Aydın 2. İdare Mahkemesi, 20 Ekim 2021 tarihinde yapılan Nazilli Kent Konseyi genel kurulun iptaline ilişkin davada kararını verdi. Mahkeme, genel kurulun iptal edildiğini bildirdi.
Seçime itiraz eden ve davayı kazanan Başkan adayı Tığoğlu, bugün davanın içeriğine ilişkin açıklamalarda bulundu.Açıklamalarında mevcut başkan Gürkan Yenipazarlı'ya sorular yönelten Tığoğlu, "Kent Konseyi Başkanlığı koltuğunu işgal etmeye devam mı edeceksin yoksa adaletli ve demokrasiye uygun bir seçim çağrısında mı bulunacaksın?" diye sordu.
Yargıya başvurmak zorunda kaldığını ifade eden Tığoğlu, seçimin iptaline ilişkin nedenleri şöyle sıraladı:
"Teveccüh edip burda bulunan kıymetli Basın mensupları 20/10/2021 tarihinde gerçekleşen Nazilli Kent Konseyi Genel Kurul seçimlerinde yaşanan usulsüzlüklerle alakalı yargı yoluna gitmek mecburiyetinde kalmıştık.
Dün itibariyle hukuk mücadelemizi kazanmış olmanın haklı gururunu yaşıyor ve sizlerle gerekçeli kararı paylaşmak istiyorum.
Başvurmuş olduğumuz Aydın 2. İdare Mahkemesi seçimi 3 ana sebepten hukuka aykırı bulmuş ve iptal etmiştir. Bunlar;
Tüm kurul üyesi hakimlerin oy birliğiyle ;
1- Genel Kurula davetin mutat vasıtalarla ve denetime elverişli olarak yapılmadığı,
2- Kent Konseyi Genel Kurul Seçiminde 125 hazirun kayıt altına alınmasına rağmen 130 geçerli oy sayılması,
3- ilk turda seçilebilme şartı için 2/3 nitelikli çoğunlukla olabileceği şartının hiçe sayıldığı tespit edilip dolayısıyla ilk turda seçimin hukuki olarak tamamlanmış sayılamayacağı,
4- İlan edilen başkanın keyfî yorum ve ilana dayandığı,
İdare mahkemesi tarafından tüm kurul üyesi hakimlerin oy birliğiyle onanmış ve kayıt altına alınmış, taraflara tebliğ edilmiştir."
"Koltuğu işgal mi edeceksin yoksa seçim çağrısında mı bulunacaksın?"
Hukuki sürecin bu noktaya iki yılda varabildiğini belirten Tığoğlu, Yenipazarlı'nın başkanlığının hukuken şaibeli olduğunun altını çizdi. Yenipazarlı'nın iki yılda yaptığı hizmetleri kamoyuyla paylaşması çağrısında bulunan Tığoğlu, Yenipazarlı'ya şu iki seçeneği sundu:
İptale sebep 3 ayrı maddeyle ve 3 ayrı oy birliğiyle kabul edilen bu kararla ilgili süreç itirazlar yoluyla uygulanmaktan uzak tutularak, görev süresi dolana kadar maalesef haksız ve resmi hukuk kararına rağmen o koltuk art niyetle işgal edilmeye devam edilebilir.
Kararın muhattabı tarafa net bir şekilde ortaya konmuş kararı sürüncemelerde tutmaya devam ederek ve artık hukuken de herkesin başkanlığına şaibeli bir şekilde bakacağı koltukta oturmayı tercih mi edeceği yoksa adaletli bir seçimle güven oyu almayı mı tercih edeceğini açıklamaya davet ediyorum.
Vereceği cevabının içerisinde iki yıl işgal ettiği koltukta, Nazilli'mize ne gibi hizmetler yaptığını siz basın mensupları ve dolayısıyla halkımıza da açıklamalarını bir vatandaş olarak rica ediyor ve öneriyorum.
Özetle mahkemenin Türk Milleti adına verdiği kararla, şaibeli bir hale gelen Kent Konseyi Başkanlığı koltuğu sürüncemede bırakılarak işgal edilmeye devam mı edilecek yoksa adaletli ve demokrasiye uygun bir seçim çağrısıyla kentin bileşenleri ve dinamiklerinden, halkından, güven oyu almaya mı gidecek?
Saygılarımla, Tüm bu sürecin başlangıcından bu yana varlığını hissettiren, hatta girilen bu hukuk mücadelesinde desteğini esirgemeyen, şehrimiz Nazilli adına hakkını savunan tüm paydaşlara teşekkür ederim. Amacımız, daha yaşanabilir bir Nazilli."