GÜNAY PABUŞÇU (ÖZEL HABER) - Nazilli’de lise son sınıf öğrencisi İ.Ç., annesinin dini nikahlı eşi A.Ç.’nin kendisine cinsel istismarda bulunduğunu anlattı. Anne Z.A., kızının anlattıkları üzerine birlikte yaşadığı A.Ç. hakkında savcılığa şikayette bulundu. A.Ç. hakkında Nazilli Sulh Ceza Hakimliği’nde dava açıldı. A.Ç.’ye aileden 3 ay uzaklaştırma kararı verildi.
“Yuvanı bir şekilde dağıtacağım”
Nazilli’de Z.A., ilk eşi T.Ç. ile birlikteyken kendisi gibi evli A.Ç.(39) ile ilişki yaşamaya başladı. 2013 yılında tanıştıklarını anlatan Z.A. , “Biz A.Ç ile ilk eşim T.Ç.’den ayrılmadan önce tanıştık. Benim eşim yurt dışında çalışıyordu. Onun yokluğunu fırsat bilerek bana musallat oldu. Eşim yurt dışından döndüğünde bana, ‘Eşinle aynı evde kalıyorsun, ben kıskanıyorum. Çıkıp bana geleceksin’ dedi. Ne kadar gelmeyeceğim dedimse de, evimize geldi, kayınvalidemin önünde imalı sözlerle beni zor durumda bıraktı. Artık yakamı ben bundan kurtaramadım. Beni kayınvalideme söylemekle tehdit etti. A.Ç., ‘Yuvanı bir şekilde dağıtacağım, bana geleceksin’ dedi.
A.Ç.’nin tehditlerine dayanamadığını ifade eden Z.A., velayetleri kendisinde olan üç çocuğunu İ.Ç.(17), D.Ç.(16) ve M.Ç.(14)’yi alarak 2016 yılında A.Ç. ile dini nikah yoluyla hayatını birleştirdi.
“Görümcemi, yeğenlerini öldürmekle tehdit etmiş”
İlk eşi T.Ç.’nin kardeşi (görümcesi) G.Ç.’nin çocukları yalnız bırakmamak adına kendileriyle birlikte kaldığını aktaran Z.A., imam nikahlı eşinin G.Ç.’yi ilişkiye zorladığını kaydetti. Z.A., “Görümcem G.Ç. de bizimle birlikte kalıyordu. Ben banyoya girdiğim de A.Ç, görümceme musallat olmaya başladı. Kıza sarılmalar, kızı ellemeler, cinsel organını göstermeler, kaç defa da bunlara kendi gözümle şahit oldum. Bu yakınlaşmaları söylediğimde de bana iftira atıyorsun diyerek kendini savundu. En son olaylarda Whatsapp uygulaması üzerinden birbirlerine fotoğraf atmışlar, onları da gördüm. G.Ç. ile konuştuğumda, A.Ç. beni çıplak videolarını göndermezsen, eve geldiğinde yeğenlerini öldürürüm. Ben de mecbur kaldığım için, beni tehdit ettiği için göndermek zorunda kaldım dedi."ifadelerini kullandı.
Z.A., bu olayların ardından A.Ç ile G.Ç.’nin tartıştıklarını ve G.Ç.’nin evden ayrıldığını söyledi.
“Evde çıplak geziyordu”
G.Ç.’nin evden ayrıldıktan sonra eşi A.Ç.’nin, kızı İ.Ç.’ye yakınlaştığını ifade eden Z.A., “Kızım mutfağa gidiyor, arkasından gidiyor. Evde iç çamaşırıyla hatta zaman zaman çıplak gezmeler. Benim evde gencecik kızım var dediğimde ‘Burası benim evim, ben evimde rahat edemeyeceksem, nerede edeceğim, gönder babasına’ diyordu. 3 çocuğumun da velayeti ben de. Ben çocuğumu nereye göndereceğim. Çocuklarımı kaç defa evden kovdu. Onlar giderse ben de giderim, dedim. Bana, ‘Sen de defol git” dedi.
“Bakışları ve sözlü tacizleri rahatsız ediyordu"
Üvey babası A. Ç. ile annesinin birlikteliğini hiçbir zaman onaylamadığını aktaran İ.Ç., “İlk başlarda sürekli yanıma geliyordu. O zamanlar çok farkında değildim. Şu anki yaşımda daha iyi anlayabilirdim. Ne yaptığımı soruyordu. Ben ters cevap verdiğim zaman da niçin beni hep tersliyorsun diyordu. Artık bakışlarından ve sözlü tacizlerinden rahatsız olmuştum. Ben ilk olarak bunu bir arkadaşıma anlattım. ‘Belki yanlış anlamışsındır, belki kötü bir niyetle yaklaşmıyordur, bir süre daha bekle, duruma göre annene söylersin’ dedi” diye konuştu.
