'Harç bitti yapı paydos'
Çalışmak için Konya’da Çine’nin Kabataş Mahallesi Kazaklar Mevkiine gelen Suriyeli mülteciler, sahipsiz kaldı.
Çiftçi Mehmet Çetin tarafından bir ay önce domates toplama işinde çalıştırılmak için Konya’dan getirtilen 22’si çocuk, yaklaşık 120 Suriyeli mülteci, iş bitince ortada kaldı.
Suriyeli mültecilerin çalışmak için buraya gelmesinde öncülük yapanlardan biri olan Şanlıurfalı Recep Çakır (51), “Mehmet Çetin ile görüştüğümüzde, bize sezon boyunca iş olduğunu her türlü yardımı yapacağını söyledi. Çadırlarımıza kuracak olduğumuz yere elektrik ve su temin edeceğini söylemişti. Biz de buraya gelip çadırlarımız kurduk. Buraya sadece su getirdi. 15 gün çalıştık ve Mehmet Çetin’in domates toplama işini bitirdik. İş bittiğinin ertesi günü suyumuzu kesti. Bize çadırlarımızı toplayıp gitmemizi söyledi. Oysa bizi yaz sezonu boyunca Çine’de iş imkanı olduğunu söyleyerek getirmişti. Biz orta yerde kaldık. Çadırlarımız Kazaklardan bir kilometre uzaklıkta. İhtiyacımız olan suyu kadınlarımız sırtlarında taşıyor” dedi.
Sahipsiz kaldıklarını söyleyen Çakır, “Devlet bize zorunlu ihtiyaçlarımız için kart çıkarttı. Ancak biz bu güne kadar resmi makamlardan yardım talebinde bulunmadık. Şuanda 120 kişi açlıkla karşı karşıya. Un, şeker ve yağ gibi zorunlu ihtiyaçlarımızı karşılayamıyoruz. Mehmet Çetin’e inanıp, 120 kişi ile buraya geldik. Bizi orta yerde bıraktı. Ne yapacağımız şaşırmış durumundayız” diye konuştu.
Çakır, çadırların kurulu olduğu bölgeden mültecilerin hiç birinin ayrılmadığını belirterek, “Birkaç kişide cep telefonu var. Sadece telefonlarımızı şarjı ve su doldurmak için Kazaklar’a gidip geliyoruz. Onun haricinde kimse kamp alanını tek etmiyor ve buna da zaten izin vermiyoruz. Geri dönüş hazırlıklarını başladık. En kısa zamanda tekrar Konya’ya döneceğiz” dedi.
“MAHALLE HALKI HUZURSUZ”
Konya’dan çalışmak için gelip, Kazaklar’a yerleşen Suriyeli mültecilerden huzursuz olduklarını ifade eden Zeki Doğan (45), sözlerini şöyle sürdürdü:
“İş vaadiyle mahallemize getirilip, sonrada orta yerde bırakılan bu insanların yaşam şekli yürekler acısı. 15 gündür işsiz ve susuz çadırlarında yaşıyorlar. Yiyecek alacak paraları yok. Bazı geceler benim ve diğer çevredeki tarla sahiplerinin arazilerine zarar veriyorlar. Aynı durumda ben de olsam belli onların yaptığında daha fazlasını yapardım. Aç insandan her şey beklenir. Sebze bahçelerimize verdikleri zararı şuanda göz yumuyoruz. Kim bu adamları buraya çalıştırmak vaadiyle getirip yerleştirdiyse aynı insanın bu adamların sorunlarını çözüm bulması gerekiyor. Bahçelerimizden biber, patlıcan, domates, bamya ve börülce gibi sebzeleri, incir, üzüm, karpuz, kavun gibi meyveler toplayı gidiyorlar. Helal hoş olsun. Biz bu insanları uzaktan baktığımızda üzülüyoruz. İmkânlarımız ölçüsünde yardımda ediyoruz. Keşke yardım edecek ekonomik gücümüz daha fazla olsa.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.