8 Yeni Pamuk Çeşidi Geliştirildi
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) tarafından pamuk çeşitleri üzerinde yapılan araştırmalarda sona gelindi.Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu’nun (TÜBİTAK) 2 milyon TL destek sağ...
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) tarafından pamuk çeşitleri üzerinde yapılan araştırmalarda sona gelindi.
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu’nun (TÜBİTAK) 2 milyon TL destek sağladığı, Dicle Üniversitesi, Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi, Doğu Akdeniz Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma İstasyonu Müdürlüğü, GAP Uluslar Arası Tarımsal Araştırma ve Eğitim Merkezi’nden 15 araştırmacının görev aldığı projeye; ‘Moleküler teknolojiler kullanılarak verticillium solgunluk hastalığına dayanıklı, lif verimi ve kalitesi yüksek pamuk hatlarının geliştirilmesi’ adı verildi.
Solgunluk ve verticillium hastalığı ile lif veriminde yüksek ürün elde etmek için 5 yıl önce başlatılan ıslah projesinde sona gelindiğini kaydeden KSÜ Ziraat Fakültesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yüksel Bölek, yeni ürünleri Hatay ve Güneydoğu bölgelerinde test ederek piyasaya sürmeyi hedeflediklerini söyledi.
KSÜ Ziraat Fakültesi Tarımsal Biyoteknoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yüksel Bölek, proje sayesinde üreticinin tohum temininde yurt dışına olan bağımlılığının ortadan kalkacağını söyledi. Proje sayesinde pamukta solgunluk hastalığının da önüne geçilebileceğini kaydeden Bölek, “Özellikle, yeterli alt yapısı olmayan özel kuruluşlar, kendi araştırma birimini kuramadıkları gibi iç piyasadan da uygun çeşit bulamadıklarını ifade ederek yurt dışı kaynaklara yönelmektedirler. Bu durum hem döviz kaybına, hem de kamu-özel sektör işbirliğinin kopmasına neden olmaktadır. Projeyle birlikte 8 çeşit Güneydoğu ve Hatay bölgelerinde denendikten sonra çiftçilerin beğenisine sunulacaktır. Proje kapsamında tekstilcinin markalaşma yönünde ihtiyaç duyduğu uzun elyaflı pamukların üretilmesi de mümkün olabilecektir. Solgunluk hastalığı pamuk ekim alanlarında görülen ve büyük zararları olan bir hastalıktır. Bu hastalığa dayanıklı çeşitlerin üretilmesi sağlanabilecektir. Tüm bu çalışmaların yapılmasında hem klasik hem de moleküler markör teknolojileri birlikte kullanılacaktır. Gelişmiş ülkelerde kullanılan bu teknolojilerin ülkemizde de kullanılarak tohum geliştirme sürecinin hızlandırılması hedeflenmektedir” dedi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.