A.Ç.’nin sürekli kendisine mesaj attığını ve gezmeye götürmek istediğini söyleyen İ. Ç., birkaç defa evden kaçmayı da düşündüğünü söyledi.
İ.Ç., işin tüyler ürperten boyutunu şu sözlerle anlattı:
“Ben uyurken, beni taciz etti. Ben tekme attıkça hala aynı şeyi yapmaya devam etti. Ben banyoda duş alırken, kapının altına telefon yerleştirmiş, ben de bunu fark ettim ve ‘şerefsiz’ diye bağırdım. Annem geldiğinde de ona bu adam beni banyoda telefonla kameraya aldı dedim.”
“Şikayeti geri çekmezsen, ölümün benim elimden olur”
Kızının çığlıklarını duyduğunu ve hemen yanına koştuğunu belirten anne Z.A., “Kızımı banyoda görüntüledikten sonra telefonu almaya çalıştım ama vermedi. Dışarıya çıktı ve sonra eve döndüğünde telefonu bana verdi. ‘Al bak içinde hiçbir şey’ yok dedi. Ben de sildin zaten dedim ve polisi aradım. Ertesi gün Çocuk Şube Müdürlüğü’ne yönlendirildik. Ben ve üç çocuğum avukat eşliğinde ifadelerimizi verdik. A.Ç., ertesi gün gelip, şikayetinizi geri çekin. Cezaevine girersem size kim bakacak. Ortada perişan olursunuz. Ben de şikayetimi geri çekmek istememiştim ama telefonda bana şikayeti geri çekmezsen, ölümün benim elimden olur” ifadelerini kullandı.
Olayın ertesi gününde şikayetlerini geri çektiklerini kaydeden Z.A., kızının kendisini suçladığını ve A.Ç.’yi haklı çıkardığını belirtti. Z.A., “Kızım, bana yaptığı cezasız kalacak, niçin şikayeti geri çektirdin dedi. Kızıma o gün bir şey diyemedim ama kızımın yaşadıkları doğruydu” dedi.
Şikayetin geri çekilmesinin ardından hiçbir şeyin değişmediğini aktaran Z.A. eşi A.Ç.’nin sapıkça davranışlarına devam ettiğini anlattı.
Z.A., eşinin kendisine ait sosyal medya hesabındaki kadınlara ‘Bana çıplak fotoğraf gönderir misin, beni arar mısın? yazdığını da söyledi.
Z.A. tüm bunların ardından 15 Ağustos'ta A.Ç'den bir çocuk dünyaya getirdi. Aradan geçen bir süre sonra doğum yaptığı gece eşinin kızına sözlü tacizde bulunduğunu öğrenen Z.A. tekrar savcılığa giderek suç duyurusunda bulundu.
“ A.Ç.’den olan 5 aylık bebeğimi öldürmeyi düşündüm”
Psikolojisinin hiç iyi durumda olmadığını ve A.Ç.’den olan 5 aylık bebeği N.Ç.’yi öldürmeyi düşündüğünü anlatan Z.A., “A.Ç.’den olan bebeğimi öldürmeyi düşündüm. Ben de iyi değilim. Kendime de çocuklarıma da zarar vermek istemiyorum. Ne yapacağımı bilmiyorum. İki arada, bir derede kaldım. 4 tane çocuğum var. O gün Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’nden geldiler. Bebeğim verecektim ama evladım emiyor diye veremedim, vazgeçemiyorum. Çocuklarıma sizi vereyim, ben İstanbul’a gideyim, hepsi ağlıyorlar. Psikolojileri bozulmasın diye dik durmaya çalışıyorum ama bir yere kadar. Şu anda Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’nden bağlanan maaşla geçinebiliyoruz. Şu anda oturduğumuz evin kontratı A.Ç. üzerine. Bana evimden çıkın diyor. Nereye gideyim ben, kalacak yerim yok. Nazilli’de tanıdığım kimse yok” diye konuştu .
"Ben bu adamın en ağır cezayı almasını istiyorum"
Eşi A.Ç.’nin 23 Ocak günü kendisini ölümle tehdit ettiğini vurgulayan Z.A., “Seni Nazilli’de barındırmayacağım, Ben cezaevine girersem, sen Nazilli’yi terk edeceksin, yaşatmam seni dedi. Geçen gün ev sahibi kapının önündeyken, senin ölümün benim elimden olacak diyerek tehdit etti. Ben bu adamın en ağır cezayı almasını istiyorum. Bugün benim kızıma yaptıysa, yarın başkasının kızına da yapacaktır. Kendi kızına bile yapabilecek potansiyelde.” ifadelerine yer verdi.