Ömrünü Afrodisias Antik Kenti'ne adayan arkeolog Kenan Erim, vefatının 32. yılında anılıyor
Aydın'ın Karacasu ilçesindeki Afrodisias Antik Kenti'nin ortaya çıkarılmasında büyük katkıları olan ve cenazesi burada toprağa verilen arkeolojinin duayen isimlerinden Prof. Dr. Kenan Erim, vefatının 32. yılında anılıyor.
İstanbul'da 13 Şubat 1929'da doğan Kenan Erim, diplomat babası Tevfik Erim'in görevi dolayısıyla gittiği ABD'de klasik arkeoloji eğitimi aldı.
Lisans eğitimini New York Üniversitesinde, yüksek lisans ve doktora eğitimini de Princeton Üniversitesinde tamamlayan Erim, araştırmalarını, ilk kez 1904'te Fransız mühendis Paul Gaudin tarafından kazılan Afrodisias Antik Kenti üzerinde yoğunlaştırdı.
Yurda dönen Erim, 1961'de antik kentteki modern arkeolojik çalışmaların başlamasına öncülük etti.
Ömrünün sonuna değin Afrodisias Kazı Heyeti'ne başkanlık eden Erim, buradaki antik tiyatro ile 30 bin kişilik dev stadyumu ortaya çıkardı.
Erim'in en çok önem verdiği yapı ise Tetrapylon Anıtsal Kapısı oldu. Erim, birkaç sütun dışında geri kalanı toprak altında olan yapıyı Avusturyalı mimarlar ve Türk arkeologların desteğiyle yeniden ayağı kaldırdı.
Antik kentteki en görkemli yapı olan anıtsal kapının açılışı, 1990'da dönemin Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal tarafından yapıldı.
Açılıştan üç hafta sonra 3 Kasım'da hayatını kaybeden Erim'in cenazesi, vasiyeti üzerine "Sevgilim" dediği Afrodisias'taki Tetrapylon Anıtsal Kapısı'nın yanında toprağa verildi.
Erim'in mezar taşına, "30 yılını bu antik kentin ortaya çıkarılmasına adayan arkeolog" ifadeleri kazındı. Erim'in kişisel eşyaları ve fotoğrafları da Afrodisias'ta görülebiliyor.
"Tırnaklarıyla kaza kaza antik kenti bugünkü görünümüne kavuşturdu"
İl Kültür ve Turizm Müdürü Umut Tuncer, AA muhabirine, Erim'in arkeoloji dünyasında sembol isimlerden birisi olduğunu vurguladı.
Antik dönemde, şehirlere önemli hizmetler yapan kişilerin şehir merkezlerine gömüldüğünü kaydeden Tuncer, Erim'in mezarının burada bulunmasının da bir anlamda bu geleneğin devamı niteliğinde olduğunu dile getirdi.
Erim'in 30 yılını tüm benliğiyle antik kente adadığını belirten Tuncer, şöyle dedi:
"Her bir santiminde her bir köşesinde çok büyük emeklerle tırnaklarıyla kaza kaza antik kentimizin bugünkü haline, görünümüne kavuşmasını sağlamış bir isim. Kendisi 'Sevgilim’' olarak adlandırdığı tetraplyonun restorasyonu aşamasında çok büyük emekler harcamış. O dönemin koşulları içinde tetraplyon restorasyonunu yapmak hem teknik açıdan hem de organizasyon kabiliyet açısından çok kolay bir çalışma değil."
Erim'in mezarının çok sevdiği yapının gölgesinde olduğunu kaydeden Tuncer, "Türkiye için benzersiz bir örnek, bir kazı başkanının kazı çalışmasını gerçekleştirdiği antik sahada gömülüyor olması… Yaptığımız araştırmalara göre de dünyada başka bir benzerinin olmadığını görüyoruz." ifadelerini kullandı.
"Omuzlarında antik kenti yükseltmiş bir isim"
Antik kentteki kazıların Erim'in öğrencisi Oxford Üniversitesinden Prof. Dr. Roland R. R. Smith tarafından devam ettirildiğini hatırlatan Tuncer, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bir mekanın popülerleşmesi ya da performans niteliklerinin zirveye çıkmasında onu organize eden kişilerin o mesleğe kendisini adaması çok kritik bir önem taşıyor. Kenan Erim, 30 yıl boyunca kendini adayarak tüm yeteneği, enerjisi, benliği ve zamanıyla antik kenti kalkındırma noktasında çalışmalarını sürdürmüş. Omuzlarında antik kenti yükseltmiş bir isim. Aslında hangi çalışmayı yaparsanız yapın eğer kendinizi adarsanız böyle harika bir sonucun ortaya çıkarılabileceğinin de bugün sembolik bir kahramanı diye düşünüyorum." (AA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.