Aydınpost Genel Yayın Yönetmeni Erman Çetin, sansasyonel yazılarına bu hafta bir yenisini daha ekledi. Bu haftaki ‘Aydın kamuoyu, zengin olan “bacanağı” konuşuyor’ başlıklı yazısıyla dikkatleri bir kez daha üzerine çeken Çetin, bacanağı belediye başkanı olan, İzmir Çeşme’de 24 milyon liraya villa alan ve sürücü kursunda çalışırken dört yılda zenginliğe kavuşan bu bacanağın kim olduğunu söylemedi ama okuyana dokuz doğurttu.
Bacanağın oğlunun giydiği ayakkabıların fiyatına kadar değinen, belediyenin inşaat ruhsatlarındaki usulsüzlüğünü gözler önüne seren Çetin, cumhuriyet savcılarının da La Fontaine’den masallar dinlediğini öne sürdü.
Erman okuyanları ürperten köşe yazısında şu ifadelere yer verdi:
Baldızınızın kocası “bacanağınız” olur.
Karınızın kız kardeşine de “baldız” denir.
Şimdi bu da nereden çıktı diye soracaksınız.
Şöyle izah edelim.
Bacanak olarak çok şanslı olanlar var!
Hele bacanağı belediye başkanı olunca
Şansı daha da artanlar var.
İşte bu meşhur bacanak birden bire
İzmir Çeşme’de 24 milyon liraya villa alarak
Aydınlı iş insanına komşu olmuş,
Kahve bahane muhabbet şahane…
Sürücü kursunda çalışırken dört yılda bu zenginlik maşallah dedirtir.
Siz şimdi sürücü kursu da açarsınız bacanağa…
Birileri sorar herhalde bacanağa nerden buldun diye?
Bacanak zengin olur da
Oğlan durur mu?
O da milyonlarla oynar…
Aldı mıydı dört tane birden hisse alır bir kooperatiften…
Toplamda 14 milyoncuk yapar…
Parayı mı nerden kazandı?
Avukat ya kendisi
Herhalde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesindeki davalara bakıyor Euro cinsinden!
Melih Gökçek modeli maşallah…
Baba oğul saltanatı, aile saltanatı.
Ankara’yı parsel parsel satmış deniyordu ya
Birde birader var o da biti kanlananlardan
Onun mahdumu beceriksiz!
Ama belediyeye geçince evi barkı değiştirenlerden kendisi…
Ayağında da 15 bin liralık marka ayakkabılar maşallah.
Peki, bu işler nasıl mı oluyor?
Diyelim bir inşaat başlatacaksınız villa ya da apartman…
İnşaat sahibi kişiler inşaat ruhsatı aşamasına gelene kadar
İmar müdürü bulunmayan belediyede
Kıvrana kıvrana dolanırken,
Makam katına çağrılıyorlar.
Telefonlar dışarda bırakılıyor.
Makamda oturan kişi söze başlıyor ve
Dümdüz söylüyor 5 milyon vereceksiniz!
Millet şaşkın, küçük dillini yutan yutana.
Deprem olmuş 11 vilayet yıkılmış
Ülke genelinde imarda konularında hassasiyet almış başını gitmiş.
Ama olsun aile belediyesinde makamda oturan kişinin
Gözü dönmüş.
Şehre yapılacak her inşaat da hak sahibi sanki mübarek!
Haa bu kendinden para istenen tipler mi?
Onlar da kuzu gibi veriyorlar.
Sonra Mimar Sinan Mahallesindeki kafelerde önüne gelene anlatıyorlar.
Verdiklerinin karşılığında yapılan inşaatlarda usulsüzlük varsa
Hangi belediye dur çüş diyebilir bunlara?
İşin en komiği de makamdaki oturan
Seçilene kadar kendinden önceki başkana demediğini bırakmamıştı.
Hızını alamadığında daha da eskilere
Şu sıralar sofrasından kalkmayan Ahmet Gümüş’e kadar gidip
Kulüp başkanlığında para tura işleri ile ilgili dedikodular yapardı…
Şimdi ise;
Belediyeyi, aile belediyesi yaptığı yetmezmiş gibi
Bacanağı da zengin etmiş!
Şimdi Devlet ne yapıyor?
Bu kadar fütursuz işler olup biterken,
Şehrin sokakları çınçın inlerken
Organize Şube Savcıları ne dinliyorlar acaba
La Fontaine’den masal mı?
Önümüz Ramazan ayı,
Hayırlı Ramazanlar…