-Doğukan Öztürk
Nazilli’de eski sanayi bölgesindeki esnaflarla mesleki problemlerini konuştuk. Yılların ustaları, eskisi gibi çırak ve kalfaların yetişmediğini söyledi. Otomotiv, demir doğrama, kaporta ve motor tamiri gibi teknik bilgi ve beceri gerektiren zanaatlar, usta-çırak ilişkisiyle kuşaktan kuşağa aktarılan meslek grupları arasında yer alıyor. Ancak günümüzde, bu alanlarda çalışan ustalar, yeni nesilden yeterli ilgiyi görememekten ve mesleklerini devredecek genç yetiştirememekten yakınıyor.
BİZLERDEN SONRA MESLEK BİTER
Eski sanayide 30 yıldır kaportacılık yapan Bilal Karakuş, gençlerin devlet memuru olma isteğinin sanayiye ilgiyi azalttığını ifade etti. Karakuş, “10 sene önce çırak çalıştırdım yanımda fazla çalışmadı çıktı. O günden bugüne tek başıma çalışıyorum. Yeni nesil artık sanayide yetişmiyor. Kaportacılık zor bir meslek değil. Aklını çalıştırdıktan sonra her meslek kolay. Gençler çalışmıyor. Bizim meslek hayatta ölmez. İhtiyaç duyulan bir meslek ama bizlerden sonra meslek biter. Kendi oğlumda kuaförlük yapıyor. Baba mesleğini tercih etmedi. Bir çocuğa sevmediği mesleği yaptıramazsın.” dedi.
ELİNE TORNOVİDA ALMAMIŞ, BİR AMPUL BİLE DEĞİŞTİREMİYOR
12 yaşında çırak olarak sanayide işe başladığını söyleyen motor elektrik tamircisi Burhan Bozdağ, ailelerin çocukları meslek aşılamamasından yakındı. Gençlerin kolay para kazanma peşinde olduğunu dile getiren Bozdağ, şunları söyledi; “Eskiden ilkokulu bitiren çocuk ya okula gönderilirdi ya da sanayiye ustanın yanına çırak verilirdi. Çocuk hem hayatı öğrenirdi, hem de meslek sahibi olurdu. Şimdi lise zorunlu. Lise bitiren gençler sanayiye gelmek istemiyor. Kolay para kazanma derdindeler, kimse işin başına geçip emek vermek istemiyor. Bir meslek öğreneyim diyen kalmadı. Benim oğlum arada yardıma geliyor, mesleğe ilgisi var. Ama bu işler hevesle olur, zorla olmaz. Aileler çocuklarına sadece “oku, oku” diyor. Sonra çocuk okul bitince ne yapacağını bilemiyor. Hayat bilgisi yok, eline tornavida almamış, bir ampul bile değiştiremiyor. Eskiden yaz tatilinde çocuklar sanayiye verilirdi. Şimdi üç ay evde oturuyorlar. Bizim zamanımızda herkes bir ustanın yanına girerdi, şimdi sanayide çırak kalmadı.”
BİZİM MESLEK GİBİ KİRLİ VE ZOR İŞLERİ KİMSE İSTEMİYOR
Çeyrek asırdan fazladır baba mesleğini yapan demir ustası Reşat Çelikel ise, “Gençler ağır işe yanaşmıyor, daha rahat işler peşinde. Bizim meslek gibi kirli ve zor işleri kimse istemiyor. Oto bakım belki biraz cazip ama demircilik, kaportacılık artık seçilmiyor. Birini yetiştiriyorsun, 18’ine gelince “sigorta” diyor. Haklı ama sigorta maliyeti yüksek, küçük esnafın gücü yetmiyor. Bu yüzden yetişen eleman da elde tutulamıyor. Bizim zamanımızda herkes iş öğrenirdi, şimdi kimse uğramıyor sanayiye. Maliyet yüksek, işler zor, eleman yok. Böyle giderse küçük ustalar biter, sanayi büyük firmaların elinde kalır.” diye konuştu.
ÇOCUKLAR ARTIK OKULA GİDİYOR, SANAYİYE GELMİYOR
Yanında iki çırak eğiten motosiklet tamircisi Emrah Çiloğlu da eğitim sisteminin zorunluluğu nedeniyle mesleğe ilginin azaldığını ifade etti. Çiloğlu, “Çocuklar artık okula gidiyor, sanayiye gelmiyor. Okul bittikten sonra da iş öğrenmek için geç kalıyorlar.” dedi.