Antalya'da Satırla Öldürülen Gencin Babası: 'Konakladığı Eller Emin Ellerdi'
Antalya'da özel öğrenci yurdunda aşçı olarak çalışan İhsan Güney (38) tarafından satırla başı kesilerek öldürülen üniversite öğrencisi Mehmet Sami Tuğrul (18), memleketi Kahramanmaraş'ta toprağa verildi. Cenazede baba Halil Tuğrul'un sözleri gündem oldu.
DEMİRÖREN HABER AJANSI - Salı günü Kepez ilçesindeki Antalya İlim ve Kültür Derneği Öğrenci Yurdu'nun yemekhanesinde meydana geldi. Yurdun aşçısı İhsan Güney, duvara dayadığı Akdeniz Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü 1'inci sınıf öğrencisi Mehmet Sami Tuğrul'un başını satırla kesti. Şizofreni ve duygu durum bozukluğu tanısı olan ve 4 aydır, aylık olması gereken kontrollerini yaptırmadığı belirlenen Güney tutuklanırken, Tuğrul'un cenazesi otopsinin ardından babası Halil Tuğrul tarafından alınarak Kahramanmaraş'a getirildi. Baba Tuğrul'un sözleri ise tepki çekti.
Namaz öncesi oğlunun tabutu başında konuşan Halil Tuğrul, "Kelimelerin, sözün bittiği yerdeyiz. Bugün bizim Şeb-i Arusumuz, biz bunu düğün gecesi olarak düşünüyoruz Mevlana'nın diliyle. Dünyanın geçici bir yer olduğunu, emanet sahibinin vakti saati geldiğinde emanetini aldığını, bizim bu konuda bir irademizin, bir etkimizin olamayacağının bilincindeyiz. Evet, önü vahşet gibi biz arkasındaki rahmete talibiz. O şekilde düşünüyoruz. Evladımız, biz annesi babası olarak yaşı, ömrü, hikayesi bizim için kısa oldu. Ama o kısacık zaman diliminde bile her noktada bize gururlar yaşattı" dedi.
'ŞAHSIN KRİZ ANINA DENK GELDİĞİ İÇİN OLAN BİR VAHŞET '
Bu olaydan dersler çıkarılması gerektiğini belirten Halil Tuğrul, şöyle devam etti:
"Kendisinin kaldığı, konakladığı eller, emin ellerdi. Biz bundan eminiz. Daha önce defaatle kardeşlerimizden, değişik kişilerden bu emanet yuvasına koyduklarımızdan hep randıman aldık. Biz o konuda asla yanlış fikre asla katılmıyoruz. Sadece bizim buradan çıkaracağımız bir ders var. Bu hastalıklı şahıs maalesef son zamanlarda kontrollerinin dışına çıktığı için böyle insanları işe alıp yerleştirirken adeta pimi çekilmiş birer bomba gibi toplumun, halkın içine koyarken devlet büyüklerimizin bir daha, bir daha düşünmesini istiyorum. Buradan dersler çıkarılmalı, ibretler çıkarılmalı, aynı hatalar tekrar edilmemeli. Bizim evladımız orada herhangi bir kavga, herhangi karşılıklı bir tartışma değil, tamamen denk geldiği için o şahsın kriz anına, bunun neticesinde olan bir vahşet. Biz kendisinden razı olduk, defaatle bizi gururlandırdı, sevindirdi. Rabbim daha çok seviyormuş ki bizden, daha kısa sürede yanına aldı"
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.