Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Şerafettin Aşut, Gümrük Birliği Mutabakat Zaptının Türkiye’nin ihracatını şahlandıracağını, ancak ithalatın da artacağını belirterek, cari açığın olumsuz etkilenmemesi için önlem alınmasını istedi. Aşut, iş dünyasının bundan sonraki beklentisinin vizelerin kalkması olduğunu kaydetti.
Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) ülkesi gibi kabul edileceği şeklinde yorumlanan Türkiye ile AB arasında Gümrük Birliği’ni Güncelleme Mutabakat Zaptı 11 Mayıs 2015 tarihinde imzalanacak. İş dünyasının önünü açacak Gümrük Birliği Mutabakat Zaptı sevinçle karşılanırken, iş dünyasının bu aşamadan sonraki beklentisi başta vizelerin kalkması ve artacak ithalata karşı önlem ve teşvik oldu.
MTSO Başkanı Şerafettin Aşut, yazılı bir açıklama yaparak, Türkiye ile AB arasında Gümrük Birliği’ni Güncelleme Mutabakat Zaptı’nın imzalanması öncesinde bu anlaşmanın Türkiye’yi nasıl etkileyeceğini ve iş dünyasının bundan sonraki beklentilerini anlattı. Mutabakat sonrasında Türkiye’nin taşımacılık sektöründe artık AB ülkesi gibi kabul edileceğini ve artık kota gibi uygulamalara muhatap bırakılmayacağını vurgulayan Aşut, Türkiye’nin 1995’te Gümrük Birliği’ni imzaladığında Avrupa’ya ihracatın yüzde 65’inin karayoluyla yapıldığını anımsatarak, bu oranın günümüzde yüzde 40’a düştüğünü kaydetti. Bunun başlıca nedeni olarak da Türk kamyonlarına uygulanan kotaları gösteren Aşut, yeni süreçte hem maliyetlerin azalacağını hem de Bulgaristan ve Romanyalı nakliyecilere karşı rekabet avantajı sağlanacağını dile getirdi. Türk TIR’larının son dönemlerde yenilendiğini ve modern yapıya kavuştuğunu, yeni süreçte kotaların kalkmasıyla AB ülkelerine daha rahat girip, yükü daha düşük maliyetle taşıyabileceğini ifade eden Aşut, “Bu sayede ihracatımızın artması kaçınılmaz ancak ithalatın artacağı da unutulmamalı. Aradaki dengenin sağlanması, cari açığı artırmaması için önlem alınmalı” dedi.
“İHRACAT ŞAHLANACAK, ANCAK ARTACAK İTHALATA KARŞI ÖNLEM ALINMALI”
Mutabakat zaptının Türkiye’nin ihracatını şahlandıracağını, ancak ihracat canlanırken AB’den ithalatın da büyük ölçüde artabileceği gerçeğinin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirten Aşut, ithalattaki artışın ülkenin cari açığına olumsuz etkide bulunabileceğine dikkat çekti. Bu durumun sorun oluşturmaması adına yurt içinde ara malı üretimiyle ilgiyi yeni teşvik düzenlemesi getirilmesi gerektiğini ifade eden Aşut, sonuç alınabilmesi için teşvik sisteminin sektör ya da il değil, ilçeler bazında yapılmasını istedi.
Mutabakat Zaptı ile elde edilecek en büyük kazanımlardan birinin Transatlantik Yatırım ve Ticaret Ortaklığı Anlaşması (TTIP) olduğuna işaret eden Aşut, “Yeni süreçte AB ile ABD arasındaki serbest ticaret anlaşması olan Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı TTIP’e Türkiye otomatik olarak taraf olabilecek. Bu, iş dünyası olarak bizim en büyük mücadele konularımızdan biriydi. Bu konuda ilk uyarıları yapan odalardan biriyiz. Böyle bir anlaşmanın dışında kalmak ülke ekonomisi için çok ciddi bir çöküş olacak. Bu müzakerelerin taleplerimiz yönünde yapılmış olmasını bir başarı olarak görüyoruz. Dünya ekonomisinin 3’te 2’sini AB ülkeleri ve Amerika pazarı oluştururken, bu ülkeler arasında yapılan bir anlaşmanın dışında kalmak Türkiye için büyük kayıp olurdu” ifadelerini kullandı.
Mutabakat Zaptı ve devamında Gümrük Birliği Anlaşması’nın güncellenmesiyle Türkiye’nin de bu ticaret alanının içinde yer alacağını ve AB’nin imzaladığı Serbest Ticaret Anlaşmaları’na (STA) otomatikman taraf olacağını aktaran Aşut, sözlerine şöyle devam etti: “Özellikle üç önemli gelişmekte olan pazar Cezayir, Meksika ve Güney Afrika, AB ile STA’larının bulunması nedeniyle bu pazarlarda Türkiye’nin elini güçlendirecek. Bu pazarlar bizim takip ettiğimiz pazarlardı. Engel ortadan kalktığı an Türkiye’nin ihracatı artacağı gibi dış ticaret anlamında en büyük yükü taşıyacak, ticaretten en çok payı alabilecek bölgelerin başında da limanı, konumu ve zengin ürün gamı itibariyle Çukurova Bölgesi ve hinterlandı geliyor. Bu noktada iş adamlarımıza da seri şekilde bu pazarlardaki yerlerini almak düşüyor.”
“VİZE MUAFİYET ZAMANI GELMİŞTİR”
Aşut, konuşmasında, Gümrük Birliği Mutabakat Zaptı’nın olumlu müzakerelerinin Türkiye’nin 2023’teki 500 milyar dolarlık ihracat hedeflerinin yakalanması noktasında ciddi bir rahatlama getireceğine de işaret etti. AB ülkelerinde Türk işadamlarına uygulanan vize konusuna dikkat çeken Aşut, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu olumlu ve sonuç veren müzakerelerin iş dünyası açısından tek eksik bacağı AB vizeleridir. Vize sorununun da çözülmesi halinde sıkıntılar büyük ölçüde kalkacaktır. Geçen günlerde Birleşik Arap Emirlikleri’nin AB ile yaptığı anlaşma ile Schengen vizesinden Birleşik Arap Emirliği vatandaşlarının muaf olacağı açıklandı. Gerek Gümrük Birliği’nde gerek TTIP’de taraf olacak Türkiye’nin de bu vize muafiyetine sahip olmasının zamanı gelmiştir. Bu noktada da başarılı olursak müzakerelerin daha büyük bir ekonomik katma değere dönüşeceğine inancım tamdır.”