Bakan Yumaklı: TV'ler kasap reyonu gibiydi, şimdi et fiyatlarını düşürdük ama hala pahalıya satılıyor

Bakan Yumaklı: TV'ler kasap reyonu gibiydi, şimdi et fiyatlarını düşürdük ama hala pahalıya satılıyor

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, et fiyatlarında yaşanan fahiş fiyat artışına tepki gösterdi. 6 Şubat depremlerinden sonra dahi defalarca zam yapıldığına dikkat çekerek, "TV'ler kasap reyonu gibiydi, şimdi et fiyatlarını düşürdük. Ancak marketler, kasaplar hala pahalıya satıyor" dedi.

Bakan İbrahim Yumaklı, TGRT Haber'de fahiş fiyatlara ilişkin ilginç açıklamalarda bulundu. Özellikle et fiyatlarının uzun süredir tartışıldığına değinen Yumaklı, yaptıkları müdahalelerle karkas etin fiyatını 380-400 TL arasından 320 TL civarına çektiklerini aktardı. Buna rağmen kasap ve marketlerde et fiyatlarının düşmediğine dikkat çeken Yumaklı özetle şunları söyledi:

Sokak hayvanları düzenlemesi

Sokak hayvanları toplumsal hayatı olumsuz etkileme potansiyeli yüksek olan bir unsurdur. Sakaklarda sahipsiz hayvan ve sahipsiz köpek olmasın. Öncelikle yerel yönetimler bu hayvanları toplasın, rehabilite etsin, sahiplendirsin. Sahiplendirilmeyen hayvan olursa bunları barınaklarda tutalım.

Muhalefetin yasaya karşı çıkması

Yasayı okumadıklarını kesinlikle söyleyebilirim. Okuduklarında da siyaset malzemesi yapmak için çarpıttıklarını düşünüyorum. Vatandaş için Meclis’in çok önemli bir görev icra ettiğini, yasal düzenlemeyle bir hakkın yerine getirdiğini, sorunun da büyük oranda herkesin kabul ettiği bir yasanın uygulanması gerektiğini söylüyorum.

Altındağ Belediye Başkanımızla konuştum, (Altındağ'da köpeklerin ölü bulunması) ‘İşi o hale getirdiler ki, bana dört yerden ihbar geldi, hayvanlara araç çarpmış almaya çekiniyorum.’ dedi. Uygulayıcıları böyle baskı altına almak gibi bir şey… Bunun kime faydası var bir düşünelim. Sadece bizim değil, İçişleri, Çevre Şehircilik ve Adalet Bakanlığı olarak herkes kendine düşen görevi takip edecek. Biz bunun denetim sorumluluğundayız. Bununla ilgili gerekli kayıtları sağlayacak bakanlığız. İkinci düzenlemeyle birlikte tüm detayları vermiş olacağız. Anlaşılmamış hiçbir şey kalmayacak.

Bütçesinden gerekli şeyi ayırmış mı ayırmamış mı, barınaklar yapmış mı yapmamış mı… İkinci düzenlemeyle birlikte barınak standartını da getiriyoruz. Bunu çok başarıyla uygulayan belediyelerimiz var. Gaziantep, Düzce… Bunu uygulamak istemeyenler aslında hiçbir zaman da uygulamayı düşünmeyenler. Demek ki bütçeleri başka yere harcıyorlar.

Görevini yapmayana yaptırım uygulanacak

O kanundaki yaptırımlara maruz kalacaksınız. Siz kamu görevlisisiniz, kamu görevini yerine getirmek zorundasınız. ‘Ben keyfe keder bunu uygulamıyorum’ deme şansınız yok. Gereğini yapmayanlarla ilgili vatandaşlarımızın da tepki göstereceğini biliyorum. En son gördüğüm şeylerden bir tanesi de, bir koyun ölüsünü alıp, ‘Bakın böyle yapıyorlar’ diye teşhir etmeye çalışıyor. Koyun-köpek arasındaki ayrımı bile yapmıyor, işine öyle gelmiyor. Yandan birisi ‘O koyun’ diye bağırıyor ama…

Gıda fiyatlarındaki artış

Pandemi sonrası enflasyonist döneme girildi. Fahiş fiyatla mücadelede ne gerekiyorsa yapacağız. Çiftçimiz üreticimiz her türlü şartta üretimine devam ediyor. Türkiye'de gıda arz problemimiz yok. Tarlada 5 lira markette 30 lira. Bu ikisinin farkına baktığımızda ürün arzı konusunda problemimiz yok. Fahiş fiyat ile ilgili gerekli düzenlemeleri yapacağız. Bakanlığı her yeri denetlemesi mümkün değil. Sahadan gelen bildirimleri dikkat alıyoruz. Ticaret Bakanlığı ekipleri her daim saha. Türkiye'nin ekonomik düzeydeki düzelmeleri bu alanda da etkili olacaktır.

