Tiroidin Fakına Varın
Medical Park Trabzon Hastanesi tarafından “Tiroid Farkındalık Haftası” dolayısıyla düzenlenen konferansta konuşan Endokrinoloji ve Metabolizma hastalıkları Uzmanı Doç Dr. İnan Anaforoğlu, Tiroid h...
Medical Park Trabzon Hastanesi tarafından “Tiroid Farkındalık Haftası” dolayısıyla düzenlenen konferansta konuşan Endokrinoloji ve Metabolizma hastalıkları Uzmanı Doç Dr. İnan Anaforoğlu, Tiroid hastalıklarının çocuklardan yaşlılara kadar toplumda çok yaygın olduğunu söyledi.
Ortahisar Belediyesi çok amaçlı konferans salonunda yapılan konferansta Tiroid hastalığına dikkat çeken Doç. İnan Anaforoğlu "Trioid hormonları bizim için çok önemli hormonlar vücudumuzun dengesini ayarlayan, metabolizmamızın dengesini düzenleyen hormonlar. Burada amaç Tiroid hastalığındaki farkındalığı arttırmak, mümkünse erken tanı, erken tedaviyi sağlayabilmek için insanları bu konuda bilinçlendirmek. Bizde bu vesile ile Tiroid hastalıkları ile ilgili genel bir bilgiler verdik" dedi.
TİROİD HASTALIĞINDA RADYASYON ÇOK ETKİLİ
Tiroid hastalığında radyasyonun çok etkili olduğunu belirten Anafaroğlu, "Bu yıl Çernobil’in 25. yılını andık, Çernobil bölgesinde o senelerde yaşayan kişilerde ve o dönemde çocuk olanlarda yıllar içinde Tiroid Kanseri tanısı konulmuştur.Radyasyonun Tiroid kanseri üzerindeki etkisi net olarak ortaya konulmuş. Bununla beraber fazla ışın almak, baş ve boyundan radyoterapi alan, ışın tedavisi alan hastalarda da risk var. Örneğin Röntgen teknisyenleri çekim yaparken boynunu korumuyorsa risk var. Ama diş için akciğer için ya da mamografi filmleri böyle bir risk taşımamaktadır” ifadelerini kullandı.
Tiroid hastalarına nasıl tanı koyulduğunu ve Tiroid kanserine de değinen Doç. Dr. İnan Anaforoğlu," Biyopsi ile tanı koyuyoruz ya da tesadüfen de rastlayabiliyoruz. Bu durumda da yüz nodülden beşinde kanser teşhis ediliyor" bilgisini verdi.
RADYOAKTİF TEDAVİSİ ASLA KISIRLIK YAPMAZ
Tedavi süreçlerine de değinen Doç Dr. İnan Anaforoğlu "Radyoaktif tedavilerle ilgili de çeşitli efsaneler var. İlk 24 ve 36 saatleri arasında izole bir şekilde bir odada yalnız kalmanız gerekiyor. Verilen ilacı vucudunuzun atması ve etrafınızdakilere zarar vermemek için belli bir sürenin geçmesi gerekiyor. İlk günlerde özellikle ağızda kötü tad olabilir, bunlara karşı çeşitli tedbirler alabiliriz. Limon yedirebilir, sakız çiğnetebilirsiniz ki bu sayede tükürük bezlerinin çalışmasına yardımcı olabiliriz. Ayrıca Radyoaktif tedaviyi, gebelerde ve emziren annelerde kullanmıyoruz. Yanlarına da yaklaştırmıyoruz. Tiroid kanseri hastalar evlenebilir, çocuk doğurabilir, gebe kalabilir, emzirebilir ama tabi belli bir atom tedavisi aldıysa belli bir süre gerekebilir. Bu genellikle 6 ay ile 12 ay olabiliyor daha sonrasında hayatlarına normal bir şekilde devam edebiliyorlar. Radyoaktif İyot Tedavisi asla kısırlık yapmaz. Bu da böyle halk arasında doru bilinen yanlışların başında gelmektedir” şeklinde konuştu.
İYOTUN ÖNEMİ GEBELİKTE BAŞLAR
"Trabzon’da yaklaşık 1000 gebede yaptığımız araştırmada iyotlu tuz kullanım oranın yüksek olduğunu tespit ettik" diyen Anaforoğlu "Bu oranlar yüz güldürücü seviyede fakat gebelikte iyotlu tuz kullanımının önemini bilen anne adaylarının sayısı çok az. İyot eksikliğinde bebeklerde zeka geriliğine neden olacak kadar etkili olduğunu bilmeniz gerekmektedir. Ayrıca yemek hazırlarken tuz kullanımına da dikkat etmemiz gerekmektedir. Özellikle yemek piştikten sonra tuz kullanmanızı tavsiye ediyoruz“ ifadelerini kullandı.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.