Birleşik Kamu İş Konfederasyonu’na bağlı Eğitim İş Sendikası üyeleri, taleplerinin yerine getirilmesi amacıyla bir günlüğüne iş bıraktı.
Nazilli Belediye Meydanı’nda eylem yapan sendika üyelerine, CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, CHP Nazilli İlçe Örgütü ile Atatürkçü Düşünce Derneği Nazilli Şubesi üyeleri destek verdi.
Eylemde Eğitim İş Nazilli Temsilcisi Abdullah İçöz taleplerin yer aldığı basın açıklamasını okudu. Eylem sırasında Nazilli emniyeti geniş güvenlik önlemleri aldı.
“Maaşlar yeniden belirlenmeli”
Açıklamasında asgari ücretin 8 bin 500 liraya çıkarılmasının ardından ortalama memur maaşının asgari ücretle neredeyse eşitlendiğini savunan Abdullah İçöz geçmiş yıllarda memur maaşlarının asgari ücretin yaklaşık üç katına tekabül ettiğini hatırlattı.
İçöz, “Sorun asgari ücretin çok artırılması değil, kamu çalışanları ve emeklilerinin ücretlerinin komik ve acınacak artışlara maruz kalmasıdır. Cumhurbaşkanı’nın önce yüzde 25 olarak açıkladığı sonra danışıklı bir şekilde yandaş sendikanın talebiymiş gibi önceden belirlenmiş yüzde 30 oranı bahşiş dağıtır gibi kamu çalışanlarına müjde olarak sunulmuştur. Kamu çalışanları ve emekliler olarak ülke şartlarına ve ekonomik krize bakılmaksızın açıklanan sefalet artışını kabul etmiyoruz. Maaşlar sendikaların talepleri doğrultusunda yeniden belirlenmelidir” dedi.
Taleplerini sıraladı
Kamu Konfederasyonları Platformu olarak kamu çalışanlarının en düşük maaşının yoksulluk sınırı olan 26 bin 124 liraya yükseltilip, enflasyon oranının da her ay seyyanen maaşlara yansıtılmasını istediklerini belirten İçöz, gelir vergisinin kamu çalışanları için yüzde 15’te sabitlenmesini, sendikalar için yüzde 2 barajının geri çekilmesini, 3600 ek göstergenin herkesi kapsayacak şekilde genişletilmesini, memurlara ikramiye hakkı verilmesini, ücretsiz kreş, ulaşım, yol, yemek, ek mesai ve kira yardımlarının tüm kamu çalışanlarını kapsayacak şekilde verilmesini talep etti.
Bir günlük grev yaptılar
İçöz açıklamasının devamında şunları söyledi;
“Kamu kurumlarında çalışan sözleşmeli kamu emekçilerine koşul, şart ve yıl dayatılmadan bir an önce tüm sözleşmeliler kadroya geçirilmeli. Sözleşmeli personel çalıştırma uygulaması ise artık ortadan kaldırılmalıdır. 1965 yılı şartlarına göre tanımlanan “Yardımcı Hizmetler Sınıfı” aradan 57 yıl geçtikten sonra anlamını yitirmiştir, söz konusu ihtiyaç ortadan kalkmıştır. Artık anlamını yitiren “yardımcı hizmetler sınıfı” kaldırılmalıdır. Bu kapsamdaki personelin, yasa ile öğrenim durumlarına uygun memur kadrolarına geçirilmelidir. Bugün yedi konfederasyon olarak tüm bu taleplerimizin karşılanması için hükümeti uyarmak adına bir günlük iş bıraktık. Milyonlarca yurttaşımızın elinden alınan hayat standartlarını ve yıllardır uğradığımız hak kayıplarını iade edene kadar mücadele etmekten vazgeçmeyeceğimizi buradan bir kez daha ilan ediyoruz.”