Türkiye'de KOBİ'lerin finansmana erişiminde ciddi sıkıntıları olduğunun da altını çizen Lekesiz, "Türkiye ekonomisinin yüzde 99'u kobiler. İhracat ve ithalat dengesine baktığınızda da KOBİ, daha çok ihracat daha az ithalat yapıyor ve desteklenmesi gerekiyor hem cari açığa faydası hem de istihdama desteği sebebiyle desteklenmesi gerekiyor" dedi.
MÜSİAD Antalya Şubesi Başkanı Resul Lekesiz ve 2015 yılı başında göreve seçilen yönetim kurulu, Antalya basınıyla buluştu. 2013 yılında başkan olarak göreve gelen ve 10 Ocak 2015 tarihinde gerçekleştirilen genel kurulda yeniden Şube Başkanlığı’na seçilen Resul Lekesiz, yeni dönemde de MÜSİAD çatısı altında sürekli daha faydalı faaliyetlerde bulunmak gayesini taşıdıklarını belirtti. MÜSİAD’ın yapısı ve faaliyetleri hakkında bilgi veren Lekesiz, ülke ekonomisi ile ilgili değerlendirmelerde de bulundu. MÜSİAD’ın yurtdışında faaliyetlerini arttırmaya devam ettiğini belirten Lekesiz, Genel Merkez’in Moskova, Cenevre, Bakü, Tokyo, Lyon, Batum, Strasbourg, Cidde, Güney Afrika, Cezayir, Fas, Nijerya ve benzeri yerlerde yeni şubeler açmayı planladığını söyledi.
11 BİN ÜYEYLE 45 BİN İŞLETMEYİ TEMSİL EDİYOR
MÜSİAD’ın genel yapısı ve faaliyetleri ile ilgili bilgi veren Lekesiz, 2015 yılında 25. yılını kutlayan MÜSİAD’ın 11.000 üyesiyle 45.000 işletmeyi temsil eden yaklaşık 1.600.000 kişiye istihdam sağlayan Türkiye’de 85, yurtdışında 63 ülkede 159 noktada irtibatı olan güçlü bir sivil toplum kuruluşu olduğunu kaydetti.
MÜSİAD’ın faaliyetlerini Türkiye'nin kalkınması ve iş aleminin gelişmesi için Sektör Zirveleri, Araştırma Raporları, Yurtiçi ve Yurtdışı Bölgesel İş Geliştirme Toplantıları, Genel İdare Kurulları, Yurtdışı Geziler, Uluslararası Fuar ve İş Forumları gibi alanlarda sürdürdüğünü aktaran Lekesiz, son olarak 2014 yılı Kasım Ayı’nda gerçekleştirilen 15. MÜSİAD Uluslararası Fuarı’nda 123 ülkeden 7250 yabancı iş adamının on binlerce Türk girişimciyle buluşturulduğunu belirtti.
SEÇİMLER EKONOMİYİ BLOKE EDİYOR
Türkiye'de diğer ülkelerden farklı olarak seçimlerin ekonomiyi bloke ettiğini ileri süren Resül Lekesiz, özellikle yerel seçimlerin aday fazlalığı sebebiyle ciddi anlamda ekonomiye zarar verdiğini, sevindirici tek noktanın ise Haziran ayında genel seçimler bittikten sonra olağanüstü bir durum olmaması halinde önümüzdeki 4 yılı seçimsiz geçirmek olduğunu kaydetti. İş dünyası olarak şimdiden bunun sevincini yaşadıklarını söyleyen Resül Lekesiz " Geçen sene başka birtakım açılardan da ekonomik olarak istediğimiz verimi elde edememiş olsak ta en önemli etken yıl içinde iki seçim olmasıydı, 2019 yılına kadar seçim olmayacak. 2019 yılına vardığımızda da gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını ve dört yıla indirilen genel seçim aralığının yeniden 5 yıla çıkarılmasını bekliyoruz. 2019 'dan sonra 5 yılda bir seçim yılı olsun, bunu 5 yılda bir konuşalım çünkü ekonomiye ciddi anlamda zarar veriyor. Bu yönde talep ve tekliflerimiz var" dedi.
KOBİ'LER FİNANSMANA ERİŞEMİYOR
Türkiye ekonomisinin yüzde 99'unu KOBİ'lerin oluşturduğunu, ihracat ve ithalat dengesine bakıldığında da KOBİ'lerin daha çok ihracat daha az ithalat yaptığının görüldüğünü söyleyen Resül Lekesiz, "Hem cari açığa faydası hem de istihdama desteği sebebiyle desteklenmesi gerekiyor. Burada MÜSİAD olarak gördüğümüz en önemli problemlerden birincisi KOBİ'lerin finansmana ulaşım sıkıntısı yaşaması. Devlet destekleri hibeler teşvikler bunlar önceki dönemlere göre belli bir seviyeye gelmesine rağmen yeterli değil. Başbakan geçenlerde 150 milyon TL ilave destek talimatı verdi, halihazırda bu sübvansiyonla ilgili 600 milyon liralık bir rakam varken 150 milyon artırılmasını istedi 750 milyon TL ye çıkardı. 150 milyon liralık sübvansiyona ayrılan rakam 4,5 milyar lira tutarında bir fon demektir. Avrupa'dan çok çeşitli örnekler verilebilir, yurt dışında gördüğümüz 20 yıl vadeli yıllarca geri ödemesiz bir finansman bizim ülkemizde söz konusu değil, finansmana erişim konusunda ciddi sıkıntısı var." diye konuştu
Cari açığın çözümünde, yüksek katma değerli ürünlerin yanı sıra; KOBİ’lerin etkinliğinin artırılması gerektiğini de, her fırsatta dile getirdiklerini kaydeden Lekesiz, “MÜSİAD’ın ‘’Cari Açığa Karşı KOBİ’ler ve Tarım’’ başlıklı 2014 Türkiye Ekonomisi Raporumuzda da dile getirdiği gibi; ihracatın yüzde 60’lara varan yükünü KOBİ’ler sırtlanmakta ve adeta, büyük işletmelerin cari açığını, KOBİ’ler kapatmaktadır” diye konuştu..
