GÜNAY PABUŞÇU - Nazilli Engelsiz Engelliler Derneği Başkanı Ahmet Ünlü, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile İşkur Müdürlüğü’nün projelerini bugüne kadar destekledikleri hatırlatarak, engelli ve eski hükümlülerden istenen Bağkur zorunluluğu ve altı ayda bir Bağkur borçsuzluk belgesi alma zorunluluğunun kaldırılmasını kaldırılmasını talep etti.
“Bakanlığın ve Müdürlüğün bir şubesi gibi çalıştık”
Projelerin tanıtılmasında ve destek sağlanması hususunda dernek olarak ellerinden gelen çabayı gösterdiklerini belirten Ünlü, konuşmasına şu sözlerle başladı:
“Derneğimiz 2019 yılında kurulmuş olmasına rağmen ben ve arkadaşlarım 2017 yılından bu yana İşkur tarafından ‘Engelli ve Eski Hükümlülerin Kendi İşini Kurma Hibe Programı’ndan 2017 yılında 1 kişi , 2018 yılında 2 kişi, 2019 yılında 25 kişi ve 2020 yılında 20 kişi, 2021 yılında ise 4 kişi olmak toplamda 52 engelli ve eski hükümlüye ücretsiz proje hazırlama ve danışmanlık hizmeti sunarak kendi işlerini kurmalarına öncülük ettik.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve İşkur Genel Müdürlüğü’nün bir şubesi gibi hem proje hazırlamada hem de engelli ve eski hükümlüleri bu işe yönlendirmede yaklaşık 4 senedir çalışmaktayız. Yeri gelip zaman ayırıp köy köy mahalle mahalle gezerek bu işe gönüllü kardeşlerimize yol göstererek, onaylanıp işbaşı yapılan projelerin reklamını yaparak hem Bakanlığa hem de Genel Müdürlüğe destek sağladık.”
“Bağkur zorunluluğu eğitimli vatandaşları proje sunmaktan uzaklaştırıyor”
İşkur’un her geçen gün getirdiği yeni şartlarla iş sahibi olmaya hevesli engelli ve eski hükümlüleri zor duruma soktuğunu vurgulayan Ünlü, şöyle devam etti:
“Dernek olarak İşkur tarafından son dönemlerde hayvancılık projeleri için hem Nazilli hem Kuyucak Halk Eğitim Müdürlükleri’nce proje şartı olarak istenen Sürü Yönetim Kursları’nın açılmasına öncülük ettik. Yaklaşık 100 kursiyere Sürü Yönetimi eğitimi verilmesini sağladık. Ancak İşkur verdiği bu destekler için her geçen gün başka şartlar getirerek iş sahibi olmaya istekli engelli ve eski hükümlüleri zora sokmakta, çoğunu da bu sebeple proje hazırlamaktan kaçırmaktadır. Son olarak projede en kolay iş sahibi olunabilecek sektör olarak görünen hayvancılık projelerinde Bağkur zorunluluğu ve altı ayda bir Bağkur borçsuzluk belgesi alma zorunluluğu tümden isteklileri kaçırmıştır.”
Şöyle ki, herhangi bir geliri olmadan bu işe girip iş sahibi olmak isteyen girişimci İşkur tarafından kendine verilen hibe desteğiyle, aldığı hayvanlardan elde ettiği süt ile gelir elde edip ilk etapta hayvanların yem ve bakım masraflarını çıkartıp ardından buzağıları ile kendine gelir elde etmeyi planlamaktadır. Ancak Bağkur zorunluluğu ile ek 1100-1200 TL bandındaki Bağkur yükü, girişimcinin planladığı süt gelirini hayvanın kendine buzağı geliri bana kalsın hesabına tamamen ters düşmektedir.
İşkur tarafından sağlanan 45000-50000 TL gibi bir hibenin üç yıl Bağkur gideri, bugünkü şartlarda yaklaşık 45.000 TL’dir. Hal böyle olunca da engelliler ve eski hükümlüler bu hibe programından kaçmaktadırlar. Sürü yönetimi eğitimi almış 100 vatandaş sadece bu sebepten ötürü iki dönemdir proje sunmaktan kaçınmaktadır.”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile İşkur Müdürlüğü’nün bu uygulamadan bir an önce feragat etmesi ya da yumuşatma yöntemine gitmesi gerektiğinin altını çizen Ünlü, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Bu hibe programı, engelli ve eski hükümlüleri yük olmaktan kurtararak öncesinde olduğu gibi işlerlik kazanmalı, engelli ve eski hükümlülerin, belediyelerin, sosyal yardımlaşma, sosyal hizmetler ve İşkur kurumlarının kapısının önünde yardım ve iş bekler hale geri döndürülmesine dur denilmelidir.”