Kanser Vakalarında Iort Tedavisi, Sağlam Dokuları Işınlardan Koruyor
Kanser vakalarında tek doz radyoterapi tedavisi (IORT), sağlam dokuların ışınlardan etkilenmesini önlüyor.Liv Hospital ve dünyaca ünlü kanser merkezi Memorial Sloan Kettering Cancer Center (MSKCC) çağ...
Kanser vakalarında tek doz radyoterapi tedavisi (IORT), sağlam dokuların ışınlardan etkilenmesini önlüyor.
Liv Hospital ve dünyaca ünlü kanser merkezi Memorial Sloan Kettering Cancer Center (MSKCC) çağımızın hastalığı kanserle ilgili ortaklaşa düzenlediği sempozyum ile dördüncü kez işbirliğine imza attı.
Özellikle nüks kanser cerrahisinde ameliyat sırasında verilen tek doz radyoterapi tedavisi olan, İntra Operatif Radyoterapi (IORT) ile hedef odaklı sonuç elde edilebiliyor. Liv Hospital Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Oktar Asoğlu ev sahipliği yaptığı “IORT” Sempozyum’una Türkiye’den hekimlerin katılımının yanı sıra dünyaca ünlü birçok hekimde konuşmacı ve izleyici olarak katıldı. Sempozyum webcast konseptiyle, simültane İngilizce tercüme eşliğinde yapılan canlı yayın ile hastane, ev ve akıllı telefon teknolojisiyle Avrupa ve Amerika’dan doktor ile sağlık çalışanları tarafından izlendi. Prof. Dr. Oktar Asoğlu, MSKCC’den de Prof. Dr. Kaled M. Alektiar ve Prof. Dr. Philip Patty de konuşmacı olarak yer aldı. İki gün süren IORT Sempozyumunda, dün doktorlarının anlatımlarının ardından halk söyleşisi gerçekleştirilerek merak edilen sorulan yanıt buldu.
Liv Hospital Tıbbi Direktörü ve Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Oktar Asoğlu, özellikle nüks kanser ameliyatı sırasında kullanılan, IORT tedavisi ile yalnızca sorunlu bölgeye verilen yoğun ışın tedavisi ile sağlam dokuların tamamen korunabildiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Oktar Asoğlu, “IORT yönteminde, tümör cerrahi operasyon ile çıkarılıyor. Sonrasında riskli bölge ışın tedavisi için hazırlanıyor. Hasta anestezi altındayken cerrahın karın içi organları bölgeden uzaklaştırarak bir alan açıyor. Radyasyon onkoloğunun, vakaya özel olarak belirlediği doz saptamasının ardından ışın tedavisi tek doz olarak kullanılıyor. Işın işlemi bittikten sonra yara kapatılarak ameliyata son veriliyor” dedi.
IORT 2 KAT DAHA İYİ BİR SAĞ KALIM SAĞLIYOR
Geleneksel cerrahi sonuçlar ile karşılaştırıldığında, nüks tümörlerde IORT yaklaşık 2 kat daha iyi bir sağ kalım sağlıyor. Uygun vakalarda ameliyat sırasında uygulanan tek doz ışın tedavisi ile hastanın daha sonra radyoterapi almasına gerek kalmayabiliyor. Prof. Dr. Oktar Asoğlu, özellikle nüks kanser ameliyatı sırasında kullanılan, IORT tedavisi ile yalnızca sorunlu bölgeye verilen yoğun ışın tedavisi ile sağlam dokuların tamamen korunabildiğine dikkat çekiyor. Prof. Dr. Oktar Asoğlu, “IORT yönteminde, tümör cerrahi operasyon ile çıkarılıyor. Sonrasında riskli bölge ışın tedavisi için hazırlanıyor. Hasta anestezi altındayken cerrahın karın içi organları bölgeden uzaklaştırarak bir alan açıyor. Vakaya özel olarak belirlenen doz saptamasının ardından ışın tedavisi tek doz olarak kullanılıyor. Işın işlemi bittikten sonra yara kapatılarak ameliyata son veriliyor” dedi.
Nüks eden kanserlerin ciddi bir sorun olduğunun altını çizen Asoğlu, "Bunlarda da teknoloji ve bilgi birikiminin artmasıyla silahlarımız tükenmedi. Burada düzenlenen sempozyumda ameliyat sırasında kullanılan ışın tedavisini işleyeceğiz. Çok özel merkezlerde var. Sadece cihaz değil, cerrahi tekniğin de ön plana çıktığı birliktelik bu. Ameliyat sırasında kullanılan radyoterapi, sağlam dokuları ışın tedavisinden koruyor. Dışarıdan verilen klasik radyoterapi hastalıklı olmayan organların da radyasyon almasına yolaçtığı için bu yöntem çok daha iyi. Özellikle nüks etmiş kolon ve rektum kanserlerinde yoğun olanak kullanılıyor. Nüks rektum yani kalın bağırsak kanser hastalıklarında başarıyı 2 katına çıkarttığını biliyoruz" diye konuştu.
Kanser hastalığını yenen ve sempozyumu izleyen Şeref Demirel de, "2001 yılında rektum ameliyatı oldum. Her yıl düzenli olarak kontrollerimi yaptırmaktayım. Dengeli beslenmeye çalışıyorum. Şu an sağlıklıyım. 13-14 yıl geçti. Sıkıntım yok. Erken teşhis çok önemli. Uzman bir doktor, ilgili bir aileyle birlikte bu kanseri yenebileceklerini söylüyorum. Hastalıktan korkmanın bir anlamı yok. Mühim olan erken teşhis ve doktorların istediklerini yapmak. Tıbbın dışında herhangi bir çareye başvurmadım. Doktorlarımın dediklerini uyguladım" dedi.
Bir başka kanser hastası bayan da, "Rahim ağzı kanseri teşhisi konuldu. Yoğun bir radyoterapi ve kemoterapi tedavisi gördüm. Tekrar nüksetti. Oktar hocayla tanıştım. Şimdi tamamen sağlığıma kavuştum. Bir kere moral çok önemli. Zorlu bir süreç geçirdim ama yılmamak gerekiyor. Hayatı bırakmamak gerekiyor. Ailenin ve sevdiklerinizin desteği de çok önemli. Doktorunuz çok önemli. İnancınız çok önemli. Hastalara tavsiyem, hayatı bırakmasınlar, hayat çok güzel, olumsuz hiç bir şey düşünmesinler".
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.