Enerji Ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız:

Müstakil Sanayici İş Adamları Derneği (MÜSİAD) İzmir 25. Yıl Yeni Türkiye ve 2023 Enerji Politikaları toplantısında konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, “Türkiye 15 kadar ülkenin ken...

Müstakil Sanayici İş Adamları Derneği (MÜSİAD) İzmir 25. Yıl Yeni Türkiye ve 2023 Enerji Politikaları toplantısında konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, “Türkiye 15 kadar ülkenin kendisi kadar büyüyor her yıl. Bir yıl önce 7 bin megawatt kurulu güç oluşturduk. Bu yıl 4 bin megawatt büyüyeceğiz inşallah” dedi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, MÜSİAD İzmir 25. Yıl Yeni Türkiye ve 2023 Enerji Politikaları toplantısına katıldı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar ve İzmir Valisi Mustafa Toprak’ın da katıldığı toplantıda konuşan Yıldız, “Biz bir yandan kaynaklarımızı yerli hale getirmeye çalışırken büyümeyi yönetmek durumundaydık. Talebin arzdan daha fazla olduğu bir ortam vardı. 12 yıl içerisinde 39 bin megawattlık kurulu güç inşa ettik. Bu değişimi uluslararası arenada anlattığımızda yanlış anlama olup olmadığını tekrar soruyorlar. Türkiye 15 kadar ülkenin kendisi kadar büyüyor her yıl. Bir yıl önce 7 bin megawatt kurulu güç oluşturduk. Bu yıl 4 bin megawatt büyüyeceğiz inşallah. Her yıl Türkiye’ye bir başka ülke kadar ekleniyor. Bütün bunlar için yenilebilir enerji kaynakları dediğimiz kaynaklarının hayata geçirilmesi gerekiyor” diye konuştu.

“ALMANYA’DAKİ GÜNEŞ FABRİKALARI İFLAS ETMEYE BAŞLADI”

Almanya’nın ürettiği elektriğin yüzde 43’ünün kömürden olduğunu söyleyen Yıldız, “Bunu yüzde 51’e çıkartma kararı aldılar. Çünkü yenilebilir enerji kaynaklarına verdikleri sübvansiyonlardan geri dönmek istiyorlar. Geçen yıl 17 milyar Euro, bir önceki yıl 30 milyar Euro veriler. Biz 3 milyar Euro bile veremeyiz. Vermiyoruz da. Almanya’daki güneş fabrikaları iflas etmeye başladı. Hepsi Türkiye’ye taşınmak istiyorlar. Almanya, Çek Cumhuriyeti’nden elektrik ithal ediyor. Dünyada bu modeli konuşamayacağımız hiçbir ülke yok. Türkiye kendi ayakları üzerinde yürüyebilen bir sistem oluşturdu” ifadelerini kullandı.

“EN UCUZ DOĞALGAZI TÜRKİYE SATIYOR”

Ham petrol fiyatları gelişmiş, gelişmemiş, gelişmekte olan ülkelerde değişmediği halde ve Türkiye petrol ve doğalgaz ülkesi olmadığı halde 28 Avrupa Birliği üyesi ülkenin en ucuz doğalgazını Türkiye’nin sattığını belirten Yıldız şöyle devam etti: “Elektrikte de en ucuz üç ülke arasına girdi Türkiye. Almanya’daki bir meskenin elektrik fiyatı Türkiye’nin 2,5 katıdır. Çünkü bu o kadar dikkatli yönetilmesi gereken konudur ki; üreticilerin daima ucuz, tüketicilerin daima pahalı bulduğu bir paradoksu yönetme işidir. Kusura bakmasınlar Almanya’da bu iş yönetilemedi. Türkiye’de ise çok iyi yönetilemedi. Türkiye 10 ayrı ülkeye geçici görevlendirdiğimiz genel müdürler vasıtasıyla danışmanlık veriyoruz devlet başkanlarına. Çünkü bunu nasıl yaptığımızı çok merak ettiler. Gittik 10 gün anlattık. Hem özel sektöre kazandırmak hem de aşırı kar vermemek durumundasınız.”

“İSTİSMAR ORTAMINDA TÜRKİYE BÜYÜMEK DURUMUNDAYDI”

Yeni Türkiye ve 2023 Enerji Politikaları hakkında konuşan Yıldız, Türkiye’de son 20 yıl içerisinde bir ülkenin görebileceği artı ve eksi bütün noktaları gördüğünü belirterek şöyle konuştu: “7 Haziran seçimleri öncesinde yaptığımız tercihlerin bir takım vesayetlerle itibarsızlaştırmaya çalışıldığı dönemden geçtik. Bu vesayetler bazen üniformalı, bazen sivil, bazen çok uzaktan, bazen yakından, bazen çok yakın tanıdığımız ve bazen de tanımadığımız kişiler tarafından yapıldı. Vesayetin her türlüsüne karşı çıktığımızı ve sandığa giden vatandaşın tercihlerine sahip çıkmamız gerektiğini söylemiştik. Dünyada birçok tanım istismar ediliyor. Bunlardan bir tanesi de demokrasi. Hem insanların zihni hem de ülke büyümelidir. Güçlü irade bütün bunları hedeflemiştir. Bazı şirketlerde zaman zaman para zihniyetten daha hızlı büyür. Bu aslında riskli bir durumdur. Bir müddet sonra o parayı idare edecek zihin oluşmadığı için tersine dönüş başlar. Birçok kavramın istismar edildiği ortamda doğru şeyleri yapmakla meşguldük. Türkiye büyümek durumundaydı. Büyümeyecekseniz birçok probleminizi çözmeden ötelemiş oluyorsunuz. Türkiye bu büyüme içinde uluslararası sermaye ile beraber büyümesi gerekiyordu.”

