Mersin Barosu’ndan Anayasa Mahkemesi’nin Dini Nikah Kararına Tepki
Mersin Barosu Başkanı Alpay Antmen, Anayasa Mahkemesi’nin, resmi nikah olmadan dini nikah kıyılabilmesine ilişkin kararı ile kadının evlilik hayatında ikincil konuma düşürüldüğünü belirterek, “İptal e...
Mersin Barosu Başkanı Alpay Antmen, Anayasa Mahkemesi’nin, resmi nikah olmadan dini nikah kıyılabilmesine ilişkin kararı ile kadının evlilik hayatında ikincil konuma düşürüldüğünü belirterek, “İptal edilen fıkralardaki cezanın alt sınırının iki yıldan fazla olarak belirlenmesi ve evlenme yaşının 18 olması için yasal düzenlemenin hemen yapılmasını talep ediyoruz” dedi.
Mersin Barosu Başkanı Antmen, yazılı bir açıklama yaparak, resmi nikah olmadan dini nikah kıyılmasına olanak sağlayan Anayasa Mahkemesi kararına tepki gösterdi. Anayasa Mahkemesi tarafından Türk Ceza Kanunu’nun 230. maddesinin 5’inci ve 6’ncı fıkralarında yer alan, resmi nikah olmadan dini nikah kıyan imam ile çiftlere, 2 aydan 6 aya kadar hapis cezası veren maddeye dikkat çeken Antmen, 4’e karşı 12 oyla iptal kararı verilmesini eleştirerek, “Oy çokluğu ile verilen bu kararı benimsemiyor ve karşı çıkıyoruz” ifadesini kullandı.
Dini nikaha karşı olmadıklarının altını çizen Antmen, kadının Medeni Kanun ile kazandığı hakların ve nesebin sıhhatinin korunmasının önemine işaret etti. Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı ile kadının, evlilik hayatında ikincil konuma düşürüldüğünü ve kararda belirtildiğinin aksine, eşitlik ilkesinin kadının aleyhine ihlal edildiğini dile getiren Antmen, şöyle devam etti: “Bu karar ile resmi nikah önceliği kalkacak, dini törenle yapılan evlilikler resmiyete intikal ettirilmeyecek ve bu nedenle de küçük yaşta olan evlilikler çoğalacak, çocuklar evlendirilecek, kadına karşı şiddet daha da artacaktır. Bunlar da suç sayılmayacaktır. ‘Eşitlik’ denilirken, kadının toplumsal hayatta desteklenmesi, sosyal konumunun düzenlenmesi ve kadının önündeki engellerin kaldırılması için pozitif ayrımcılık uygulanması tamamen ihlal edilmiş olacaktır.”
Söz konusu kararın, Anayasa’nın 174. maddesi ile teminat altını alınmış olan, resmi nikahın korunmasına ilişkin inkılap kanunlarının da ihlali anlamına geldiğini vurgulayan Antmen, resmi nikah olmadan yapılacak evliliklerle kadınlar resmi nikahla elde edecekleri nafaka, velayet, tazminat gibi tüm haklarından mahrum kalacaklarını belirtti. Antmen, çocukların soybağı ve diğer hakları yönünden hukuki sorunların da çoğalacağına dikkat çekti.
“EVLENME YAŞININ 18 OLMASI İÇİN YASAL DÜZENLEMENİN HEMEN YAPILMASINI İSTİYORUZ”
Açıklamasında kadınlara seslenerek, kararın meşrulaşmasına izin vermemelerini isteyen Antmen, “Kadınlara sesleniyoruz; bu sefer de ne yazık ki, Anayasa Mahkemesi’nin kararı ile mağdur edilmek istenildiniz. Ancak bu kararın uygulanmasını ve resmi nikah olmadan, dini törenle ‘sözde evlilik’ yapılmasını asla kabul etmeyiniz ve kararın meşrulaşmasına izin vermeyiniz. Zira dini törenle yapacağınız her ‘sözde evlilik’, sizin ve çocuklarınızın, tüm yasal haklarından vazgeçmeleri anlamına gelmektedir. Dini nikaha değil, resmi nikahın yapılmamasına karşıyız” dedi.
Baro Başkanı Antmen, siyasi iktidara da seslenerek, şunları kaydetti:
“Anayasa Mahkemesi’nin kararı ile yaratılan boşluğun bir an önce giderilmesi amacıyla ve hükmün açıklanmasının uygulanmasını da engellemek için, iptal edilen fıkralardaki cezanın alt sınırının iki yıldan fazla olarak belirlenmesi ve evlenme yaşının 18 olması için yasal düzenlemenin hemen yapılmasını talep ediyoruz. Konunun takipçisi olacağımızı ve kadınların mağduriyetini önlemek için çalışmalarımıza aralıksız devam edeceğimizi duyururuz.”
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.