Çiftçilerin yaptığı eylemler

İzmir'de Manisa'da, Balıkesir'de çiftçilere eylem yaptıran ve bunları siyasi malzeme haline getirenler CHP milletvekilleridir. Biz o bölgelerde bulunan sorunları çözmeye çalışıyor. Bir taraftan çiftçiye gidip 'siz aslında daha çok kazanabilirsiniz' deyip bir taraftan da gıda fiyatlarından şikayetçi oluyor. Çiftçilerimiz onlara prim vermedi.

Herkes elbet çok kazanmak isteyecek ama biz bunu söyledik kimse zarar etmeyecek, çiftçi de zarar etmeyecek. Biz bunun için gece gündüz sahadayız. Sorunları çözmek boynumuzun borcu.

Çiğ süt fiyatları artacak mı?

Şu anda piyasada ürün fazlalığı var ve biz bunu piyasadan çekiyoruz süt tozu yapıyoruz. Bütün maliyetleri hesapladık ve üç ay daha sabit fiyatın devam etmesine karar verdi. Günlük bin ton sütü piyasadan çekiyoruz. Gittiğimiz illerde bu sorunla ilgili bir bildirim gelmedi, üreticinin tek istediği süt alamayacağını ifade eden fabrikalara karşı mağdur olmamaları. Biz de bu konuda gerekeni yapıyoruz ve günlük bin ton alım yapıyoruz.

Et fiyatları düşecek mi?

Bundan 2-2,5 ay önce tüm televizyon ekranları kasap reyonu gibiydi. Bugün değil. Faaliyetlerimiz etkisini gösterdi. 380-400 TL'ye çıkmıştı karkas et, bugün 320 TL bandında. Ancak bunun kasaptaki, marketteki fiyatı düşmedi. O davranış biçimi hâlâ hafızalarda taze.

(Dolar artacak diye fiyatları mı artırıyorlar?) Farklı şeyler var. 'İşçiliğimiz var, farklı maliyetlerimiz arttı, fiyatı indirmiyoruz.' Tamam. Çıkarmasınlar da...

2023 Şubat ayında başladı aslında... Deprem olduğunun 1. günü ve 3. günü arasında karkas ette 30 TL artış oldu. Ne gerekçe olabilir? Her sebebi kazanca dönüştürme anlayışıdır bu. Defalarca söyledik, bu normal bir şey değildi ve müdahale gerektiriyordu. Bu şekilde devam ederseniz, üretici de kazanamıyor bu arada, gereğini yaparız. Ondan sonraki dönemde 1 günde 3 kez fiyat artırdılar. Sürekli her gün oldu. İkaz ettik, 'yapmayın' dedik. Gereğini yaptık. Besi yapan üreticimizin zarar etmeyeceği, vatandaşımızın da uygun fiyatla et alacağı ortamı bozmak isteyenlerle mücadele edeceğiz.

Türkiye'de çiftçi sayısı azalıyor mu?

2 milyon 584 bin kayıtlı çiftçi var. Geçen yıl bu rakam 2 milyon 340 bin civarındaydı. Yaklaşık 14 milyon hektardı kayıtlı tarım alanı, bu yıl o da 15,5 milyon hektara geldi. Teknolojinin en üst düzeyde kullanıldığı yüzyılda yeni jenerasyonları emek gerektiren işlerden ziyade mobil işlerde görüyoruz. Biz gençlere kendi işinizin patronu olun diye teşvikler sunuyoruz. Biz bu halkayı genişletip, yaygınlaştırmalıyız. Tarımsal teknoloji ile ilgili daha farklı bakmalıyız ve bunu tarımsal üretimin her safhasında nasıl kullanabiliriz diye düşünmeliyiz.

Orman yangınlarında bu 3 güne dikkat

Yarından sonra, cuma, cumartesi ve pazar günü Çanakkale’den Akdeniz’e olan havzada nem oranı yüzde 4’lere düşecek. En ufak bir şey çok ciddi bir yangına neden olabilir. Başta bu alan olmak üzere vatandaşlarımızdan bu 3 gün için hassasiyet rica ediyorum. Biz de bakanlık olarak teyakkuzdayız. Tüm güçlerimizi, tüm planlamalarımızı buna göre yaptık. Kazasız, belasız, afetsiz bir dönem diliyorum.

Kaynak:Ekonomim

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.