Çek yasası mağdurları hükümetten af istiyor

31 Temmuz itibarıyla Covid-19 izninde bulunan hükümlülerden bazıları tekrar cezaevine dönmeyecek. Ancak bu düzenleme çek yasası mağdurlarını kapsamıyor. Çek yasası mağdurlarından Nazillili iş insanı Murat Demirkol, “Suçlu değiliz, borçluyuz" diyerek özgürlük istedi. Son yıllarda yaşanan ekonomik krizler nedeniyle iflas ettiğini hatırlatan Demirkol, hükümete "Hapiste yatmak yerine çalışıp borçlarımızı ödeyelim" çağrısında bulundu.

31 Temmuz itibarıyla Covid-19 izninde bulunan hükümlülerden bazıları tekrar cezaevine dönmeyecek. Ancak bu düzenleme çek yasası mağdurlarını kapsamıyor. 15 Ağustos’ta yeniden cezaevine dönecek olan iş insanları ve esnaflar, hükümete seslerini duyurmaya çalışıyor.

2012-2019 yılları arasında Emir Yapı olarak yalnızca Nazilli’de değil, Isparta ve Fethiye’de de yaklaşık 400 daireyi kredi kullanmadan yaptığını söyleyen Murat Demirkol, 250 bin karşılıksız çek mağdurundan biri olarak bugün izinli mahkum olarak inşaatta çalışıyor.

Havadis Gazetesi aracılığıyla sorunlarını ve taleplerini anlatan Demirkol, “Cezaevine dönmek istemiyoruz; çünkü suçlu değiliz. Suçlular dışarıya çıkarken, bizim dönmemiz hem aile birliğimizi bozuyor hem de borcun ödenmesini imkansız kılıyor.” dedi. 

Demirkol, çek yasası mağdurlarının yeni infaz düzenlemesi kapsamına alınmasını isteyerek, "Hapiste yatmak yerine çalışıp borçlarımızı ödeyelim." sözleriyle hükümete çağrıda bulundu. 

“Suçlu değil, borçluyuz”

Demirkol, “Dış mihrakların ekonomimize yaptıkları saldırılar nedeniyle bizler, ticari kabiliyetlerimizi kaybettik. Konkordatolar ilan edildi, yüksek zararlar ettik, alacaklarımızı alamadık. Dolayısıyla çeklerimizi ödeyemedik. Devletimiz çek borçlarımız nedeniyle bizlere borcumuz kadar adli para cezası kesti. Borcumuz ikiye katlandı. İcralar üst üste geldi. Mallarımız haczedildi. Finans kuruluşları kredileri geri çağırdı ve kredi limitlerini kapattı. Bu halde çeklerimizi ödeyebilmek imkansız hale geldi. Devletimiz, borcumuzu ödeyemedik diye bize 5 yıl hapis cezası verdi. İş adamı ve iş kadınlarımızın borçlarının olması suç mudur? Eğer suç ise senet borcu, kredi kartı borcu, kredi borcu suç sayılmazken sadece çekini ödeyemeyen iş insanlarına suçlu damgası vurulması adil midir? Oysaki esnaf ve iş insanları, suçlu değil, borçludur.” dedi.

“Anayasa’ya aykırı bir ceza”

Demirkol, Anayasa’nın 38. maddesinin 8. fıkrasının hiç kimseyi sözleşmeden doğan bir yükümlülüğü yerine getirememesinden dolayı özgürlüğünden alıkoyamayacağını belirttiğini hatırlattı.

“15 Ağustos’ta yeniden cezaevine gireceğiz”

Demirkol, bugün uyuşturucu kaçakçısının, tecavüzcünün, hırsızın ve dolandırıcının affedildiğini ancak kendilerinin yeni infaz düzenlemesi kapsamının dışında bırakıldığının altını çizerek, “15 Ağustos’ta yeniden cezaevine gireceğiz. Bizler borçlu değil, suçluyuz. Borç hapiste ödenir mi? Bizlerin sesini duyun. Bizlerin çığlıklarını duyun. Bizlerin yalvarışlarını duyun.” ifadelerini kullandı.

“Çalışıp borçlarımızı ödeyelim”

Son yıllarda yaşanan ekonomik krizler nedeniyle iflas ettiklerini vurgulayan Demirkol, “En azından bu infaz düzenlemesinden 1 kereye mahsus faydalanmayı ve özgürlüğümüzü elde edebilmeyi istiyoruz. Cezaevine dönmek istemiyoruz; çünkü suçlu değiliz. Suçluklar dışarıya çıkarken, bizim dönmemiz hem aile birliğimizi bozuyor hem de borcun ödenmesini imkansız kılıyor. Hapiste yatmak yerine çalışıp borçlarımızı ödeyelim.” açıklamasında bulundu.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (5)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Aydın Ve İlçe Haberleri Haberleri