KOBİ’lerin, başta finansmana ulaşım olmak üzere, diğer yapısal problemlerinin çözülmesi ve ekonomi içerisinde daha etkin bir şekilde yer almalarını, cari açıkta sürdürülebilir bir iyileşme için, elzem olarak gördüklerini belirten Lekesiz, “Enerji ithalatımızın, cari açığın yüzde 85’ini ve ithalatımızın yüzde 22’sini oluşturduğu dikkate alındığında, 2014 yılında, Türkiye’nin enerjide önemli bir konuma gelmesinin yolunu açan gelişmeler yaşandı. Kuzey Irak ve Azerbaycan petrolünün transfer merkezi olmamız için yapılan anlaşmalar, Rus doğalgazında fiyat indirimi ve Güney Akım Projesi’nin Türkiye eksenine yönelmesi, gelecek yıllar için, ülkemiz adına önemli kazanımlardandır” dedi.
ÜLKENİN EKONOMİK GÜCÜ ARTTI
2014 yılı Türkiye Ekonomisi hakkında değerlendirmelerde de bulunan Başkan Lekesiz, gelişmiş ülkelerin 2008 krizinin etkilerini gelişmekte olan ülkelere nazaran daha fazla hissettiğini aktararak Euro Bölgesi Ülkeleri, Japonya, Çin, Rusya ve ABD gibi büyük ekonomilere sahip ülkelerin 2014 yılında çok az büyüyebildiğinin ve büyük risklerle karşı karşıya kaldığının görülebildiğini, büyük ekonomilerde hal böyleyken Türkiye’nin 2014 yılının ilk çeyreğinde de yüzde 4,8 büyüdüğünü ve OECD ülkeleri arasında 1. çeyrekte en çok büyüyen ülke olduğunu, ardından 2. ve 3. çeyrekte de, yüzde 2,2 ve yüzde 1,7 büyüyerek, 20 çeyreklik bir büyüme performansı gösterdiğini belirtti.
Bununla birlikte 2. Ve 3. çeyrek büyümelerinin piyasa beklentilerinin altında kaldığını kaydeden Lekesiz, büyümedeki hız kaybı analiz edildiğinde karşımıza dış talebin büyümenin lokomotifi olma özelliğini sürdürmesine rağmen 3. Çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre azalış gösteren kamu ve özel sektör yatırımlarının çıktığını aktardı. Yatırım düşüşündeki en önemli etkenin de Merkez Bankası’nın faiz politikası olduğunu belirterek, Merkez Bankası’nın faiz oranlarını piyasanın beklenti düzeyine çekmemesinin sebebi olarak gösterdiği enflasyonda da Aralık ayı hariç bir düşüş sağlanamadığının görüldüğünü belirtti.
MÜSİAD olarak, 24 aylık bir veriye sahip olduğumuz ve her ayın son iş günü açıklanan Satın Alma Müdürleri Endeksi SAMEKS’in, 2014 seyrine göz atıldığında; endeksin, ekonomimizin gidişatına erken bakış konusunda, oldukça başarılı olduğunun görüldüğünü söyleyen Lekesiz, yılın ilk 2 ayında 50 baz puanının altında yer alan SAMEKS’in, Mart ayından itibaren arttığını ve 10 aydır, 50 baz puan üzerinde yer alarak, ekonomik canlılığın sürdüğüne işaret ettiğini kaydetti.
Tüm bu veriler incelendiğinde 2014’ün fotoğrafının görülebildiğini belirten Lekesiz, “Küresel ekonomide birçok belirsizliğin bulunduğu, Avro Bölgesi’nde ekonomik durgunluğun devam ettiği, Ortadoğu’da, Rusya’da, Ukrayna’da yaşanan gerginliklerin bütün bölgeyi etkisi altına aldığı bir 2014 yılında; Türkiye, büyüme trendini sürdürmüş ve güçlü ekonomik yapısını muhafaza etmiştir.” şeklinde konuştu.
2015 yılı beklentilerinden de bahseden Lekesiz, Haziran 2014’ten itibaren, başta petrol olmak üzere, emtia fiyatlarında meydana gelen düşüşlerin enerji ithalatının maliyetini de düşürerek, cari açığa olumlu etki ettiğini, ithalatın azalması ve önemli pazarlarımızdan AB, Irak ve Rusya’daki problemlerin olumsuz etkilerine rağmen, artan ihracatın da, cari açığa olumlu yönde etki ettiğini belirterek, 2015 yılında; özellikle petrol fiyatlarındaki düşüşün etkisiyle, cari açığın daha da düşmesini beklediklerini sözlerine ekledi.