çok üzerinde bir sayıdır. Fakültenin çok açılmasının şöyle bir dezavantajı var: Veteriner fakülteleri stratejik fakültelerdir. Gelişmiş ülkelere baktığımız zaman veteriner fakültelerinin hep devlet üniversiteleri içersinde kurulduğunu görüyoruz. Çünkü salgın hayvan hastalığı çıktığı zaman, örneğin şu anda kuş gribi ile boğuşmaktayız. Sadece Bandırma’da 2.3 milyon tavuk itlaf edildi. Bu da bir ülke ekonomisi için büyük bir önem arz ediyor. Çünkü 2.3 milyon tavuğun itlaf edilmesiyle bitmiyor. Bizim ihracatımızda maalesef sekteye uğruyor. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi ilk defa 1950’li yıllarda Kırım’da tespit edilmiş, daha sonra Kongo’da tespit edilmiş. Ama Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı bizim ülkemizin bir endemik hastalığı haline geldi ve hastalığı bulaştıran kene. Sağlık Bakanlığı verilerine baktığımız zaman 2004-2014 yılları arasında 9 binin üzerinde kene vakası oldu ve 434 kişi maalesef hayatını kaybetti. Burada veteriner fakültesi veya veteriner hekimlerinin rolü çok önemlidir. Çünkü hastalık kenelerle bulaşmaktadır. Dolayısıyla veteriner fakültelerinin sayılarından çok niteliğini arttırmak gerektiğine inanıyorum. Dünyanın en iyi 50 veteriner fakültesine baktığımız zaman ilk 10’da 5 tane veteriner fakültesi İngiltere‘de ve İngiltere’de toplam 8 tane veteriner fakültesi var. Dolayısıyla biz sayıyı değil, niteliği arttırmak zorundayız” şeklinde konuştu.
Katılımcılara teşekkür eden OMÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Şenel Eren, “Sizler birçok sözlü, yazılı makaleleri tartışacaksınız. Son çıkan makaleleri özellikle genç arkadaşlarımla tartışacaksınız. Lütfen o genç arkadaşlarımızı önemseyiniz. Onlar yeni işe başladılar. Şimdi kendimi düşünüyorum da, ilk katıldığım kongrede heyecandan hiçbir şey yapamadım. Lütfen onları hoşgörü ile karşılayın. Samsun Veteriner Fakültesi çok geç kurulmasına rağmen, çok önemli adımlar atmıştır. Bu konuda Samsun şehri, fakültenin ve üniversitenin yanında olmuştur” ifadelerini kullandı.
ÇARŞAMBA’YA YEŞİLIRMAK ÜNİVERSİTESİ
Samsun’a üçüncü üniversitenin gerektiğini ifade eden Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, “Samsun’da OMÜ’nün dışında bir de vakıf üniversitemiz var. OMÜ’nün 2’inci, 3’üncü üniversitelerini türetmesini bekliyoruz. Bu amaçla Çarşamba’da Yeşilırmak, Bafra’da da Kızılırmak Üniversitelerini artık yavaş yavaş konuşmaya başladık. Türkiye ikinci üniversitelerini yapan şehirleri klasmana sokmaya çalışıyor. Samsun’a eğer ikinci bir devlet üniversitesi olursa muhakkak Çarşamba’da Yeşilırmak Üniversitemiz olur diye düşünüyoruz. Şimdilik 2-3 tane fakülte oralarda oluşmaya başladı” dedi.
“BARINAĞIMIZDA 370 MİSAFİRİMİZ VAR”
Samsun Büyükşehir Belediyesi Sahipsiz Sokak Hayvanları Barınağı’nda toplam 370 tane hayvanın olduğunu belirten Başkan Yılmaz, şöyle konuştu: “Belediyecilik ve veteriner hekimliği ilişkisinin en fazla ön plana çıkardığı şeylerden bir tanesi sokak hayvanlarıdır. Çok şükür bizim şehrimizin sokaklarında başıboş o zavallıları görmeyeceksiniz. Onları büyük bir 250 dönümlük bir hayvan barınağında muhafaza ediyoruz. Bu barınakta, kalması zorunlu olan toplam 190 sakat, zararlı ve yavru durumunda hayvan var. 80 adet de geçici olarak bulundurduğumuz hayvan var. Toplam barınakta 370 misafirimiz var. 370 misafirimizin olduğu bir yerde mecburen küçük bir kliniğimiz var. Bir operasyon merkezi de var. Dolayısıyla bu sokak hayvanları ile ilgili olaya ilk müdahale eden belediyelerden birisi olduk diyebilirim. Son derece güzel bir orman içersinde kliniğimiz var.”
28-30 Mayıs tarihleri arasında yapılacak olan kongrede 16 üniversiteden 117 katılımcı yer alıyor. 28 sözlü bildirinin sunulacağı kongrede 6 oturumda 90 poster sunumu yapılacak.