“DÜNYANIN DURUMU ÇOK FAZLA İYİ DEĞİL”

Uluslararası sermayenin elzem olduğunu vurgulayan Yıldız sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünyadaki bütün gelişmeleri irdelemek zorundasınız. Hele hele enerji sektöründe. Dünyanın durumu çok fazla iyi değil. 7.1 milyar insanın 1. 3 milyarı elektrikle tanışmamış durumda. Dünyadaki 890 milyonlu Afrika’nın kullandığı elektik, 19,5 milyon nüfuslu New York’un kullandığı elektriğe denktir. Bu olayların bütününe şahit olan biri olarak Türkiye’nin güçlenmesinin birçok açıdan birçok yönüyle değerlendirilmesi lazım. Bizle güçlü iradeyi bütün yönleriyle hissederek yapıyı kurgulamamış gerekiyor.”

“TABİRİ CAİZSE YER DEĞİŞTİRDİLER”

Siyasetçilerin saygınlığının bir kısım vaatlerle zedelendiğini ifade eden Yıldız şöyle devam etti: “İnsanların zekasıyla alay etmek, ümitleriyle oynamak ancak siyasetçinin kendisine zarar verir. Türkiye büyümesine karar verdikten sonra değişim içine girmek zorundaydı. Hem büyücek hem de değişecek, bu son derece riskli ve dikkatli bir yönetim ister. Türkiye her ikisini beraber başarmak durumundaydı. 12 yıl önce özel sektörün elektrik üretimindeki payı kamu ile yer değiştirmek durumundaydı. Tabiri caizse yer değiştirdiler.”

“MAKUL KARLARI TÜRKİYE YAKALADI”

Özelleştirmelerde hangi model olursa olsun makul seviyede olmasını sağladıklarını kaydeden Yıldız, bunun için sektörün ve sermaye yapısının çok iyi tanınması gerektiğini, uluslararası piyasanın çok iyi bilinmesi gerektiğini dile getirdi. Makul karları Türkiye’nin yakaladığını ifade eden Yıldız, “Makul karlar yakalanmazsa, şu anda algı operasyonları ile iyi yönetildiği iddia edilen Portekiz, İspanya ve Almanya’nın bu politikadan nasıl u dönüşü yapmak istediklerini bu sistemin içinde bulunanlar çok iyi bilirler. Türkiye enerji sektörü ile alakalı yapısını düzenlemeden uluslar arası ilişkilerini dahi düzenlemekte güçlük çekerdi” dedi.

“AK PARTİ İSTİKRAR VE TÜRKİYE İSTİKRARI EŞ ANLAMLI SÖYLENMEYE BAŞLADI”

Siyasetin zaman zaman enerji sektörüne, zaman zaman da enerjinin siyaset üzerinde yükleri olduğunu söyleyen Yıldız şunları söyledi: “Mavi Marmara olayı bir siyasi olaydır hiçbir enerji kalemi karşısında değişeceğimiz bir konu değildir. Rusya Federasyonu ile alakalı yaptığımız işlemlerin zaman zaman sözde Ermeni soykırımı ile alakalı, zaman zamansa Kırım işgali ile alakalı birçok konuyu ihtiva etmektedir. Bakanlığımızın dış ilişkileri çok güçlü ekiple bu işleri yönetmektedir. Türkiye’de siyasi istikrar, zor elde edilen ama kırılganlığı yüksek bir kavramdır. Siyasi istikrar temin etmek durumda olan partilerdir ama siyasi iktidarı korumak durumunda olanlar yalnızca iktidar partileri değil aynı zamanda muhalefet partileri, sanayiciler, esnaflar, sanatkarlar, akademisyenlerdir. Biz oy aldığımız yüzde 52’lik yapıdan yüzde 100’üne hizmet götürüyoruz. Siyasi istikrar, muhafaza edilmesi bütün kesimler tarafından yapılması gereken, ortak paydaya konulması gereken bir konu haline gelmiştir. Yaptığımız çalışmalar yalnızca parti meselesi olmaktan çıkmış çünkü AK Parti istikrarı Türkiye istikrarı ile eş anlamlı söylenmeye başlanmıştır.”

MÜSİAD’DAN ELEKTRİK SANTRALİ GİRİŞİMİ

Toplantıda konuşan MÜSİAD İzmir Şube Başkanı Ümit Ülkü ise artan enerji ihtiyacının iki katına çıkmasının beklendiğini belirterek şunları söyledi: “MÜSİAD olarak elektrik santralleri konusuna girmiş bulunmaktayız. Manisa Demirci’ye bağlı 55 dönümlü arazi üzerinde 3.3 megawatt gücünde, 3.3. milyon liraya mal olan ilk girişimlerimizin izinleri alınmıştır. 3.3. milyon liralık yatırımla yıllık bin 200 ton, proje süresi içerisinde de 36 bin ton karbon salımına engel olunacak. Yılda 4 bin, proje süresi içinde de 120 bin ağacı kurtarmış oluyoruz.”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Ekonomi Haberleri